Yalnız bir opera
Ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda Yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim Oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim Ben sende bütün aşklarımı temize çektim İmrendiğin, öfkelendiğin Kızdığın ya da kıskandığın diyelim Yani yaşamışlık sandığın geçmişim Dile dökülmeyenin tenhalığında Kaçırılan bakışlarda Gündeliğin başıboş ayrıntılarında Zaman zaman geri
Hayatın Anlamı
Hayatın Anlamı Bir zamanlar bir hükümdarın aklına şöyle bir düşünce takıldı: Eğer bir işe ne zaman başlayacağımı; kimi dinleyeceğimi; ve yapmam gereken en önemli şeyin ne olduğunu bilseydim, girdiğim her işi başarırdım. Aklına düşenin doğrultusunda, hükümdarlığın dört bir yanına haberciler saldı; kim kendisine her iş için en uygun vakti,
Sayfa 55 - 56,57,58,59,60Kitabı okudu
Reklam
72 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
1965 yılında yayımlanan Yanık Saraylar'dan tam 17 yıl sonra Sahibinin Sesi adlı oyunu yayımlanır Sevim Burak'ın.Yanık Saraylar'da bulunan "Ah Ya' Rab Yehova "öyküsünün oyunlaştırılmış hâlidir. Sevim Burak'ın edebiyatı bir ısrar edebiyatı olarak görülür.Tekrarlardan oluşur.Sevim Burak'ın kişilerini şüpheye düşüren gizli bir düşman vardır
Sahibinin Sesi
Sahibinin SesiSevim Burak · Yapı Kredi Yayınları · 2020200 okunma
Delilik tam olarak düşsel olanla hatalı olanın temas noktasındadır; değişimleri içinde, bu ikisinin çarpıştığı yü­zeyi, onları deliye bağlayan ve deliden ayıran yüzeyi katet­mektedir. Delilik gerçek-olmayan ve kabul ile redde, keyfi­liğe hatayla ortak olarak sahiptir; rüyadan imgelerin yük­selmesini ve hayallerin renkli mevcudiyetini almaktadır. Fakat hata yalnızca gerçek-olmayandan ibaretken, rüya ne iddia eder, ne de yargılarken; delilik hatanın boşluğunu imgelerle doldurmakta ve hayalleri yanlışın olumlamasıyla bağlamaktadır. Böylece bir anlamda gecenin figürlerine gündüzün güçlerini, fantezinin biçimlerine uyanık zihnin faaliyetini bitiştiren tamlıktır; karanlık içerikleri açıklığın biçimleriyle birleştirmektedir. Fakat bu tamlık aslında boş­luğun zirvesi değil midir? İmgelerin mevcudiyeti aslında gece tarafından kuşatılmış hayallerden, uykunun köşesine işaretlenmiş, böylece her türlü gerçeklikten kopartılmış fi­gürlerden başka bir şey sunmamaktadır; bu imgeler ne ka­dar canlı olurlarsa olsunlar ve bedene ne kadar güçlü bir şekilde nüfuz etmiş olurlarsa olsunlar, hiçtirler; çünkü hiçbir şeyi temsil etmemektedirler; hatalı yargıya gelince, ancak görünüşte yargılamaktadır: doğruya veya gerçeğe ilişkin hiçbir şeyi olumlamadıgı için, hiçbir şey olumlamamaktadır; bütünüyle hatanın varlık-olmama'sı tarafından yakalanmıştır.
Sayfa 359Kitabı okudu
HAYAL KUR İKİMİZE
hayaller kur ikimize kaygıların bir yerlere terk edildiği garip ağrıların yasak olduğu kuytu köşelerde çıkmayı bekleyen düşlerinle imkansızı kur bize resim çizen çocuklar misali basit çizgileri olsun   hayallerde kendine de bir yer beğen halı dokuyan kadınların elleri ol misal korkuyu işlemeyi bilmeyen titrek ellerden uykulara su
Darmadağınık imgeler, sözcükler ve kafiyeler yaşamsa yerli yerinde yerli yerinde her şey
Reklam
1.000 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.