“Mustafa Kemal Paşa, bu sahnenin başoyuncusuydu. Siyasi muhaliflerini hiçbir şey
düşünmeksizin ezen bu asker, askerlik alanında, büyük bir sanatkâr ve oyunun kurallarına uyan bir sporcuydu. O, Yunan generallerinin kılıklarına ve maiyetlerinin yaptıkları kötülüklere hiç önem vermiyor. Trikopis, onun bu oyundaki rakibi. Bu askerlik oyununda yere vurduğu adama kurala uygun biçimde davranıyor. Sırtını yere getirdiği pehlivanın elini sıkan galip bir pehlivan gibi. Trikopis’in elini yakaladı, sıradan bir el sıkışma süresinden uzun tuttu: ‘Oturun general, yorulmuş olacaksınız.’ Bundan sonra sigara tabakasını uzattı, kahve ısmarladı.”
Atatürk, Trikopis'e ''Üzülmeyin general, harp bir oyundur; kazanan da olur kaybeden de...Siz bizim esirimiz değil, misafirimizsiniz, '' deyip bir sigara ikram eder.
Efendiler, 26/27 Ağustos günlerinde, yani iki gün içinde, düşmanın Karahisar’ın güneyinde 50 ve doğusunda 20,30 kilometre uzunluğundaki sağlamlaştırılmış cephelerini düşürdük. Yeniden düşman ordusunun bütün kuvvetlerini, 30 Ağustos’a kadar Aslıhanlar yöresinde kuşattık. 30 Ağustos’ta yaptığımız savaş sonunda (buna Başkomutan Muarebesi adı verilmiştir), düşmanın ana kuvvetlerini yok ettik ve esir aldık. Düşman ordusunun Başkomutanlığını yapan General Trikopis de esirler arasına girdi. Demek ki, tasarladığımız kesin sonuç, beş günde alınmış oldu. 31 Ağustos 1922 günü ordularımız ana kuvvetleriyle İzmir’e doğru yol alırken, diğer birlikleriyle de düşmanın Eskişehir ve kuzeyinde bulunan kuvvetlerini yenmek üzere ilerliyorlardı.
Mendebur Amerikalı
30 Ağustos 1964 tarihli Cumhuriyet gazetesinde ibretle seyredilmeğe değer bir fotoğraf yayınlandı. Bu fotoğraf Dumlupınar meydan savaşından sonra tutsak edilen Yunan Başkomutanı Trikopis ile adı açıklanmayan bir Yunan prensinin ve Yunan Ordusu Kurmay Başkanı General Dionis’in Türk Albayı Reşit Bey tarafından götürülüşünü