Beni sarsan bir kitap oldu her şeyden önce, kitabın bazı yerlerinde duraksayıp yutkundum, titreyen parmaklarımla sayfaları çevire çevire bir çırpıda okuyup bitirdim. Kullanılan dil yalın ve akıcı. Çin’e olan ilgimi körükledi. 1993 yılında yayımladıktan hemen sonra yasaklandı malesef, Z. Yikou yönetmenliğinde aynı isimle sinemaya aktarıldı fakat kitapla aynı akıbeti paylaştı. Yu Hua’nın eserlerinde Çin Kültür Devrimi’nin izlerini rahatlıkla görmek mümkün, bir zamanlar hanedanlıklarla yönetilen topraklar, zamanla Çin Komünist Partisi’nin kurulmasıyla tarihin yitik sayfalarında yerini alıyor. Baş karakter Fugui’nin yaşamında Çin’in o zamanlardaki sosyal ve siyasi hayatına şahit oluyoruz. Gelenek ve görenekleri yüzeysel de olsa idrak etmemize zemin hazırlıyor. Kültür Devrimi doğrultusunda ortaya çıkan kıtlık ve sefilliğe tanık oluyoruz; kim bilir, bunu da çocukluğunu ve gençliğini Kültür Devrimi ile iç içe yaşamasına borçluyuzdur belki de...
Son olarak bu enfes kitabı mutlaka okuyun, olumsuzluklara karşı mücadele ve hüzün dolu cümleler sizi bekliyor.