Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sezai Karakoç Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa. Mona Rosa bugün bende bir hal var. Yağmur iri iri düşer toprağa, Ulur aya karşı kirli
BENİM GERÇEK DOSTUM
“Geçen gün “Kaç takipçin var?” diye sordum, sosyal medya fenomeni bir arkadaşa. “Çok” dedi, uçuk rakamlardan söz etti. Nabzımı yoklamak için “Senin de çoktur” deyip gözlerimin içine baktı. “Yok" dedim, "Benim senin kadar çok takipçim yok. Hepsi topu sekiz tane.” Merakını gidermek için daha o sormadan saymaya başladım: Birinci ve en
Reklam
06.02.2023 04.17
O geceyi anlatmaya çalışmak ne kadar doğru bilmiyorum, ya da ne kadar kendimi ifade ederim onu da bilmiyorum. Bazı acılara sözler anlam yüklemiyor, tesirsiz kalıyor. 2022'de Haziran ayında öğleleyin yatak alttan üstte doğru sıçradı tabi bu durum bana normal gelmedi. Herkesin dilinde bi maraş depremi vardı zaten, hep ne zaman olacak
Kadıköy - Haziran Ayı Hikaye Yazma Etkinliği
Kendinizden bir şeyler bulacağınızı düşündüğüm ilk hikayem ile sizlerleyim.. "Kadıköy" ...Modaya doğru yürümeye başladım… Kafamı gökyüzüne doğru kaldırdığımda, kapkara bulutlarla göz göze geldim, yağmur damlaları yavaş yavaş suratıma doğru damlıyorken bir anda nefesimi tuttum ve gözlerimi kapattım, o anda ne düşündüm tam olarak
Bir Pazar Sabahı Yürüyüşü
Güzel bir pazar sabahı hem yürüyüş yapmak hem de biraz güneşlenmek için sokağa çıktım. Yürüyüş yaparken iki adamın tartıştığını gördüm. ''Neden tartışıyorlar, niye tartışıyorlar sanane'' diye düşünmeden ''Hey! Ne yapıyorsunuz?'' diye olaya müdahale ettim. Adamlardan birisi iri kıyım, diğeri ufak tefek Ciguli gibi bir adamdı. Ben, Ciguli gibi
Mekânın Cennet, Ruhun Şâd Olsun!
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Ulur aya karşı kirli çakallar, Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa.
Reklam
Uzak Yakınlık
Soruyordun İlkyaz işte Uyanıp bir bahçeyi dinliyoruz Tenhalık böyle Dallar mı kırılmış, sarmaşıklar mı toz içinde Beklesem hemen gelecek olduğun Tam öyle olduğun Oysa hep yanımdasın, seninle her şey yanımda Kırık dökük de olsa yanımda Mesela çok sevdiğin bir deniz bile yanımda O deniz ki aramızda hiç kımıldamadan Erkeğini iyi tanıyan bir kadın gibi yorgun. Yarısı yenmiş bir elmaydık bana sorarsan İkimizdik, iki kişi değildik Bakıyorsak birlikte bakıyorduk gözlerimin içine Birlikte gözlerinin içine bakıyorduk senin Yanlıştı, doğruydu, hiç bilmiyorum Sanki bir bakıma ayrılık böyle. Karşılıklı otursak da ne zaman Masa örtüsünü ikiye bölen ellerimizdi Bir tırnak yeşilinden gerisin geriye Ayak bileklerimizden gerisin geriye Bütün bunlar gereksiz, bilmiyorum sanma Gereksiz ama yalnızlık böyle. Bir hüzün kaç kişinin hüznü olurdu Çıkarsak toplamak yerine Her hüzün başka türlü olurdu Ne yaparsan yap saati kurma Öyle dağıldık ki hepimiz Her günün geçmesi bir gerçek oluyor Seninle her uzaklık gibi böyle..
Bir insan nasıl sevilir hatırlamıyorum. Öğret bana. Tut elimden, gözlerimin içine bak.Okula başlamış çocuğa alfabeyi öğretir gibi, kırk yıllık budiste namaz kılmayı öğretir gibi, sabırla öğret bana seni sevmeyi. Merhameti ve şefkati elden bırakma. Öyle bir bak ki bana, hırçınlığım gözlerinin buğusundan utanıp kendi kendini yok etsin.
Mona Roza - Sezai Karakoç
Hayatımın önemli bir kısmı edebiyat ile iç içe geçmiş olmasına rağmen, şiire bir türlü ısınamadım. Bazı şiirler hariç olmak üzere, hiçbir şiirin beni etkilediğini düşünmüyorum. Peki bu iletiyi neden yazıyorum? Dün sabah yine bu sitede bir okurun, Mona Roza - Sezai Karakoç şiirini paylaştığını gördüm ve yaklaşık 24 saattir aklımdan çıkaramadım.
Öykü Otobüsü
Bir Detaylandırma (II) Bir kadın sesiyle yerimden sıçradım. Önümde oturan kadın muavine bağırmış, sıcak su dökmüş birisi herhalde. Cehennemi tanımıyorsun daha. Yanıma baktım, ev cücesi gitmiş, muavin gömleği giymiş uzun saçlı, nefesi içki kokan birisi gelmiş. Bana baktı ve “İkinci bir hayata başlamak istesen nereyi tercih edersin?” diye sordu.
Reklam
Mona Roza
Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller, ak güller Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza Sezai Karakoç
Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller ak güller Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Galiba 13-15 yaşlarımda falandım. O zamanlar namazlarımı hiç kaçırmazdım. Bir gün Cuma hutbesinde hoca öyle değişik şeyler söyledi ki, çok şaşırdım.. Çıkışta hocayı bulup "hocam bu hutbeleri sizmi hazırlıyorsunuz yoksa devlet bunları size hazırmı gönderiyor" dedim.. "Devlet gönderiyor" dedi, "Bu nasıl iş ya, devlet
Orhan Pamuk Okuması Sonrası
Aslında romancı olmak istiyordum. Ama anlatacağım olaylardan da anlayacaksınız ki romancı olamadım. Şimdi ise burada, çocukluğumdan beri babamla ufak tefek de olsa sorunlar yaşayıp, bir nevi sığındığım bu sessiz evde, saf ve düşünceli bir romancı gibi camdan, az ilerideki bahçede çalışan kuyucu ustası ile çırağını izliyordum. Bu sessiz evimiz
877 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.