Yaşam
Öldüğümüzde ne olacağız abla? Bakışlarımı dalgınlığımdan kurtarıp sordum, Anlamadım ayşe? Öldüğümüzde diyorum.. Ne olacağız? Hüzün dolu bir merakla başını hafifçe kırıp sorduğu bu soru, ben de aynı yanıtsızlığı barındırsada onun zihnindeki soruları dik tutabilmek amacıyla, derin bir nefesle cevapladım.. Meslek gibi oldu sorun.. Terfiside
Ayyyy hiiiç güleceğim yoktu.😂😂😂 Sinirden mi gülüyorum acaba? Ya bak, takip atıyorlar. Güzel bir şey bu. İşte sayfaya bakıyorum, kitap okuyor, gayet düzgün sayfa. E hadi ettik takip. Dakka bir, gol bir. Hooop dm'de. Olabilir. Normal. Ama yani çocuk değiliz dimi? Kimin ne için yazdığını anlayacak kafadayız. DOLU BENİM KALBİM! AZ ÖTEDE DOLANIN! TAMAM MI? Ha, en sevdiğim şey ne?😂😂😂 Ben engellemiyorum kimseyi. Kendilerini engelliyorlar. Ayyy, çok güldüm. Neyin kafasını yaşıyorsunuz? Benim sinirlerimin üzerinde cambazlık yapmayın. Fena sarsarım. Uçurumdan çakılmışa dönersiniz! UZAK DURUN!!!
Reklam
Varsın İnanırım
Günlerden haftanın içinden bir gündü. Şehrin en mübarek semtlerinden olan Eyüp'e sırtımı dayamış, yüzümü Haliç'e dönmüş oturuyorum. Derdim var. Daha doğrusu bir çıkmazdayım. Tepemden vuran güneşin de etkisiyle hafif öne eğilirken parmaklarımı şakaklarıma dayayıp yer yer öylece duruyorum. Ayaklarımın etrafındaki yaprak kırıntılarına, ufak
1000Kitap,Hoşgörülü Hoşgörüsüzlük
Gözünü ideolojik körlük bürüyenler,kendini kafdağının zirvesinde görenler,kendini Türk Dil Kurumu Müfettişi sananlar,Siteyi prim amaçlı kullananlar,başımıza entelektüel bilgin kesilenler bu yazıyı okumasın.Çünkü yazdığım şeyler onlar için hiçbir şey ifade etmeyecek.Ama ben yine de yazacağım,içimde kaldıkça sinirlerim bozuluyor. Tam 4 senedir
Şirine
Esinlenilen şarkı: Ludovico Einaudi - Primavera youtube.com/watch?v=qYEooPe... Dükkanın kapısı açıldı. Ağabeyim, yengem ve benim 4 yaşındaki şirin mi şirin yeğenim Sedef içeri girdi. "Amcaa" diye bağırarak koştu bana doğru. Önce sıkıca yeğenime sarıldım. "Nasılsın bal kız?" dedim. Hafifçe dudağını bükerek
Kelimeler
Kelimelerle aram iyi oldu hep, parmaklarımı kullanırken tabii. Öyle geçip de bir insanın karşısına gözlerine bakarak konuşamadım hiç, seviyorum, sevmiyorum söyleyemedim. İçim sıkıldı yazdım, sevindim yazdım, üzüldüm, ağladım, kızdım, güldüm ama hep yazdım. Suya anlatır gibi dokundum tuşlara. Hiç gocunmayacağım ben defter kalem insanı da değilim.
Reklam
130 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.