Ey Rabbim! Güvenip dayanacak ibadet yapamadım. Ey günahlan örten ve affeden Allahım! Kulluktaki eksiklerimle huzuruna geldim. Arifler ibadetlerindeki eksiklikler için, isyankârlar da günahları için tövbe eder.
Åbidler, ibadetlerinin sevabını; tâcirler, mallarının bedelini isterler. Ben kulun da ibadet yerine ümit getirdim, tâcir değilim, dilenciyim. Bana benim lâyıkımı verme! Kere- mine düşeni işle!
İster öldür ister affet, tek sığınağım senin eşiğindir. Kulun fermanı olmaz, emir ve ferman senindir.
Kåbe kapısında bir dilenci gördüm. Yana yakıla ağlıyor, şöyle diyordu: "Ey Mevlâm! Ben sana ibadetlerimi kabul et demiyorum, yeter ki benden affını esirgeme."
Sayfa 70Kitabı okudu
Dua
Allah' im! Yüceler Yücesi Allah' im! Kendisiyle dügümleri çözeceğin, kederleri gidereceğin, tasa, gam ve hüzün sebeplerini
yok edecegin ve talepleri gerçeklestirecegin bir salât ile Efendimize (s.a.v.) salât eyle. Ah Rabb'im! Kendimi düzeltme, nefsimi islah etme imkânlarindan beni mahrum eyleme! Bana öncelikle dua kapilarini ardina
Sayfa 136Kitabı okudu
Günahlan unutmak ise en çirkin musibetlerdendir. Buna göre, aklı başında olan herkesin kendisi ile her zaman hesaplaşması ve günahlarını unutmaması gerekir.
Sayfa 102Kitabı okuyor
Bununla beraber insan, yaşadığı
süre de melekler tarafından korunur; bazen iki bazen dört koruyucu melekten söz edilir. İnsanın sağ
ve sol omuzunda birer yazıcı melek oturur; sağ taraftaki sevaplan, sol taraftaki günahlan yazar. Ancak günahlar hemen yazılmaz, insanın tövbe etmesi
için ona belirli bir süre tanınır.
Sayfa 88
"Çünkü bir insanı etkilemek ona kendi ruhunu vermel tir. Etkilenen kişi artık kendi fikirleriyle düşünemez, kend tutkulariyla yanıp tutuşamaz hale gelir. Sahip olduğu er demler bile gercek debildir arnk. Günahlan bile ödünctun günah diye bir şey varsa tabii. Artık bir başkasinın müziğin deki bir yankidan, kendisi icin vazılmamış bir rolu oynayan bir oyuncudan ibarettir. Oysa yaşamın amacı kendi kendini gelistirmek, tekâmül etmektir Dinyaya gelme sebebimiz zümüzün farkina varmaktr. Bugünlerde insanlar kendile rinden korkar oldu. Görevlerin en ulvisini, kendilerine karşı olani unuttular. Havirseverler havirsever olmasina, açlan doyurup yoksulları giydiriyorlar Gelgelelim kendileri çınl çıplak, ruhları açlıktan kivraniyor. Cesaret denilen şey insan liği çoktan terk etmiş. Belki de hiç cesur olmadik. Ahlakın temelindeki toplum korkusu, dinin sırrı ise Tanri korkusu: Iste bizi yöneten iki sev. Yine de..."
Sayfa 22Kitabı okudu
Ey âhiretini düşünen hasta!
"Ermiş ağacı silkmekle nasıl meyveleri düşer. îmânlı bir hastanın titremesi de öyle günahlan silker."
Sayfa 27Kitabı okudu
