Karanlığın koyu renkli hayaletleri içinde bırakıp,
Öylece çekip gitti yarınlar...
Güneş doğmak için koşa koşa batmaya gitti.
Yalnızlık yetmezmiş gibi bir de tuhaflık gömüldü üzerime...
Beraber yemiştik ey ruhum, soluğu beraber tüketip, bitirmiştik.
Yakarken sigaraları üst üste,
Dumanına canımızı da sardığımızı bilememiştik..
Ah çığlıklar! Ne güzel sesleriniz var,
Yankılanırken ücra köşelerinde yüreğimin,
Hep sen birikiyorsun damla damla, koyu koyu,
Tuzlu ve de acılı..
Elimde değildir, iftitleri görmek,
Ama gözlerim de âmâ değil ki görüyor,
gülüp, istemeyerek..
Uykumu en tatlı yerinde bölüp,
En acısına itecek kadar günahkar bir canım var,
O da oynuyor benimle gece gece..
Çaremi, çaresizliğin en tenha yerinde arıyorum,
Önce bağırıp sonra da avazımın çıktığı kadar susarak.
Doğanın Kızına
İnci çiçeği sen umut sen hayal sen sensin güneş
Razı gelir Şahin beş yıl bir güne dünden bu güne
Eller bilmez güzelliğini aydınlıktır yüzün begonya
Mendili saklı tutar en güzel yerinde hayat ağacı
Son buluşması renklerin rüyasında aşık gök yıldızı
Ufuk çizgili gözlerinde can toprağın uzay çiçeği
Nidasiz bakışlarında sen büyümeyen kardelen
Uzağın yakın çizgisine dokunuşudur kozmos çiçeği
Nice günler yıllar görecek sevda bahçeleri kalbinde
Bambu çiçeği kalbindeki mutluluktur uğur böceği
Aşar gider dalgalı denizde umutlu yarınlar sen diye
Bilirim gönül limanına demir atar yılların sevgisi
Aşinadır yağmur damlası toprak kokulu saçına
Seyyah gözler anlatır en güzel yerini okyanusun
Ihlara güvercin Babadağ arı vatanda sevdasın
19/01/2024
Sinan Gürbüz
Kim bilir kaç kere
Yerden yere vuruldum
Kafam bulandı
Yüreğim yaralandı
Yine de
Bitmedi umut bende
Umudum olmasa
Yaşar mıydım bu kadar
Gözyaşlarımı silip
Gülümser miydim hiç
Hayata sımsıkı sarıldım
Güzel yarınlar
Yarınlar var daha
Umudum var, bitmez tükenmez
Yarınlar için,
Sözün kısası dostlar
Ben yaşıyor oldukça
Bir umut biter
Binlerce umut doğar
Her gün güneş yeniden doğar
Her yeni gün
İnsan yeniden doğar
Paramparça bulutlar içinde,
Sözleri bu kadar.
Bir akıl duruyor,
Zamanı bahtiyar.
Bir güneş doğarsa,
Yenisine hasret eder geceler.
Bir akıl tutulmasına,
Yarınlar emekler.
Beklesin beni beklenecek şeyler,
İçimde gözleri yeşermiş kelebekler.
Sussun gitsin her şey yanımdan,
Bir gönlümde ki kalsın hatırdan.
Güneşi kim doğurursa bana gelmiş,
Kim gecelere boyar buraları?
Kalbimde hep bir heyecanlı,
Sanki İstanbul'a inat.
Paramparça bulutların orada,
Sakince bir güneş doğuyor.
Benim duam benden olanlara,
Rüzgâr benden uzak kaçıyor.
AYKUT BARIŞ ÇELİK
beni ser
kanun gibi
işçi yüreği gibi
el emeği sevdam inanç dolu
kavga serdik yüreğe
inan sevdam inan yarınlar dolup taşacaktır
en yükseklerde
en güzel yerlerde
benim işçim yaşayacaktır
duyuyorum özgürlük isteyenleri
halay başı çek senet bilardo masası gibi
sıraya dizilmişler
hususi bir maksat var gibi
nolur söyle kuşlara
'DEVRİM' le donatsın gökleri
Nasıl bir acıdır bu bir düşün;
Yüreğinin yumruk kadar çaresizliği
Sığlığı alışılmış bir günün
Gecenin karanlık belirsizliği
Yarın, yarın ve yine yarın;
Hep bugün olan yarınlar
Düş kırıklığı gibi kötü gelen zarın
Varımı yoğumu elimden alırlar
Ve ben dönüp yine sana gelirim
Elimde somun, gözlerimde mıh,
İşte bugün de kaybettim derim,
Aklımda dimdik duran çarmıh
Güler yüzle karşılama beni sakın
Güzel sonuma bırak ölümüm yakın
Sevdiğim ne varsa,
Henüz veda ederken özlerdim
Ondandır bu yorgunluklarım
Dinlensem geçmez ki
Beklesem dinmez ki
Kavuşmak lazım bana
Vedasız bir dünya
Ümit içinde gelecek
Bir masa lazım bana
Karşımda sen gülecek.