400 bin liraya almışız 2+1, 75 m² daire çoğumuz değil dünyayı, kendi ülkemizi bile gezmemişiz görmemişiz. En büyük hayalimiz mobilyalarımızı yenilemek, arabamızda cep telefonumuzda bir üst modele geçmek. Sizin hiç her şeyini satıp dünyayı gezmeye çıkan bir yakınınız oldu mu? benim olmadı.(Çok nadir vardır belki) Yılbaşı çekilişleri öncesi "büyük ikramiye" ile ilgili sokak röportajlarını bir izleyin lütfen, insanlarımızın hayallerini dinleyin. "Daha büyük bir ev, son model araba, onu alırım, bunu alırım v.s" Daha hayal kurmayı bile bilmiyoruz biz. Kendi yarattığımız konforlu hapishanelerde yaşamak, son model arabaya binmek, yeni mobilyalar almak bizim hayalimiz bu.
Çünkü hayatları boyunca ev araba taksiti ödeyen, hiç çılgınlık yapmamış, hayal kurmaya kalksak "başımıza icat çıkarma" diyen ebeveynlerle büyümüşüz. Sigortalı bir iş, yeni kıyafetler, telefon, bir araba ve 10 yıl ona çalışacağınız bir ev için hayatınızı satmayı öğretmişler. Ev, araba almayı hayatınızın tek amacı haline getirmişiz. Hayattaki tek motivasyon kaynağımız o g*rizekalı yaptıysa ben de yaparım dı ama o yaptı biz başaramadık. Çünkü onun dayısı vardı. 12 ay kredi çekilerek gidilen 10 günlük tatiller
1 telefon için 24 ay taahhütler, kazanmadığını harcamalar, hayattaki tek tatmin noktasının Tv dizileri haline dönüştürülmesi ve televizyondakilerin aşklarıyla tatmin olup, gezgin programlarıyla dünya'dan haberdar olan bir toplum mutlu olamazdı. Mutlu olamadık..
#alıntı