Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Namaz vakitlerine dair bir hadis
Ebu Necih Amr İbni Abese es Sülemi (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Ben cahiliye döneminde iken insanların sapıklıkta olduklarını ve Allah’ın katında faydalı bir amel üzerinde olmadıklarını zannediyordum. Onlar putlara tapıyorlardı. Bu arada Mekkeli bir şahsın önemli haberler verdiğini duydum. Hayvanıma binerek onun yanına geldim bir de
Gloin divanda oluş sebebi
“Halkımızın üzerine,” dedi Gloin, “bir huzursuzluk gölgesi düşeli çok yıllar oluyor. Bunun nereden geldiğini ilk başta fark edemedik. Kıyıda köşede fısıldaşmalar başladı: Bizim dar bir yere sıkıştp kaldığımız, daha geniş bir dünyada daha büyük zenginlikler ve ihtişam bulacağımız söyleniyordu. Bazılan kendi dilimizde Khazad-dûm dediğimiz,
Reklam
SIÇRAYAN MİDİLLİ HANINDA
2-Büyüğüyle, küçüğüyle, Bree halkı pek seyahat etmezdi; onların belli başlı kaygıları bu dört köyün işleriydi. Arada sırada Bree'li Hobbitler Erşehir'e veya Güneydirhem'e kadar uzanırdı, fakat bu küçük memleketin Brendibadesi Köprüsü'nden ancak bir günlük mesafede olmasına rağmen Shire'lı Hobbitler artık buraya pek sık
SIÇRAYAN MİDİLLİ HANINDA
1-Bree, boş arazilerin ortasında kalmış bir ada gibi küçük bir meskûn bölge olan Bree Eli'nin en önemli köyüydü. Bree'nin yanında, tepenin diğer tarafında Staddle, biraz doğu tarafında derin bir vadide Koyak, Tokay Ormanı'nın kenarında da Baştokay vardı. Bree Tepesi'nin ve köylerin etrafında tarlalar ve işlenmiş ağaçlıklardan
MEVKIFU'L-AKL VE'L-İLM ADLI BİR (ŞAH)ESER...
Mısır gazetelerinde, felâkete uğrayan bazı ülkelere, Türkiye'ni yardım etmesi gerekirken, alâkasız kaldığına dair yazı ve haberler çıkmış; bunun üzerine, Mısırlı bir tarih mütehassısı, müverrih M. Abdullah Hannan, günlük El-Ehram gazetesine bir makale yazmış ve hülâsa olarak şöyle demiş: - "İslâm dünyası, Devlet-i Âliyye denilen Osmanlı Devleti zamanında bile Türklerden bir fayda görmemişti. Bugünün lâikliğini ilân etmiş, İslâm dünyası ile alâkasını kesmiş olan Türk hükûmetinden neden ilgi bekliyorsunuz?" Sadık Sabri Bey, adamın bu çirkin yazısını, Mustafa Sabri Efendi'ye göndererek cevap vermesini arzu etmiş. İşte o makaleye, (hem de Ferid Vecdi'nin meydan okumasına) cevap olarak Mustafa Sabri Efendi tarafından yazılmaya başlanan fikirler, bahisten bahise geçerek, fikir fikri açarak büyümüş ve (Mevkıfu'l-Akl ve'l-ilm ve'l-Âlim min Rabbi'l-Âlemin ve İbadihî'l-Mürselin isimli) dört ciltlik bir (Şah)eser meydana çıkmıştır...
Sayfa 62 - 2.Kısım, (Kahire, Ezher'de Okuduğum Yıllar), -Şeyhü'l-İslâm Mustafa Sabri Efendi-, Mevkıfu'l Akl, Kaynak YayınlarıKitabı okudu
Sümer Tanrıları, insanlara ne istediklerini bildirmez; fakat hoşlarına gitmeyecek bir işi yapan insanları cezalandırırlar. Buna karşılık diğer dinlerde Tanrı bazı kimselere ne istediğini bildirir. İnsanlar da ona göre hareket ederler. Tanrı bildirilerini alan kimselere Farsçada "peygamber", Arapçada "resul" denir. İlginç olanı peygamberiik olayı, Yahudilerden Asurlulara geçmiş. Çiviyazılı metinlere göre bu düşünce Asur ve Filistin'de politik ve ekonomik krizlerle başlamış. Asur'da Tanrıdan bir insan (peygamber) yoluyla alınan haberler tabletlere yazılmış. Onlara göre Tanrı ile iletişime giren insanlar çeşitli şekilde trans haline giriyorlar. Bu kimseler aslında aşağı tabaka sayılıyor ve büyücülükle bağlanıyor.
Reklam
Çünkü 8 Haziran'da Amiral Calthorpe, Osmanlı Dışişleri Bakanlığına verdiği bir nota ile "Samsun sancağından endişe verici haberler aldığını", "Bazı kötü niyetli kimselerin hadise çıkarmaya çalıştıklarını" ve bu işte Mustafa Kemal Paşa'nın başrolü oynadığını açıkladıktan sonra Karadeniz Ordusu Başkomutanı General Milne tarafından, Mustafa Kemal Paşa'nın geri dönmesi, için Osmanlı Harbiye Nazırlığına direktif verildiğini hatırlatıyor ve içteki kargaşalıklar "Irklar arası dinî bir hal alırsa ciddi sonuçlar doğuracaktır, ilçelerinde bir hadise çıktığı takdirde sorumlu tutulacakları bütün ilgili sivil idarecilere bildirilmelidir" diyordu. Belki de bu yazının alınmasından sonra Mustafa Kemal Paşa'nın geri çağrılması işi Bakanlar Kurulunda görüşülmüş ve "Harbiye Nezareti" 8 Haziran'da paşayı geri çağırmıştı. Fakat Mustafa Kemal Paşa, kömür ve benzin yokluğundan dolayı dönmesinin gecikeceğini bildirdi ve aynı gün niçin geri çağrıldığını da sordu.
Vasco de Gama, Ümit Burnu'nun etrafından dolaşmayı ba şardıktan sonra ve 1498 yılının Mayıs ayında Kalküta'ya ulaştığında, Doğu Hint Adaları'nın zengin hazinelerine dair hârika haberler hızla yayılmaya başladı. Her ne kadar Portekizliler neredeyse 100 yıl boyunca Hindistan sahil topraklarının yegâne hâkimleri olarak kaldılarsa da zenginlik ve macera, diğer denizci devletleri de kışkırtmaya başladı. On yedinci yüzyılın en büyük donanma gücüne sahip Hollanda, Portekiz tekelini kıran ilk ülke oldu. On yedinci yüzyılın ilk yarısında Hindistan'da, Seylan'da, Sumatra'da ve Basra Körfezi'nde Hollanda Doğu Hindistan Şirketi kuruldu. 1588 yılında İspanyol armadasının mağlubiyetinden sonra rahat bir nefes almaya başlayan İngiltere, diğer Batılı denizci devletlerin gerisinde kalmaya niyetli değildi.
Sayfa 116 - SELENGE YAYINLARIKitabı okudu
“...geçmişe geri dönme fikri beni hiç cezbetmiyordu.”
Sayfa 170
“... bir şey beni rahatsız ediyor, sanki kötü bir şey olacakmış gibi hissediyorum.”
Sayfa 170
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.