"Hiçliğin ortasındayım. Uzun süredir burada hapsoldum. Keşke beni bulabilsen.."
Sayfa 281 - Ermanno RenzoKitabı okudu
"Sana daha önce de söylemiştim," diye itiraf ettim. Ben de sana söylerken fark etmiştim. "Boşluk," diye mırıldandım. "Bu benim en büyük korkum. Büyük bir boşluk. Ne zaman açıldığını bilmediğim ama tüm hayatım boyunca benimle birlikte olan, her geçen gün daha da büyüyen boşluk. Sanki ben kalbimde kocaman bir delikle doğmuşum. O delik benimle birlikte büyümüş. Çocukken suya düştüğümde sudan değil, içindeki o sonsuz boşluktan korktum. Annem beni bırakıp gittiği için değil, geride ondan kalan o büyük boşluktan korktum. İçimdeki o boşluk o kadar büyüktü ki ne yaparsam yapayım, etrafım ne kadar kalabalık olursa olsun ne kadar çok sevilirsem sevileyim bile dolmadı. Biraz bile küçülmedi." Gözlerim dolmadı, gözlerim sızladı. Bu his öyle büyük öyle derindi ki ne zaman yanına yanaşsam kaskatı kesiliyordum. "Ben de başımı kaldırıp gökyüzüne baktım, yıldızlar öyle çoktu ki onları alıp içime sakladım. O boşluğu onlarla doldurmak, kapatmak istedim." Ona doğru döndüm. İşte benim aynam. Biraz önce benim aradığım ama bulamadığım kelimeler șimdi onu da yalnız bırakıyordu. Vicdan azabıyla birlikte. Çünkü sen beni o dalganın içine ittiğinde de ben büyük bir boşluğa düştüm, o cehennem boşluğu olan İlmek'e girdiğimde en büyük korkumun içine hapsoldum.
Sayfa 472 - Martı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Butler Yeats'in bir şiirini okurken ben sana, kayboldum kuytularında
Şarap ağızda güzelleşir, aşk gözlerde. Ağzımızda şarap, gider gelir, aşk gider gelir gözlerinden gözlerime. Hayat aynada durur, düştüğün ayna kırılır, buğusuz kalır.
Sayfa 304 - 160.kilometre-Kitap Bir Tüm Şiirler (1980-1996)
Cehennem dediğin neresi Söylesene? Kendi bedenin dışında bir cehennem var mı? İçine hapsolduğun bir ateş çukuru. İşte ben de bedenime böyle hapsoldum. Kendi cehennemime.
Her türlü mermerin satıldığı bir pazaryerinden geçen Michelangelo, çok güzel bir mermer parçası gördü ve fiyatını sordu. Dükkân sahibi, "Eğer çok istiyorsan bedava alabilirsin," dedi. "Zaten yer işgal etmekten başka bir işe yaramıyor. Tam on iki yıldır kimse onu fark etmedi bile. Açıkçası ben bu kaya parçasında herhangi bir
Sayfa 146 - Butik YayıneviKitabı okudu
Hayata benzeyen tiksindirici bir döngünün içine hapsoldum.
Reklam
‘’ ... ve ben Çınar Duman... Gülen bir yüz çizdim hayatımın buğulu camına.O camların ardından alıp verdiğim nefeslerim ısıttı.Isıttı, ısıttı ve bir damla süzüldü gülen yüzün gözünden ve işte ben tam da o bir damla yaşta hapsoldum. ‘’
duygularım beni zehirliyor, bunu kimse bilmiyor. iyileştim dediğim anda yeniden kanımı bulandıran lanetli bir döngüye hapsoldum ve bu sonsuzluk çemberi ölümden daha zor.
Ben burada bugünle gelecek arasına hapsoldum, ama ikisinden de umudum yok.
Sayfa 28 - turkuvaz
391 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.