- "18.asır ortalarında Arabistan yarımadasında ortaya çıkan, on dokuzuncu yüzyılda geniş bir bölgeyi etkisi altına alan dînî ve siyâsî bir akım. Kurucusu Şeyh-i Necdî diye de anılan Muhammed bin Abdülvehhâb’dır. Benî Temîm kabîlesine mensûb olan ve 1699 (H. 1111) senesinde Necd gölündeki Hureymile kasabasına bağlı Uyeyne köyünde doğan
Nefâisül Mecâlis'te der ki :Tufan nihayet bulunca Nuh Aleyhisselam arzı üç oğlu arasında taksim etti.
-Sam adındaki oğluna Hicaz,Yemen ve Şam beldelerini verdi ki Sam Arabın babasıdır.
-Ham'a Sudan beldelerini verdi, o da Sudan'ın babasıdır.
-Yâfes'e de meşrık beldelerini verdi, o da Türklerin babasıdır.
"...Zeytindağı'nın tepesindeyim. Lût Denizi'ne ve Gerek Dağları'na bakıyorum.Daha ötede, Kırmızı Deniz'in bütün sol kıyısı,Hicaz ve Yemen var. Başımı çevirdiğim zaman Kamame'nin kubbesi gözüme batıyor; burası Filistin'dir.Daha aşağıda Lübnan var ; Suriye var ; bir taraftan Süveyş Kanalı'na, öbür taraftan
️Bu yüzdendir kağıdı kaleme yar yar bildirmişliğim.
️Radyoda hicaz bir taksim çalarken biz yüreğimizde hüzzam sevdalar yaşattık.
️Sizin için cennetten sürgün yemiş kadınlara iyi bakın...
Her şiir de başka bir alem e sürükleyen güzel bir kitap tebrik ederim
Paris “Barış Konferansı’nda Türk Delegasyonu (Onlar Konseyi)
Henüz bir barış antlaşması taslağı formüle edilmemiş olmasına rağmen, 17 Haziran 1919 tarihinde bir Türk delegasyonunun Onlar Konseyi’ne katılmasına izin verildi. Delegasyonun başında, 4 Mart tarihinde sadrazamlığa getirilen ve padişahın eniştesi olan Damat Ferit Paşa
Bir fasıl daha bitti
Taksim hicaz manzara ağlamaklı..
Tütsüler yanıyor dört tarafta.
Her taraf karanlık bu gece
Ateş böcekleri kaçmış gitmiş uzağa
Yıldım artık bu yarım sevdalardan.
Tren garından kaçıyorum, kalabalık, duman dumana ortalık..
Görmesin gözyaşlarımı Allahım hiç kimse.
Raylar gibi soğuk sırtım.
Kara tren gibi bölük pörçük olmuş bütün duygularım...
Aldığım yüzüğü atıyorum çöpe..
Çiçekleri veriyorum bir garibe..
Ne olur sormasın kimse..
Bu mazluma ne oldu diye...
Atatürk ' ün yurt gezilerinde trende dinlediği taş plaklardan seçmeler.
Kitapcık ve Cd bir arada Sıfır Jelatinli. Nadir Koleksiyonluk
*** Cd deki musikiler.***
*Sen Bezmimize Geldiğin Akşam Neler Olmaz...
*Ey Gonca Dehen Hâr-ü Elem Cânima Geçti...
*Cânâ Rakibi Handân Edersin...
*Seni Kim Görse Der-ununda Muhabbet Uyanır...
*Allı Yemeni (Yemenimim Uçları Çıkamam Yokuşları)...
*Rast Peşrevi (I ve II Haneler)
*Både-i Vuslat İçilsin Kâse-i Fağfurdan...
*Şahane Gözler Şahane...
*Dağlar Dağlar Viran Dağlar...
*Köşküm Var Deryaya Karşı...
*Yine de Kaynadı Çoştu Dağların Taşı...
*Gözüne Sürme Çekmiş...
*Yıllar... Çok uzakta Bir İlk bahar gecesinde Sevgiyi Buldum Onun Sesinde...
*Hala Yaşıyor Kalbimin En Gizli Yerinde?
*Yalova'nın Şen Kızını Kandıralım Alalım...
*Sahilde Sabâ Rüzgarı Ağlarken Uyan Sen...
*Ruhumda Bu Şeb Hicr-i Visalin Yanıyorken...
*Kaçma Mecburundan Ey Ahûy-u Vahşi Ülfet Et...
*Söğüt Zeybeği...
*Ben Melâmet Hırkasını Kendim Giydim...
*Hicaz Taksim...
*** Analog ve Dijital ürünlerin kopyalanma olasılığından dolayı kesinlikle İadeleri yoktur.***
kitantik.com/product/ATATURK...
Peri tozundan oldu bugün olanlar. Bir kedim bile yok benim. İçli şarkılarda dökülecek halihazırda gözyaşlarım var. İçimde cam parçaları, birkaç tane de hicaz taksim. Kulağımda anne öğütleri, elimde bir hiç. Hiçimden ne çıkar, ne kadar çıkar?