Mağaradan ihtiyar bir adam olarak çıktık. Dünya değişmişti, gök kurşuni, hava serindi. Biz mağaradayken bozkıra bir şehir kurulmuştu. Şehrin kapısında kervancı bizi karşıladı. Hiç değişmemişti. Tanıdık bir uğultu yükseliyordu kentten. Kapıdan içeri girerken tane tane konuştu. ''Hoşgeldin eski dostum, yolculuğun nasıl geçti?''