Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
272 syf.
6/10 puan verdi
Tessa'nın herkes tarafından çokça sevilen
Bir Yaz Boyunca
Bir Yaz Boyunca
kitabını okumuş ve hiç beğenmemiştim. Zayıf bir anımda okuduğum muazzam güzel olduğunu belirten yorumlara inanıp yazara bir sanş daha vermeye karar verdim. Gel gör ki yine bana hüsran bana yine hasret var.... İlk bakışta hemen oluşan, karşı konulamayan, anlaşılamayan, muazzam bir cinsel çekim tabiki sonrasında bolca ve gereksizce detaylı anlatılan smut sahneler sonra da gelsin bir adet ekşin ve tehdit unsuru hop döndümü bizim cinsel çekim bir ömürlük aşka. Al işte sana bir doz uff puff falan filan sonrada şapkadan çıkan tavşan.. Tessanın tarzı bu ve anlaşılan o ki okurlarda bunu çok seviyor ama ben sevmedim, sevmeyede niyetim yok. Bile isteye boşa zaman kaybı yaşattım kendime, çok üzgünüm çok değerli boş zamanlarım, söz bir sonraki çok daha iyi olucak:))
Ölümcül Tatil
Ölümcül TatilTessa Bailey · Martı Yayınları · 2023377 okunma
A'RAF SÛRESI
Sûrede a’raf olarak geçen cehennem ve cennet arasında bulunan orta ve yüksekçe yerden kastedilen ise yaptıklarının karşılığını hidayet, rahmet, nimet, ihsan, izzet, huzur ve selamet olarak bulanlar ile acı, sıkıntı, hüsran, pişmanlık, hasret, zillet ve kaygı bulanlar arasında kalarak izzet ve zilletin farkında olanların uyanıklığı anlatılır. Böylesi yerde bulunan insanlar, Rabbin nimetine eren velilere şahitken dünya menfaatini gözettiklerinden dolayı beraber oldukları küfür ehline de şahit olup da hasretle veliler gibi olmak isteyenlerdir. Ayrıca a’rafla, gönlünde hem hakkı gözeten, hem de dünya menfaatini gözetirken nefsine hâkim olamayan pişmanlık durumunda bulunanlar işaret edilir. Nefsi levvamme bu insanların bulundukları nefs mertebesidir. Yani nefsini yaptıklarıyla kötüleyen ve özsel eleştiri yapabilen a’raftadır. Ta ki Rabbleri onları hayırlı, adil haklar üzeri yaşayan insanlarla dostluk yapmalarıyla ve kâmil insanlara biat etmeleriyle haklar üzeri yaşamalarının sonucunda bağışlayana kadar. A’raf’ta ise Rabbin izni ile şefaat edecek birinin kendilerini bulmalarıyla kurtulurlar. A’raf ehli uyanık ama huzur ve selametten yana çaresizlerdir.
Reklam
560 syf.
6/10 puan verdi
Sivri dilli, sevgi dolu, eğlenceli Bassette ailesinin ilk kitabını çok beğendiğimi ve ikincisini büyük bir hevesle beklediğimi #sonsuzyağmurlarınşarkısı yorumumda belirtmiştim. Gel zaman git zaman ikinci kitap geldi, bende okudum ve sonuç ne mi.... Sevmedim, sevemedim :((( Evet Lord Alōs soğuk olmalıydı, duygusuz olmalıydı, şöyle şeyler yaşadı, böyle şeyler oldu, falandı filandı ama (!!!dikkat spoiler içerir!!!) Niyayı kırbaçlarken hiç mi için sızlamaz ve kırbaçlanan Niya bu hiç mi zoruna gitmez, ben kesinlikle anlayamıyore... Dolayısıyla Niya ve Alōs'un sevgisi bana geçmedi. Ayrıca (!!!yine spoiler!!!) madem kaptanın portal nişanı vardı devlerin yanından niye onunla kaçmadınız.... Pffff yine bana hüsran yine bana hasret bir kitabın yorumunun sonuna gelmiş bulunmaktayım. Saygılarımlan....
Yanan Denizin Dansı
Yanan Denizin DansıE. J. Mellow · Martı Yayınları · 2023114 okunma
-YAŞANMAMIŞ HAYATA ÖVGÜ-
DIŞARDA ARADIKLARIMIZ ASLINDA ZİHNİMİZİN İÇİNDEKİLER Tüm aşk hikâyeleri hüsran hikâyeleridir. Ebeveynlerle çocuklara ilişkin hikâyeler de aslen birer aşk/sevgi hikâyesidir ve Freud'a göre şekillendirici hikâyelerdir bunlar. Âşık olmak varlığından haberdar olmadığınız bir hüsranın (şekillendirici hüsranların ve onları kendi kendinize
336 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Yine hüsran
Hasret kalınmış bir aşk, kaybetme korkusuyla karşı karşıya kalmış Esther ve Elliot' ın hikayesi. Bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız. Akıcı bir dille yazılmış olan kitabımızda nişanlısının onu aldattığını düşünen yanlış anlaşmalar yüzünden sevdiği adama hasret ve küs kalan Esther bir yandan da herşeyini kaybetmiş bir kadın olarak karşımızda. sevdiği adamın haberi olmadan en güzel şeye sahip aşklarının meyvesi olan lana ile bambaşka bir hayata başlayan Esther. diğer yandan sevdiği kadına gün geçtikçe özlem duyan Elliot ne yaparsa yapsın hiçbir kadını sevemiyor. Mesafelere rağmen anlaşılan gerçek aşklar yaşamaya değer.
Mart Menekşeleri
Mart MenekşeleriSarah Jio · Arkadya Yayınları · 201622,4bin okunma
232 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Korkunç Yıllar
Eserin içeriği Sadık Turan adlı kahramanımızın anılarından oluşuyor. Sadık,Kırımlı bir Tatar Türk’üdür. Eser biyografik izler taşıyor. Öyle ki tamamen Cengiz Dağcı’nın anılarını okudum sandım. Anlatım süsten uzak,samimi ve gerçek... Sadık,Kırım sevdalısı...Bir insan ancak bu kadar toprağına aşık olur ve ona hasret kalır... Rusya’nın esareti altında onlar için savaşmak zorunda kalır. Savaşta esir düşer. Hırpalayıcı bir esaretten sonra bu sefer de Türkistan hayali için Ruslara karşı savaşır. Lakin nafile... ... Bütün yılgınlıklara rağmen pes etmeyiş ve sonun içindeki hüsran,yaralayıcı...Bir insan neden toprağından,yuvasından bunca uzağa düşer?...Kahrolası savaşlar...Ezilen topluluklar ve bu toplulukların kurtuluşunun hayalci ve yaralı kahramanları...
Korkunç Yıllar
Korkunç YıllarCengiz Dağcı · Ötüken Neşriyat · 20192,266 okunma
Reklam
Gecenin koynunda hüzünler demledim ! Kadeh kadeh yudum yudum içtim .. Vakit şimdi hasret vakit şimdi hicran ve hüsran Ayrılıkların sesini yağmurlar kokusunu getirir rüzgarlarla, Bir ay doğar ilk akşamdan geceden der! Dertli bir türkü ile yüreğim sızlar ,gözlere ise bulutlar dolar. Ellerim babamın ellerini saçlarım annemin şefkat dolu dokunuşlarını arar.. Vakit şimdi özlem vakit şimdi yetim bakışlarıma dokunur da geçer…!. #14.03.2018
"İnsan, ulaştığı şeyden değil ulaşmak için didindiği şeyden anlaşılır" demiş Halil Cibran Hasret ve hüsran, insanın damarlarındaki kan gibidir. Onlar olmadan bir yere varılamayacağı gibi, onlar varken de bir yere ulaşmak olmaz. Hasret yola çıkarır, hüsran yolda bırakır Ama insan her an yoldadır. Yönünü de arayışları değil bulamayışları çizer
Sayfa 410Kitabı okudu
Yıllarımın kokusu onsekizgen yaralarım Uçurtmam alamet-i farikam alın yazım Kanında boğduk mahali meskun mesulünü Fırsat bildik bir celladın bitirilmemiş tebessümünü İntiharın omuzlarında çitelenen onur ve Mantıktan ayartma geceler çıkartsan da olur İki dudağının arasına çile koydum Adın sayılı günler gibi geçer elbet olur sonum Hasret kan kaybı Nil'i geç sabredip Anneler vuruldu dev uykularınızı hazmedin Ölüm ağzına ne de yakışıyor sevgilim Fırlattığında izmarit tükürdüğünde adım gibi Çiçek talimindeyim matemim turunçmavi Begonyalar serbest bugün kumralla harbim Hasret denilen şey cinnetten daha kemirgen ve Şu göğsümde beş yüz yıllık Robin Hood cesaretiyle Bıçak gibi sapı kanayan içgüdüsüyle asrın Aklansın kara yüzüm sevaplar kuşanayım Nasıl tutsam saçlarını hüsran dağılır Susma sorular sor cevaplar kuşanayım Bıçak gibi sapı kanayan içgüdüsüyle asrın Aklansın kara yüzüm sevaplar kuşanayım Nasıl tutsam saçlarını hüsran dağılır Susma sorular sor
Ne zaman sonbahar gelse, sarı sarı yapraklar düşse dalından ve sürüklense rüzgarın önünde bir yaprak. Ne kadar ısıtırsa ısıtsın dağları, ovaları güneş; ne kadar sıcak ve parlak olursa olsun gökyüzü, üşürüm, ürperirim içimden! .. Üstüme üstüme yürür hüzünlü güz günleri... Bilirim ki, acılardır yüreğimde yankılanan ve içimdeki sevdadır acı veren
Reklam
Aşık olmak varlığından haberdar olmadığınız bir hüsranın hatırlatılmasıdır; birini istemiş, bir şeyden mahrum kalmışsınızdır ve sonra birden o şey karşınızda belirir. Bu deneyimle yenilenen yoğun bir hüsran ve tatmindir. Tuhaf bir biçimde sanki beklediğiniz biri vardır ama o kişi gelene kadar beklediğinizin o olduğundan haberiniz yoktur. Daha öncesinde hayatınızda bir şeyin eksik olduğunun farkında olun ya da olmayın istediğiniz kişiyle tanıştığınızda o farkındalığa erişirsiniz. Psikanalizin bu aşk hikayesini katacağı fikir ise şudur: Aşık olduğunuz kişi rüyalarınızın erkeği ya da kadınıdır daha tanışmadan önce onu hayal etmişsinizdir -yoktan değil, zira hiçlikten hiçlik çıkar, ama yaşanmış veya arzulanmış deneyimlerinizden, o kişiyi o denli net bir biçimde ayırt edebilmenizin sebebi onu bir anlamda zaten tanıyor olmanızdır; onu bunca zamandır beklemiş olduğunuz için ezelden beri tanıyormuşsunuz gibi gelir, ama aynı zamanda size gayet yabancıdır. Tanıdık yabancı kişilerdir onlar. Rüyalarınızı süsleyen bu kişiyle tanışmayı ne kadar istiyor, umut ve hayal ediyor olursanız olun onu özlemeye ancak onunla tanıştıktan sonra başlarsınız. Bir nesnenin yokluğunu hissetmek için onun varlığı gerekli gibidir. O gelmeden öncede bir tür hasret duyuyor olabilirsiniz, ama yokluğunun yarattığı hüsranı tüm gücüyle hissetmek için önce onunla tanışmanız gerekmektedir. Adam PHILLIPS
250 syf.
·
Puan vermedi
#ukdem /95/ İSMAIL CEYLAN @elpisyayinlari @aylinin_kitaplari #birciftnemlibulut Ağaçtan düşen bir gazel misali,
Ukdem
Ukdemİsmail Ceylan · Elpis Yayınları · 05 okunma
Şeyhim bütün hikayeleri dolaştım. Halinden rahatsız bütün kahramanları buldum. Oturdum bir durak boyu, Toprağa, denize, yere ve göğe selam olsun. Ben bütün yolları topladım. Üzerimde biriken bu hasret benim değil. Şeyhim bütün şiirleri dolaştım. Insanı yere çalan bütün kelimeleri buldum. Oturdum bir efkar boyu, Kaleme, kafiyeye ve noktaya selam
Hasret ve hüsran, insanın damarlarındaki kan gibidir. Onlar olmadan bir yere varılamayacağı gibi, onlar varken de bir yere ulaşmak olmaz. Hasret yola çıkarır, hüsran yolda bırakır. Ama insan her an yoldadır. Yönünü de arayışları değil bulamayışları çizer.
Daha öncesinde hayatınızda bir şeyin eksik olduğunun farkında olun ya da olmayın, istediğiniz kişiyle tanıştığınızda o farkındalığa erişirsiniz. Psikanalizin bu aşk hikâyesine katacağı fikir ise şudur: Aşık olduğunuz insan aslında rüyalarınızın erkeği ya da kadınıdır; daha tanışmadan önce onu hayal etmişsinizdir - yoktan değil, zira hiçlikten
95 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.