Bir müddet sonra Resûl-i Ekrem Efendimiz çadırından çıktı ve Hz. Ebû Bekir'e hitaben, "Ya Eba Bekir!" dedi. "Senin halin, Hz. İbrahim'in haline benzer. O, Allah'a, 'Kim bana uyarsa, işte o bendendir. Kim de bana karşı gelirse, şüphe yok ki Sen istediğin kimseyi mağfiret edersin. Zira sen, Gafur ve Rahim'sin' demişti. Ey Ebû Bekir! Senin halin, Hz. İsa'nın haline de benzer. Hz. İsa, Allah'a, Eğer, onları azaba uğratırsan, onlar Senin kullarındır. Eğer onları Affedersen, şüphe yok ki kudretiyle her şeye üstün gelen, hikmetiyle her yaptığını yerli yerinde yapan Sensin' demişti." Sonra Hz. Ömer'e dönerek, "Ey Ömer!" dedi. "Senin halin de. Hz. Nuh'un haline benzer: O, Allah'a, 'Ey Rabbim! Yeryüzünde kafirlerden yurt tutan hiçbir kimse bırakma!" demişti. Senin halin, ey Ömer, Hz. Musa'nın haline de benzer: Yüreklerini şiddetle sık; ki onlar, inletici azabı görünceye kadar iman etmeyeceklerdir!" demişti.
Sayfa 49
Al-i İmran Sûresi
33-34. Allah birbirinden gelme bir nesil olarak Âdem'i, Nuh'u, İbrahim ailesi ile İmrân ailesini seçip âlemlere üstün kıldı. Allah, işiten ve bilendir. ... ÂYETLERİN TEFSİRİ 33. Allah peygamberlik için mahlu­katının en üstünlerini seçti. Bazıları şunlardır: İnsanlığın babası Âdem (a.s.), peygamberlerin piri Nuh (a.s.) ve İbrahim (a.s.)'in aşiret ve yakınları ki bunlar İsmail ve İshak peygamber ile bunların soyundan gelen peygam­berlerdir. Son peygamber Hz. Muhammed (a.s.) de bu soydandır. Allah, Âl-i İmrân'ı da seçti. İsrâîloğullan içinden gelen son peygamber Meryemoğlu İsâ (a.s.) bunlardandır. İşte bunları, zamanlarının in­sanları arasından seçti. Kurtubî şöyle der: Diğer nebî ve resûllerin hepsi, bunların neslinden geldiği için Allah sadece bunları zikretti.  34. Bunlar din, takva ve salâhta birbi­riyle uyumlu, biri diğerinden gelme bir nesil olarak seçilmiştir. Allah, kul­larının sözlerini işiten, kalplerinde olanı bilendir.
Reklam
Hani Peygamber Efendimiz (S.A.V) miraç hadisesini anlatırken söylemiş ya, "Allah'a bazı sorular sordum, cevapları beni çok utandırdı. Dedim ki, 'Ya Rabb'i Hz. Nuh'a gemi verdin. Onu ve ona tabi olanları azgın dalgalardan kurtardın. Benim için neyin var?' Rabb'imiz buyurdu ki, 'Ey Muhammed (S.A.V) evet, Nuh'u (a.s) o azgın dalgalardan kurtardım. Onu üstün kıldım. Ama senin bir saç telin için doğu ile batı arasını içindekilerle beraber helak ederim. Ya da saçının tek bir teli için doğu ile batı arasını içindekilerle beraber affederim."
Kendini de dünyayı da abartmamak lazım
Nuh gemisine almadı beni; tektim çünkü. Elendim ve elenişin sırrını sulara gömdüm. Sahilsizdim. Hakikat gibi. Hakikat de salihsizdi. Benim gibi. Bir türlü göremedi dünya, ben bir hakikat idim.
Anlatıldığına göre Hz. Adem Hind'e, Hz. Havva ise Cidde'ye inmiştir ikisi birbirine Arafat Dağı'nda kavuşmuşlardır. Ondan sonra oğlu Şit (a.s) geldi. Ebû Kubeys mağarasına babası Adem'in yanına defnedildi. Ardından onun oğlu Enoş geldi. O dokuz yüz yıl yaşadı. Sonra onun oğlu Kenan, ardından da onun oğlu Mehlalil geldi.
Hz Yusuf as
Hakikat uygarlığının varoluş hikmeti önderliği Hazreti Adem, varoluşun temellenmesi Hazreti Nuh, inanç temellenmesi öncülüğü Hazreti İbrahim'de gerçekleştiği gibi, Devlet düşüncesi, ilkeleri ve girişimi de Yusuf Peygamberin hayatını dolduracaktı.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.