*Kelimelerim seni korkutmasın; ölmüş olan biri artık hiçbir şey istemez, sevilmeyi de, kendisine acınmasını da, teselli edilmeyi de istemez. Senden tek istediğim, şu anda sana kaçmakta olan acımın hakkımda ele verdiği her şeye inanmandır. Her şeye inan, senden sadece bunu istiyorum: insan biricik çocuğunun ölüm anında yalan söylemez*
Kitabı ikinci okuyuşum. Gerek akıcılığı gerek karakterlerin ruhuma dokunuşundan dolayı, tekrar tekrar okuyacağım bir kitap. Alt sınıf aileye mensup (babası vefat etmiş, annesiyle yaşıyor) küçük bir kızın; kültürlü, farklı, kendi bakış açısına göre oldukça iyi niteliklere sahip bir adama olan karşılıksız aşkı konu edilmiş. Kız, adama olan aşkından her şeyden vaz geçmeye hazır, hatta kölesi olmasını istese olacak dereceye kadar varan bir hayranlık duygusuna sahip. Bazı kısımlarında insan oturup düşünüyor insanın bu denli bağlanmasının nedenlerini. Hep bir sevgi arayışından kaynaklanmıyor mu?