Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
İlham perisi vardır hakikaten. İnsanların arasında dolaşır ve kime hangi anda geleceği hiç belli olmaz. O yüzden yaratıcılık peşinde koşan veya anlık içine akan duyguları kaybetmek istemeyen her yazar, şair cebinde bir not defteri taşır, ilham perim yolda, işte, sokakta ansızın geliverirse diye. Aklınıza anlık düşen sözler aynı büyüsü ile tekrar
Kitap İsimsiz bir sanatçı olan Spectre, sonsuza dek unutmayı tercih edeceği bir anda farkında olmadan Aurore'ı başyapıtı haline getirerek dünya çapında Üzgün Kız olarak tanınan bir isim yapar.Aurore bir anlık hevesle bu yabancıya, onun aşağılık bir kişi olduğunun altını çizerek (!) överek kibar bir mektup yazmaya karar verir. Ona cevap vermesini asla beklemez aha da azı, ilham perisi olmasının karşılığında ona altın bir fırsat sunması!
Ajax ve Aurore'ı okumak çok keyifliydi ne kadar benim için uzun bir okuma olsa da sonunda bitirdim ama iyi ki okumuşum! Kitap ilk başta yazarın sevgilisiyle paylaştığı videolardan ilgimi çekti ve sevgilisinin yazara ilham perisi demesi aşırı beni çekti o çifte ve kitaba Kitaptaki karakterlerin arasındaki ilişki yavaş gelişiyor ama o kadar samimi karakterler ki ben hiç sıkılmadım. Ajax'a bayıldım bu ne böyle. Kadın için yeterince iyi olmadığını düşünüyor. Kitap yazarın kendi ilişkisinden esinlenmiş anladığım kadarıyla bunu bilerek okumak çok daha keyifliydi. Peri masalı hikayesine modern bir bakış açısı okumak isterseniz şiddetle tavsiye ederim.
5/5
İyi ki okumuşum !
Yolculuğa çıkarken kitapsız kalmaktan korkanlardanım. O yüzden ivediklikle bir kitapçıdan alıp çıkmıştım Osman’ ı. Risk sevmediğim için de Ayfer Tunç’ tan yana kullanmıştım hakkımı.
Osman kitabının derin derin anlamlarına inmeden önce bu kitabı okuyacaksanız nasıl bir dönemde okumalısınız ? Ya da beklentiniz kenar sınırlarıyla nasıl olmalı ?
·
Puan vermedi
Metro 2034, harika Metro 2033'ün bir tür devamı niteliğindedir. Serinin ilk kitabının olaylarını pek takip etmediği için "bir nevi" diyorum. Açıkçası, hala insanlığın kıyamet sonrası bir dünyada yaşayan yok olmanın eşiğinde olduğu Moskova Metrosu'ndayız. Metro, ilk nükleer silahın ateşlenmesinden 20 yıl sonra hayatta kaldı ve
Neden gittin?
Daha tanışmamıştık oysa ki…
Ferhan Şensoy benim en büyük idollerimden biri. Kendine ait bir tarzı bu kadar iyi kalemle buluşturan nir başkası daha var mı? Çok büyük bir ilham perisi var sanki sağ omzunda, öyle yazıyor.
Gelelim kitaba 12 hikaye 3 tanesi diğerlerinden belirgin şekilde uzun diğerlerin bu mütevazi kısalığı bittiğinde yalnız 3 hikaye okumuş gibi hissetmenize sebep oluyor. Okurken o kadar iyi tanıdığım birini gördüm ki hikayelerde başta bir kediye düşman oldum. Sonra bir dilim güneş yedim sayfalarda. Ferhan Şensoy diğer yazarlardan farklıdır. Onun öyküleri edebi anlatılardır aslında. Dinlersiniz kelimeleri özgür bırakın bu yalnız öyküleri. İyi ki varmış iyi ki yazmış. Sevgiler ustam. Güldürmeye devam edeceksin son bulana dek okuyanlar.
152 syf.
·
Puan vermedi
"Beni en çok suçtan arınmışlığım tedirgin ediyor." cümlesi ile başlayan bir kitap düşünün..
Eser, Alaaddin’in her gün cinayetlerin işlendiği ve insanların giderek hissizleştiği, kan gölüne dönmüş bir şehirde kendisini ne kadar kıstırılmış hissettiğini anlatmasıyla başlar.
Şehre dair söylenenler, daha çok postmodern kültürün parodisini
Edebiyatımızın değerli isimlerine ilham olmuş güçlü kalemiyle her zaman kıymetli olacak bir kadın Tomris Uyar. İlk evliliğini şair Ülkü Tamer’le ikinciyi yine şair Turgut Uyar’la yapmış. Sadece onlara değil. Edip Cansever ve Cemal Süreya’nın ilham perisi olmuş. Şairlerimiz kendisine şiirler yazmış.
Ama bu magazinsel olaylardan çok daha fazlası Tomris Uyar. Değerli yazar, eleştirmen ve çevirmenimiz Tomris Uyar’ın bir başka öykü kitabını daha sizlere anlatmak istiyorum.
Dizboyu Papatyalar çok naif, sade ve açık bir dille yazılan sekiz öyküden oluşuyor. Öyküler, aile içi şiddet, evlilik, aile, arayış, kadın-erkek ilişkileri, pişmanlık gibi konularda yazılmış. Aynı zamanda kısacık bu kitapta öz ve akıcı bir anlatım benimsenmiş. Özellikle ilk öyküyü, Hakların En Güzeli’ni ve Yaz Suyu hikayelerini çok sevdim.
Bir gün tekrar okuyacağım kitaplardan birisi. Sizlere de tavsiye ederim.
Herkese merhaba,
Yazarın kendi kendine sorduğu bir soruyu size sorarak başlamak istiyorum. “Kadınlarla gerçeklik batağında mücadele edersen başka bir deyişle laf yarışına girersen her zaman kaybedersin.. Acaba kadınlar, sırf intikam almak, kendilerinden daha iyi olan erkeklerin kafasını karıştırmak, dikkatini dağıtmak, hayati önem taşıyan
