"İnsan neyi inkâr ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona imân edeceğini bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkâr ediyorum) demesini bilmeyen; İllallah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez !
"İman, inkarla, bir şeyleri kabul etmemekle başlıyor. Başka deyişle, bir insan neyi inkar ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona iman edeceğini bilemez. Lâ ( hayır, kabul etmiyorum, inkar ediyorum) demesini bilmeyen; İllallah ( sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez!.. Kafasında ve gönlünden ilahlaştırdığı onlarca, belki yüzlerce değere karşı 'lâ' isyanıyla çıkmasını bilmeyen insan, nasıl illâ inkılabıyla tevhid'i gerceklestirebilsin? Karşı çıkmasını bilmeyen pısırık ruhlar; hiçbir zaman imanın hürriyet şerbetinden içemezler. Köle ruhlardır bunlar..."
Reklam
15 öykülük kitabım olan Münzevi'nin ilk öyküsü.
Kalamış Münir Nurettin Selçuk’un aziz hatırasına… Kalbim ömrünü nihayete vardıracak kadar huzursuz bir halde atarken ve ay göz alıcı parlaklığıyla karanlık ruhları aydınlatırken taşlı sokakta yürüdüm. Topuklardan gelen tıkırtılar, cırcır böceklerinin sesleriyle raks ediyordu. Perdesi örtük evlerden yayılan sarı sıcak renkler, kurumaya yüz
İmân, inkârla, bir şeyleri kabul etmemekle başlıyor. Başka deyişle, bir insan neyi inkâr ettiğini bilmiyorsa, neyi tasdik edip, ona bağlanacağını, ona imân edeceğini bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkâr ediyorum) demesini bilmeyen; illallah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez... Kafasında ve gönlünde ilahlaştırdığı onlarca, belki yüzlerce değere karşı "lâ” isyanıyla çıkmasını bilmeyen bir insan, nasıl illâ inkılabıyla tevhid'i gerçekleştirebilsin?
Tarih boyunca, ne ehl-i küfr, ne de ehl-i imân değişmiştir. Dün müminleri ateşe atarak Nemrut'laşan, Müslüman oldular diye onların ellerini, ayaklarını çaprazlama kesip Firavunlaşan, Allah'ın dinini tebliğ etti diye onu testerelerle biçip zalimleşen ne ise; günümüzde dahi dünyanın çeşitli yerlerinde, 'İslâm'ı istiyorlar' diye Müslümanları
La!
İmân, inkârla, bir şeyleri kabul etmemekle başlıyor. Başka deyişle, bir insan neyi inkâr ettiğini bilmiyorsa, neye imân edeceğini, neyi tasdik edip bağlanacağını bilemez. Lâ (hayır, kabul etmiyorum, inkar ediyorum, karşı çıkıyorum) demesini bilmeyen; İllâllah (sadece Allah'ı kabul ediyorum) diyemez! Kafasında ve gönlünde ilâhlaştırdığı onlarca, belki yüzlerce değere karşı "lâ" isyanıyla karşı çıkmasını bilmeyen bir insan, illâ inkılâbıyla nasıl tevhidi gerçekleştirebilir ki? Karşı çıkmasını bilmeyen pısırık ruhlar, hiçbir zaman imânın hürriyet şerbetinden içemez.
Sayfa 46 - Beyan YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.