Evleneceklere Tavsiyem
Evlenmek istediği insan hakkında upuzun bir liste yapar insan iç aleminde. İstekleri, duyguları, beklentileri, hayalleri...
Aslında insan evlenmek istediği insanın özelliklerini sayarken kendinde var olan olması gereken özellikleri sayıyor. İstediğimiz bu özellikler bizde var mı, bunu düşünmeli kendimizi hesaba çekmeli eksiklerinizi görüp telafi
İnsanın istekleri ve çabaları o kadar değişken, yaşamı ise o kadar kısadır!
İnsanın istekleri uğruna çabalaması, yani azimli olması güzel bir özellik. Ama onun kadar güzel bir özellik daha var. İstememesi gereken şeylerden uzak durabilmek. Günümüzde bu daha çok işe yarıyor. Çünkü çoğumuz yanlış şeyleri istemekte ısrar ediyoruz.
Obsesyonizt
İnsanın istekleri sınırsız ama zamanı çok kısa… Çıldırmaya başladığımız nokta tam da burası
Evrim Mekanizmaları
Evrim Mekanizmaları, temel olarak, evrimin gerçekleşmesini tetikleyen ve/veya sağlayan doğal olgular ve süreçler olarak tanımlanabilir. Tıpkı cisimlerin yere doğru hareket etmesi olayını sağlayan/tetikleyen olgunun cisimler arası kütleçekimi (veya daha isabetli tabiriyle, uzay-zamanın bükülmesi) olması gibi, canlı popülasyonlarının nesiller içinde
düşüncemi beyan etmek istedim iyi geceler
"evlenip napcaz HİC gereği yok" acikcasi bunun söylenmesi çok abes duruyor yani bunu diyen ne bekliyor?evlenip napcaz ne demek bişi mi yapmanız lazım veya şöyle sorayım bunu diyen evliligin nasi bişi olmasını bekliyor ki veya bekliyor mu?Hayir kesinlikle evlenmelisin demiyorum elbette isteyen istediğini yapar isterse hiç evlenmeye de bilir ama şu söylemin garipliğidir beni şaşırtan.bı insanın evliliğe bu kadar soğuk bakmasinin iki nedeni olabilir ilki doğru birini bulmayisi yahut bulması ancak yanlış bi zamanda, incinmis olmasi ve bunun sonucunda da inancını yitirmesi.. diger ongordugum neden ise doymak bilmeyisi- ki bu daha ağır basiyor- baska arayışlarda olacağını aynı zamanda olduğunu da gosteriyor.hem evlilik denilen mefhum iki kişinin aynı evi paylaşması aynı çatı altında yaşaması demek deildir yalnizca bu kadar basite indirgenicek bisi olamaz olmamalı cok daha ötesinde bi durumdur bana kalirsa.bi insanla aynı evi paylaşma isteği onunla olma birlikte bi gelecek çizme, hayallerinin bir köşesinde(hangi köşe olduğu size kalmış) onun olmasi yani bunlar sizce de istenmez mi kimse aksini iddia etmesin her insanin mutlaka böyle istekleri olmuştur sevmiş olduğu kişiye karsi.ama beni şaşırtan diğer bi durum da yalnızca bi kişi deil boyle düşünen artık neredeyse herkes öyle kimse evliliğe sıcak bakmıyor herkes hep başka arayislar içerisinde doymak bilmez bi cagdayiz ve en kötüsü de bu duruma alismamiz normallestirmemiz.şimdi bu dediklerimle evlenmeye can attığım yahut evlenmeden yapamayacağım gibisinden anlamlar cikarilmamali ki öyle değil de zaten.
İslâm dininde kadının yeri 2..
Şimdi senin yorumuna geleceksem güzel kardeşim🙂
Berfin Ari Senin yorumuna detaylı cevap verecem ki önceki tartışma konularımızda da bir daha gündeme gelmesin :) Ayrıca akıllarında soru işareti olan şahıslara da belki bi nevi sorularını gidermiş oluruz.
İslâm'ın kadını tam da hakettiği yere konumlandırmadığını iddia etmek hâşâ
Saraçhane Meydanı
🇹🇷
15 Temmuz gecesi en çetin mücadelelerin yaşandığı mekânlardan biri de İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin olduğu Saraçhane meydanıydı. Ve her defasında diyorum ki keşke o zaman da bu kadar yakın olsaydım, hemencecik varsaydım. Havuz başında abdest alan abilerin samimiyeti, şehadete abdestli erişme istekleri. Anlatacak nice şey var o gece uğruna. Dün Üsküdar'da bir sürü ezgi okundu, insanlar yüreğine dolanları nağme nağme haykırdı. Ruhu eksiliyor sanki insanın şehit yüzlerine baktıkça. Rabbim şehadetlerini kabul buyursun. Bizlere de millet olma şuurunu bahşetsin inşâallah..
Gülüp eğleniyorum ama gece olunca bir hüzün çörekleniveriyor yüreğime. İnsan büyüdüğünü ne zaman hisseder? Sanırım son zamanlarda kendimde buluyorum bunun cevabını. Bazen bakıyorum da yaşı benden büyük olupta hareket ve düşünceleri ile geri kalmış insanlar var. Bunu asla kötü niyetle söylemiyorum. Sadece anlatmaya çalıştığım şey dünyaya
Aslına bakarsak insanlar için ruhun gerçek değerini ve ikbalini gösteren yol; geçici, anlık veya dönemsel aşırılıklardan, içgüdüleri ve istekleri abartılı biçimde dışa vurmaktan ya da uçuk kaçık, ayran gönüllü tavırlar sergilemekten ziyade dengeli ve ölçülü kalabilmeyi, tutarlılığı, kalıcılığı ve güvenilirliği ilke edinebilmekten geçiyor bence.
Manası vardır...
Memleket her gün daha betere gidiyor. Cumhuriyetin başında kurulan fabrikalarımız satılıyor, milyonlarca hektar topraklara sahip olmamıza rağmen buğday ithal ediliyor. İşsizlik %20’leri geçmiş, çalışanların ise %70’i asgari ücretli. Ay sonu ev sahibinize mahcubiyetle bakıyorsunuz. Kiranızı zor denkleştiriyorsunuz. Eviniz akıtıyor, bakıma ihtiyacı
...
İkiside ne bir saat önceki ne de bir saat sonrayı düşünüyorlardı. Bütün hislerden ve düşüncelerden daha kuvvetli olan bir insanın hayatında sadece bir kaç dakika idaresi altına alan tabii ve hakim bir duygu şimdi ikisini de avucunun içine almıştı. Bu anda etrafındaki ağaçlar karşılarındaki deniz kadar kuvvete tabiiydiler. Bir tek üzüntüleri, bir tek istekleri yoktu. Hatta her istediğine nail olanların iç sıkıntısı da onlardan uzaktı. Saadetin bu kadar tamam ve mükemmel oluşu ikisini de şaşırtmış gibiydi. O kadar ki birbirlerine söyleyecek tatlı sözler bulamıyorlar sadece derin derin nefes alarak gülümsüyorlardı.