Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir sanatın uygulanabilmesi her şeyden önce disiplin ister. Disiplin içinde yapmazsam hiçbir şeyi başaramam; "canımın istediği zaman" yaptığım her şey hoş ve oyalayıcı bir eğlence olabilir olsa olsa; hiçbir zaman o sanatın ustası olamam. Önemli olan o sanatın yalnız disiplinle yapılması (örneğin birkaç saat uygulanması) değil, insanın bütün yaşamı boyunca bir disiplin olarak sürüp gitmesidir. Her şeyi önceden kesinlikle belirlenmiş bir işte en disiplinli biçimde sekiz saat çalışmıyor mu çağımız insanı? Aslında gerçek şudur: Çağdaş insanın, iş dünyası dışında hemen hemen hiç disiplini yoktur.
Sayfa 103
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
"Dünya seni ne kadar geride tutmaya çalışırsa çalışsın her zaman ulaşmak istediğin şeyin mümkün olduğuna inanarak denemeye devam etmelisin. Başarılı olacağına inanmak, bunu başarmanın en önemli adımıdır." Herkese selam dostilerim Tecrübelerden yola çıkılarak yazılmış bir eser okumak ister misiniz? Eğer evet diyorsanız bu eseri de
Bahanelere Sığınmak Yok
Bahanelere Sığınmak YokEsra Kapılı · Kitapita Yayıncılık · 202322 okunma
Reklam
Önerme, Totoloji, Antikahraman
_Önerme (Görüş, düşünce, fikir)_ _Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir ifadelere denir. En az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Soru ve emir tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru ve emir doğruluk ifade etmez. Önermeler bir yargı bildirmelidir. _Önerme Türleri_ _1- Nitelik bakımından:
"Çağdaş insanın disiplini öğrenmesinin hiç de güç olmayacağı düşünülebilir. O her gün sekiz saat son derece disiplinli, katı bir şekilde programlanmış bir işte çalışmıyor mu? Ne var ki burada önemli olan çağdaş insanın iş saatleri dışında öz disipline çok az sahip olmasıdır. Çalışmadığı zamanlar aylaklık etmek, rahatlamak, daha yerinde bir deyimle 'gevşemek' istemektedir. Bu aylaklığa duyulan istek programlı yaşamaya bir tepkidir; insan her gün sekiz saat amaçlamadığı biçimde tüm enerjisini harcamak zorunda kalırsa başkaldırır ve bu isyankârlığı çocuksu bir kendi isteklerine düşkünlük biçimini alır."
Sayfa 128Kitabı okudu
BİLANÇO TABLOSU BİR MUHASEBE
Görüşlerimi toparlamaya hazırlanırken, bu bölümde birkaç noktaya temas etmek istiyorum. Öncelikle, İngilizlerin Hindistan'da yaptıkları her şeyi kötülemek gibi bir niyetim olmadığını söyleyeyim. İnsanoğlunun yaptığı her işte olduğu gibi sömürgeciliğin de olumlu ve olumsuz tarafları vardı. Hindistan'daki bütün İngiliz yetkililer Clive
Jung hem içsel dönüşümü hem de Gnostisizm literatürü doğrulayıcı incelemesi yüzünden Gnosisi benimsemiş bir günümüz Gnostiği olarak görülebilir. Psikolojisinde çağdaş bir görünüm alhnda aslında Gnostik bir dönüşüm disiplini ileri sürdüğünü biliyordu. Kendi çabalanyla kadim zamanların Gnostik öğretmenlerinin çabalan arasında ta­ rihsel bir bağ
Reklam
Eğer ben bir şeyi salt "canım istiyor" diye yapıyorsam, benim için bu eğlenceli ve güzel bir uğraş olabilir. Ne var ki disiplinli bir şekilde çalışmadığım için o sanatta ustalaşabilmem olanaksızdır. Ancak sorun sadece belirli bir sanatın uygulanmasında disiplinli olmak değil (örneğin o sanatı her gün belirli bir süre uygulamak) kişinin tüm yaşamının disiplinli olmasıdır. Çağdaş insanın disiplini öğrenmesinin hiç de güç olmayacağı düşünülebilir. O her gün 8 saat son derece disiplinli, katı bir şekilde programlanmış bir işte çalışmıyor mu? Ne var ki burada önemli olan çağdaş insanın iş saatleri dışında öz disipline çok az sahip olmasıdır. Çalışmadığı zamanlar aylaklık etmek, rahatlamak, daha yerinde bir deyimle "gevşemek" istemektedir. Bu aylaklığa duyduğu istek, programlı yaşama duyduğu bir tepkidir. Insan her gün sekiz saat amaçlamadığı biçimde tüm enerjisini harcamak zorunda kalırsa başkaldırır ve bu isyankârlığı çocuksu bir kendi isteklerine düşkünlük biçimini alır. Ardından baskılı yönetime karşı verdiği savaşım, onu tüm disiplinlere karşı akılcı olmayan otoriteler tarafından zorlananlara da, kendisinin kabul ettiklerine de güvensiz kılar. Fakat böyle bir disiplin olmazsa, yaşam dağınıktır, altüst olur ve belli bir noktada yoğunlaşma sağlanamaz.
Sayfa 106Kitabı okudu
200 syf.
10/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Julian Mantle, elli yaşlarında ve ülkenin en ünlü avukatlarından biridir. Mesleğinde çok başarılı olan Julian, hayatta sahip olunabilecek her şeye de sahiptir: Kariyer, şöhret, para, özel bir jet, ada ve kırmızı bir Ferrari. Julian sürekli çalışmakta ama sağlığına hiç dikkat etmemektedir. Yoğun iş temposu nedeniyle bir duruşma sırasında kalp krizi
Ferrari'sini Satan Bilge
Ferrari'sini Satan BilgeRobin Sharma · Goa Basım Yayın · 200520,1bin okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
·
15 saatte okudu
kalemi kamera gibi kullanmak; bir çanakkale savaşı günlüğü..
18 mart 1915 deniz savaşı sonrası 25 nisan 1915te başlayan çanakkale kara savaşlarına dair yerli yabancı yazarlar, tarihçiler, araştırmacılar tarafından yazılmış birçok kitap var. okumuş olduğum bu kitap dışarıdan bakıldığında bunlardan biri gibi görünse de aslında tam olarak böyle değil. zira
Kıyamet Koptuğunda
Kıyamet Koptuğunda
adı verilen kitap çanakkale kara savaşında
Kıyamet Koptuğunda
Kıyamet KoptuğundaHasan Cevdet Temizkanlı · Yeditepe Yayınevi · 201527 okunma
4. Bölüm, Sevginin Uygulanması
İster marangozluk olsun, ister doktorluk, ister sevme sanatı; hangisini ele alırsak alalım, her sanatın uygulamasında bazı genel gereksinimler vardır. Her şeyden önce, bir sanatın uygulanmasında disipline gereksinim duyulur. Eğer ben bir şeyi salt "canım istiyor" diye yapıyorsam, benim için bu eğlenceli ve güzel bir uğraş olabilir. Ne var ki disiplinli bir şekilde çalışmadığım için o sanatta ustalaşabilmem olanaksızdır. Ancak sorun sadece belirli bir sanatın uygulanmasında disiplinli olmak (örneğin o sanatı her gün belirli bir süre uygulamak) değil, kişinin tüm yaşamının disiplinli olmasıdır. Çağdaş insanın disiplini ögrenmesinin hiç de güç olmayacağı düşünülebilir. O her gün sekiz saat son derece disiplinli, katı bir şekilde programlanmış bir işte çalışmıyor mu? Ne var ki burada önemli olan çağdaş insanın iş saatleri dışında öz disipline çok az sahip olmasıdır. Çalışmadığı zamanlar aylaklık etmek, rahatlamak, daha yerinde bir deyimle "gevşemek" istemektedir. Bu aylaklığa duyulan istek programlı yaşama bir tepkidir, insan her gün sekiz saat amaçlamadığı biçimde tüm enerjisini harcamak zorunda kalırsa başkaldırır ve bu isyankârlığı çocuksu bir kendi isteklerine düşkünlük biçimini alır. Ardından baskılı yönetime karşı verdiği savaşım onu tüm disiplinlere, akılcı olmayan otoriteler tarafından zorlananlara karşı da kendisinin kabul ettiklerine de güvensiz kılar. Fakat böyle bir disiplin olmazsa yaşam dağınıktır, altüst olur ve belli bir noktada yoğunlaşma sağlanamaz.
Sayfa 128
Reklam
YÜKSEK BİR ÇALIŞMA TEMPOSUNUN MANİFESTOSU / MARTİN GİBİ ÇALIŞMAK
Uyku: Sağlıklı bir insan için bazen günde 4,5 saatlik bir uyku yeterli olabilir. Eğer ki çok fazla çalışıyorsanız kimi zaman bu şekilde yapabilirsiniz. Lakin uzun dönemli olarak düşünüyorsanız günde en azından 6 saat uyumanız gerekiyor. (Az uyumak, uykuya duyulan ihtiyacı arttırıyor ve bu da uyku verimliliğini zorunlu olarak yükseltiyor. Bu
Öz düzenleme
Çağdaş insanın disiplini öğrenemesinin hiç de güç olmayacağı düşünülebilir . O her gün 8 saat son derece disiplinli , katı bir şekilde programlanmış bir işte çalışmıyor mu ? Ne var ki burada önemli olan çağdaş insanın iş saatleri dışında öz disipline çok az sahip olmasıdır .
Sayfa 106Kitabı okudu
Geri16
103 öğeden 91 ile 103 arasındakiler gösteriliyor.