Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Işıl Kula

Işıl Kula
@isilinalintilari
Özel eğitim öğretmeni
lisans
Silivri
3 Temmuz 1987
33 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
176 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Bu kitap sadece bir yoga kitabı değil. Her daim elimizin altında olması gereken, hayata karşı yol gösterici niteliğinde muhteşem bir kitap. Duygularından korkma... Çünkü her duygu bir ihtiyaçtan doğar. Bu yüzden bir duyguyu tanımak, aslında bir ihtiyacı bilmektir. Neye ihtiyacı olduğunu bilmeyen, rasgele eylemlerde bulunarak, anlık reaksiyonlarla değiştiremeyeceği sonuçlar yaratıyordur hayatında. Oysa duygular elementlerle konuşurlar. Her element, bir duyguyu hayta davranışı temsil eder. Toplum içinde dikkat çekenlerin hangi elementi yüksek çalışır? -Ateş... Hangi element eksildiğinde aşk ihtiyacı doğar? -Toprak... Hangi elementler dengeli çalıştığında mükemmel iletişim yakalanabilir? -Hava... Cinsellikte romantizmi arttıran element hangisi? -Su... Peki elementleri dengeleyerek bir davranışı, deneyimi be sonucu değiştirmek mümkün mü? -Elbette mümkün... Türkiye’de ilk kez bir Brahmaçarya’nın (münzevi) kaleme aldığı bu kitap, elementlerin mucizelerle dolu büyülü dünyasının kapılarını aralıyor. Ateş, toprak, hava, su ve tüm bu elementleri içine alan açan element akaşa... İşte bu beş element, hayatın alfabesi... Öğrendiğinde kendi hikayenin izleyicisi değil, yazarı olursun...
Hayat Sana Ne Anlatıyor
Hayat Sana Ne AnlatıyorÇetin Çetintaş · Destek Yayınları · 20191,585 okunma
Reklam
176 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Hayat Sana Ne Anlatıyor
Hayat Sana Ne AnlatıyorÇetin Çetintaş
8.4/10 · 1.585 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
112 syf.
9/10 puan verdi
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Türk Edebiyatında “insan ruhunun ve derinliklerinde ve labirentlerinde dolaşan ilk roman” olması ve hasta bir insanı ve onun psikolojisini ele alması bakımından önemli bir yere sahiptir. Türk edebiyatında bir ilk olarak kabul edilen Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Tanpınar’ın dediği gibi”acının ve ıstırabın yegane kitabı” olarak hem kemiyet hem de keyfiyet bakımından başka hiçbir eser olmasa da Türk romanının var olduğuna delil gösterilebilecek kudrette bir eserdir. Peyami Safa’nın çocukluk ve gençlik dönemlerinden fazlasıyla izler taşıyan roman, hem umudu ve umutsuzluğu, hem de sevinci ve felaketi aynı sayfalara sığdırabilmiş olması bakımından insanın eşsiz bir tarifini sunuyor. sayfa 8 Küçükler çok benzeşirler:Korku ile acının derinleştirdiği anlayışlı gözler, yaşlarına nisbetle ağır tecrübelerin kırıştırdığı ve soldurduğu manalı yüzler, tahammülün düşürdüğü başlar ve ümit... sayfa 9 Yalnız başıma demir parmaklıklı kapıdan içeriye girerdim, dokuzuncu hariciye koğuşuna doğru ağaçların bile sıhhatine imrenerek yürürdüm, camlı kapıların garip bir beyazlıkla gözlerime vuran ve içimden korku ile karışarak yuvarlanan parıltıları arasında o dehlize girerdim ve yalnız başıma bir köşeye ilişirdim, kımıldamazdım, susardım, beklerdim, korkudan büzülürdüm, rengimin uçtuğunu hissederdim.
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,6bin okunma
Büyük bir hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler.
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
112 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
Aynı sokakta ve aynı zaman diliminde, birbirlerinden bağımsız farklı insanların kısa öykülerinden oluşan muazzam dinlendirici bir kitap. Kitabın ismi ”Ama Sizden Değilim“ Öykülerin anlatıcıları farklı uyumsuzlukları veya aykırılıkları olan insanlar diye açıklıyor Sevgili Nihan Kaya. Aslında sürekli bir arada oluşumuz ama birlikte olamayışımız çok güzel anlatılmış. İletişimsizlik hayatımızda nasıl da negatifliğe çığır açan bir rol oynuyor. Hani çok sık kullandığımız bir cümle vardır ya; aynı gökyüzünün altında birbirinden habersiz yaşamak diye... Kitapta ise yan yana ama birbirinden habersiz yaşayan bir sürü insan var. Bu insanlar maalesef biziz aslında her birimiziz.
Ama Sizden Değilim
Ama Sizden DeğilimNihan Kaya · Eksik Parça Yayınları · 2020408 okunma
74 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı okuyup bitirdiğim zaman; off ya bu saçma şeyi okumak için o kadar zaman harcadım dedim. Yorumum tam olarak şuydu; adam bir sabah böceğe dönüştü ,öldü ve ailesi kurtuldu bu mu yani kitap Biraz kitap üzerinde düşündükten sonra aslında kitabın ne kadar büyülü bir anlatımı olduğunu farkettim. Kitabın baş karakteri Gerger Samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında kendini yatağında Kocaman bir böceğe dönüşmüş bulur. Aslında samsa kelimesinin bir böcek çeşidi anlamına gelmesi, Kafkanın edebiyata merakından dolayı babasının ona ailenin böceği olarak suçlaması... Böcek metaforu üzerinden kendini tanımlayışı Kafka’nın... Böcek metaforu üzerinden;farklı olanın toplum tarafından her zaman dışlandığını bu şekilde anlatması kitaba ne kadar haksızlık ettiğimi farkettirdi. Herkes hayatının bir zaman diliminde mutlaka ama mutlaka Gregor Samsa gibi hissettiği zamanlar olmuştur. Fiziki dünyamızın değişikliğinden sonra duygusal dünyamızın nasıl yıkıma uğradığı... Dışlanıp,kabul görmeyip bir süre sonra yalnızlaşıp ölmek...
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,2bin okunma
50 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Stefan Zweig beni gerçekten dinlendiren yazarlardan biridir. Yormadan, sakince, dinlendiren bir üslubu var. Savaş karşıtı görüşleri ile tanınan Zweig 1.Dünya Savaşı boyunca bu görüşleri yaymayı kendine misyon edinmişti. Avrupalı ve “dünya vatandaşı”kimliğine büyük değer veren yazar, yapıtlarında savaşın yıkıma uğrattığı “eski dünya”nın değerlerinin kayboluşuna büyük ölçüde dert edinmiş. Mecburiyet’in ana karakteri ressam Ferdinand da savaş sırasında askere alınmamak için İsviçre’ye kaçmıştır. Bir gün askerliğe elverişliliğinin tespiti için konsolosluğa davet edildiğinde, karısının şiddet karşıtı duruşuna ihanet etmemesi yolundaki telkinlerine karşın kendini gitmek zorunda hisseder. Sorumlulukları mı yoksa geride bıraktıkları mı? Bunları düşünmek epey bitap düşürür Ferdinand’ı. sayfa 2 ...Ferdinand, aşağıda sabah sisinin arkasına gizlendiğinden emin olduğu ve düzenli,berrak çizgileriyle varlığını aydınlatan o çok sevdiği manzarayı sonsuzca özlediğini fark etti. sayfa 33 İnsan bir amaç uğruna kendinden vazgeçebilir, fakat başkalarının çılgınca fikirleri uğruna değil. sayfa 37 Hüzün, çırpınan huzursuzluğuna üstün geliyor, büyük duygulara veda edişi ufacık bir şefkate duyulan çocuksu Özlem içinde kayboluyordu. sayfa 50 İkisinin de yüreği sözlerin karışıklığından, insanların yasalarından kurtulmuş sonsuz özgürlüklerinin içinde uçuyordu.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202161,6bin okunma
Hüzün, çırpınan huzursuzluğuna üstün geliyor, büyük duygulara veda edişi ufacık bir şefkate duyulan çocuksu Özlem içinde kayboluyor.
Sayfa 37 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Şefkat
Şefkat neydi?Şefkati başkalarına karşı sınırsız sunabiliyorken, kendimize karşı neden bu kadar bonkör davranamıyoruz? En son ne zaman,zor bir anınızda arkadaşınıza destek olur gibi,kendinize destek oldunuz? Acılar bitsin,sorunlar bitsin, yeter ki bitsin de kurtulayım... Aslolan olanların ve olacakların yok olması değil onlarla birlikte yaşamayı öğrenmek... Peki neden öz şefkat ,neden kendimize şefkatli olmalıyız, nasıl yapabilıiriz, nasıl şefkatli davranabiliriz kendimize? Soruların cevabını gerçekten merak ediyorsanız kesinlikle okumalısınız...
Şefkat
ŞefkatZümra Atalay · İnkılap Kitabevi · 2019403 okunma
Reklam
Bize acı veren durumu fark ettiren sonra ona nasıl yaklaşacağımızı öğrenmek ve onu şefkat ve bilinçli farkındalıkla ele almak ancak acının acı çekmeye dönüşmesin engeller.
Sayfa 141Kitabı okudu
42 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.