Labirent’in hikayesi filmlerini izlemem ile başladı bende. Filmi beğendiğim için kitaplarını da okumak istedim ve kitapları filme göre daha çekici buldum. Çok kolay okunan sürükleyici bir seriydi ancak bu kitaba kadar. Serinin son kitabı olan tüm serinin oluşum amacını ve aşamasını anlatan virüs kodu kitabı resmen günlerce elimde süründü. Açıp 1 sayfa okumak istemedim çok zorlama çok gereksiz bir kitap olmuş. Yine de diğer 4 kitabın hatırına seriyi tamamlamış olmak için kendimi zorlayarak bitirdim.
Şiddet fiziksel, psikolojik, sosyolojik ayırt etmeden tahammül edemediğim bir durum. Ne duymaya ne görmeye ne de okumaya, gerçek olsun kurgu olsun dayanamıyorum. Bu yüzden kitabı tamamlayamadım. Yarım kitap bırakmamak için zorladım ancak bana iyi gelmedi. Belki sonu iyi bitiyordur bilemiyorum..
Kitap Zweig’in iki etkileyici hikayesinden oluşuyor. Kitapçı mendel ve kızıl. Her iki hikaye de tüm Zweig eserleri gibi içine çekip alıyor sizi. Karakterlerin gerilimini, ruh halini ta içinizde hissediyorsunuz. Çok severek bir solukta okuyacağınız bir kitap mutlaka öneriririm. İyiki kütüphaneme eklemişim dedim.
Dehşet içinde gerçek anlamda başım dönerek okuduğum bir hikaye. Kahramanların korkularını, acılarını yaşıyormuşçasına etkileyici.. Edebiyata konu olacak bu derece çarpıcı travmalar olması çok üzücü...