Uçurum insanları, Jack London 1902 yılında Londra'nın doğu yakasında halkın durumunu bizzat yerinde görmek için yaptığı ziyaret.
Doğu yakasında, halk gibi giyinir, halkın içine karışır, onların sefaletini, açlığını, yaşamlarını gözlemler. Bu gözlemleri bütün çıplaklığıyla gözler önüne serer, başta anlatılanların dönemin İngilterisinde geçtiğine inanmakta zorlanıyorsun. Anlatılan acıklı hikayeler, belgelere dayalı mahkeme kayıtları, yaşanılan olayları gerçekçi bir biçimde gösteriyor.
Birde insanların ekonomik yaşamını, istatistik veriler eşliğinde aktarıyor. Halkın psikolojik anlamda nasıl etkilendiğinide okuyorsunuz.
Kitapta geçen bu alıntı aslında her şeyi özetliyor;
Doğu Londra böyle bir getodur, zenginlerin, güçlülerin ikamet etmediği, gezginlerin uğramadığı, iki milyon işçinin yığıldığı, ürediği ve öldüğü bir getto. 132
Kitabın sonlarına doğru eskimoların ve medeniyet ile ilgili müthiş karşılaştırma var.
Birde işin en acıklı tarafı geçmişten günümüzde halla bazı benzerlikler olduğu...
Jack London kitapla ilgili hissetikleriyle bitireyim.
"Başka hiçbir kitabım için yoksulların ekonomik açıdan aşağılanmasını inceleyen Uçurum insanları kadar kalp ağrısı çekip gözyaşı dökmedim."
Şidetle tavsiye ederim kitabı.