136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
‘Geride bir anne,bir kadın ve bir çocuk bırakıyorum.’ Sekiz metre karelik bir odada, geride bıraktıklarınızı da düşündükten sonra son saatlerinizi sayıyorsunuz. Bu durumun en acı tarafı ise bilincinizin yerinde olması. İliklerinize kadar tek bir gerçekliğinizle varsınız şimdi: ölüm cezası. İptal edilebilir değil; üstelik erteleme şansınız da yok. Bir suç işlediniz ve siz ölümlü her canlının eşitliği arasında birinci seçildiniz. Tahmin edilemez ölümünüz, saati saatine belirlendi. Pişmanlıklarınız, yaşanmamışlıklarınız önemli değil inanın. Sizin gerçekliğinizin aksine onların tek bir arzusu var ‘diğer herkese ders olsun!’. Ölümünüz sıralarda oturan öğrencilere kahramanlık hikayeleri arasında sunulmayacak. Pazar tezgahlarında parlak elmalar gibi yatırılacaksınız. Sizi izleyecekler, gülecek ve büyük bir tatminle evlerine dönecekler. Sizin geride bıraktığınız kadın,anne ve çocuğunuz başka isimlerle onları bekliyor olacak. . Victor Hugo, adaletin temel ikilemlerinden birinin ipliklerini söküyor. Yaşam hakkının elden alınmasını. Tek bir kişinin üzerindeki tonlarca ağırlığı anlatıyor. Suçluların cezasız kalmasını değil, yaşamın üstün bir hak olduğunu savunuyor. Gerek önsöz gerek trajedi öncesi kısa bir komedi metiniyle; sıkı sıkıya bağlı olduğu inancı aktarıyor. Kısa cümleler aracılığıyla da sarsabilirsiniz okuru, Hugo gibi.. . Çeviride Volkan Yalçıntoklu yer almakta~
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122bin okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Deli kadın
Kitaptaki hikayeler çok sarsıcı tam olarak ifadesi bu sarsıcı. Kadın üstlendiği rollerin altında ezilir, küçülür, yok olur, yok sayılır. Kadın olmak mücadele gerektirir, varlığın için savaşman gerekir yoksa yaşamında söz sahibi olamadan, sevdiklerini koruyamadan, normal bir hayat süremeden unutulursun, damgalanırsın.Bu hikayeler deli olarak damgalanmış kadınların hikayeleri.
Deli Kadın Hikayeleri
Deli Kadın HikayeleriMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20199bin okunma
Reklam
128 syf.
·
Puan vermedi
·
43 günde okudu
Sonunda Melih Yıldız'ın kitabını okudum:) Biraz zaman aldı okuması; çünkü ne yazık ki biyografilerden gerçekten etkileniyorum. Okuduğumuz yazıların bir kurgu olmadığını bilerek okumak bazen ciddi şekilde sıkıntı yaratabiliyor. Neden? Çünkü bir öykü gibi, hikâye gibi okuyup geçmek haksızlık oluyor, zira insan hayatları gerçek, bu
Aklın Uçurumunda
Aklın UçurumundaMelih Yıldız · Remzi Kitabevi · 202315 okunma
824 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Decameron / Giovanni Boccaccio Dünya edebiyatın ilk öykü kitabı olan Decameron’da; 14. yy’de Avrupa’yı saran veba salgınından kaçmaya çalışan yedisi kadın on kişinin bir bağ evine sığınarak birbirlerine anlattıkları her gün için on, toplamda yüz hikaye konu olur. Hikayeler güldürücü olmalarının yanında özellikle ahlak başta olmak üzere çeşitli erdemleri de düşündürücü niteliktedir. Boccaccio bu konuyu kitabın sonunda o kadar güzel özetlemiş ki; ““Sapkın zihinden sağlıklı sözler çıkmaz;; aynı şekilde sağlıklı sözlerin de sapkın zihne tesiri olmaz. Her şey kendi içinde iyi bir yan barındırır, ancak kötüye kullanıldığında fazlasıyla zararlı hale gelebilir.” Hikayeleri aylara bölerek bir güzel dostla beş ayda okuduğumuz Decameron ısrarlı bir tavsiye olsun Mutlu bir hafta sonu #decameron #reklam #birdahaoku
Decameron
DecameronGiovanni Boccaccio · Alfa Yayınları · 20201,230 okunma
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Dinle beni gece!
Melekler erkek mi olur bilmem ama erkekler melek gibi olabilir. Ama bu eserde öyle bir insan yoktu maalesef. Dili o kadar güzel ki yazarın meraktan bırakamıyorsunuz. Bir insanın evliliğin bitmesi, ayrılık sahneleri, çoçuklarının hayatının gerisinde kalışı gibi hikayeleri birçok yazar yazmıştır. Hepsinin sonunu az çok tahmin etmişizdir. Am bunda
Melekler Erkek Olur
Melekler Erkek OlurHamdi Koç · Can Yayınları · 2020349 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
DÜŞ PARASI-MARGUERITE YOURCENAR,142 “Hayatı bir düş uğruna terk etmek ona gerçek değerini biçmektir-MONTAIGNE” Yazar kitabına Montaigne’den alınan bu sözlerle başlıyor. Bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlanan öykülerden oluşan bir roman Düş Parası. Hepsi de bir şekilde birbiriyle ilişkili olan karakterlerin hikâyeleri, elden ele dolaşan 10 liretlik bir madeni para aracılığıyla anlatılıyor. Roman 1933 yılında, Roma'da diktatörlük döneminde Marcella Ardeati adlı kadın kahramanın faşist devlet başkanına karşı gerçekleştirmeyi planladığı suikastın merkezini oluşturduğu olayları ve kişileri anlatır. ilk bakışta benzeşmeyen ama birbirlerine bir biçimde dokunan insanların hikâyeleri. Hukukçu Paola ve onun meme kanserine yakalanan metresi Lina,diktatöre suikast yapmayı kafasına koymuş ve bu uğurda ölmeyi göze almış idealist Marcella,kendi çıkarlarından başkasını görmeyen çiçekçi Dida Ana,en parlak dönemini geride bırakmış yaşlı ressam Clement,parfümeri sahibi Giulio ve onun rejim karşıtı biriyle evlenen kızı Giovanni ,Rahibe Rosalia ,artist Angiola,Dr.Alessandro Sarte ve diğerleri…Elden ele dolaşan 10 liretlik madeni para kimdeyse onun hikayesinin anlatıldığı bir roman… -Aşk satın alınmaz, satılık kadınlar erkeklere kiralarlar kendilerini; ama düş satın alınır; bu elle tutulamayan meta, çeşitli biçimlerde sürülür piyasaya.
Düş Parası
Düş ParasıMarguerite Yourcenar · Metis Yayıncılık · 2015151 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.