‘’Eski Türklerin kadın şamanlara udagan demeleri ateş hamisinin kadın, kadının da ilk dönemlerde ateşi koruyan ve buradan da ateşin kahini olması fikrini doğurmuştur.’’
Bir kadının kendisiyle yüzleşmesi, ciddi tehlikeler barındıran bir oyundur. Kutsal bir dans. Kendimizle karşı karşıya geldiğimizde, iki tanrısal enerji, çarpışan iki evrenizdir. Yüzleşmede gerektiği kadar saygı yoksa bir evren ötekini yok eder.
Belli ki tutkulu, ama ateşliliğini ince bir hüznün arkasında saklayacak kadar da deneyimliydi. Genç adam ilk başta hemen gözlerine bakamadı, ama zarif burnun üzerinde kusursuz birer yay çizen kaşlarını hayranlıkla izledi, burnu ırkını ele vermekle birlikte profilinin seçkin biçimiyle kadını etkileyici ve ilginç kılıyordu. Saçları, bu dolgun bedendeki bütün dişice şeyler gibi dikkat çekici bir gürlükteydi; kadının güzelliği, çok fazla hayranlık görmenin verdiği özgüvenle doygun ve gösterişli bir kıvama gelmişti.
Bireysel kurtuluş diye bir yaşam biçimi yoktur. İnsan, her zaman toplumsal bir yaratık olduğunu kavrayıp kendi sınıfının bilinçlenmesi ve daha insancıl koşullara kavuşması için çaba gösterdikçe mutlu olabilecek, yaşamını değerlendirecektir. Yaşam, şöyle bir yaşanıp geçmek için varolmak değildir. Aksine insanları, en insancıl yaşamlara ulaştırmanın mücadelesinin verildiği bir olgudur. Bilinçsiz bir yaşam, insan yaşamı değildir. Bir anlamda aileyi yöneten, çocuklarını yetiştiren kadınlar da olduğuna göre, aydın Türk kadının en büyük görevi, diğer kadınları bilinçlendirmek olacaktır.
Ne söylenebilir ki .. Ben bu kadının kitaplarını okumuyorum adeta içiyorum , yaşıyorum .. müthişş :) bence film olmalı dizi olmalı bişiler olmalı ki izlemek de çok keyifli olabilir Işıl'ca sayesinde artık bi mafya babası görsem boynuna atlarım o derece :)
BekirIşıl Parlakyıldız (Işılca) · İndigo Kitap · 2015741 okunma
Afganların savaş, açlıkla imtihan edilmesi ve binlerce insanın ölmesi anlatılır.
Kadınların özgürlükleri elinden alınmıştır. Kadının erkeksiz yolculuk etme, dışarı çıkma halkları kısıtlanmış. Bu kısıtlamaya yöneten taraf sebep olmuştur. Kadın erkeğin himayesinde onun malı gibi bir izlenim vardır. Kız çocukları önemsiz görülmüştür. Örneğin; Meryemin kızı olacağını öğrendiğinde Raşitin tutumu bunu gösterir. Bu da gösteriyor ki kadın erkek eşitsizliği var.
Bir diğer konuda Tarık ve Leyla aşkı mücadeleleridir.
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020101,1bin okunma