Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
1944'te 14,9 milyon Alman kadın istihdam edilmekteydi (Avusturya dahil) ve bu rakam Alman sivil işgücünün yüzde 53'ünü oluşturmakta ve on beş ila alt­mış yaş arası tüm Alman kadınların yarısından fazlasını kapsamak­taydı. Düşük istihdam yerini tam istihdama ve daha sonra, büyük ölçüde savaş sanayiinin genişlemesi nedeniyle emek kıtlığına yol açın­ca, sanayideki kadın işçi sayısı 1933 (1,2 milyon) ile 1936 (1,55 mil­yon) arasında yüzde 28,5, ertesi iki yılda yüzde 19,2 arttı. Sadece ça­lışan bekar kadınların sayısı değil, çalışan evli kadınların ve annelerin sayısı da arttı. Weimar dönemi ile 1939 arasında işgücü için­de evli kadınların sayısı ve tüm çalışan kadınlar içindeki oranları dra­matik bir biçimde yükseldi ve sanayideki evli kadın işçilerin sayısı neredeyse ikiye katlandı (1925'te yüzde 21,4, 1933'te yüzde 28,2, 1939'da yüzde 41,3; tüm çalışan evli kadınlar: 1925'te yüzde 31, 1933'te yüzde 37, 1939'da yüzde 46). 1939'da tüm çalışan kadın­ların yüzde 24'ünden fazlasının çocukları vardı ve bunlardan evli olanlar, tüm evli çalışan kadınların yüzde 51'ini oluşturmaktaydı.
6.cilt
1. "Ey mü'minler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın; belki de onlar, kendilerinden daha iyidir. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar; belki de alay ettikleri kendilerinden daha iyidir. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İman ettikten sonra, doğrudan ayrılıp günaha girmek (fısk) ne kötü bir isimdir. Tövbe etmeyenler zâlimlerin tâ kendileridir." Hucurât sûresi (49), 11. Mü'minler arası ilişkilerde dikkat edilmesi gerekli nezâket noktaları bulunmaktadır. Bunların başında müslümanlarla alay etmemek gelmektedir. Alay etmek, hakaret ve horlamak, gülünecek şekilde ayıplamak, eğlenmek demektir. Bu, sözle olabileceği gibi, hareketlerle, kaş-göz işaretleriyle de olur. Erkek ve kadın topluluklarına ayrı ayrı hitab eden âyet-i kerîmede alay etme yasağının gerekçesi her iki defasında da "Belki alay ettikleri, kendilerinden daha iyidir" diye ortaya konulmuştur. Allah katında kimin ne durumda olduğunu ancak Allah bilir. O halde kimse dış görünüşe bakıp da gözüne kestirdiği insanları horlamaya, onlarla eğlenmeye teşebbüs ve cür'et etmemelidir.
Reklam
Kadınlar kocalarını yapmadıkları yüzünden sürekli azarlarlar, kocalar da karılarını aslında yapmamaları gerektiği halde yaptıklarıyla itham ederler. Kırk ile elli yaş arası böyledir işte. Bu yaşlarda çoğu kişinin boşanmaya bile vakti yoktur.
Sayfa 55 - Metis Yayınları - 2. BasımKitabı okudu
64 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Levayih-i Hayat
Levayih-i Hayat
(Hayattan Sahneler) adlı mektup romanı
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
'ın ilk okuduğum kitabıdır. Keşke daha önce okuma fırsatı bulsaydım dediğim bir kitap oldu. Kitabın günümüz Türkçesine uyarlanması gerçekten çok güzel olmuş. 1899 ile 1900 yılları arasında yazılmasına rağmen günümüzde hala devam eden ataerkil evlilik düzeninin kadınlar ve çocuklar için nasıl kabusa döndüğünü hissetmekteyiz. Bu romanda Osmanlı kadınlarının gözünden aşk ve evlilik konuları hakkında felsefi tartışmalar yer alır. Mektuplarda kadınlara kendi sorunlarını ve buldukları çözümleri aktarmak için yazılmıştır. Mehabe ile Fehame'nin aralarındaki felsefi tartışmalar, birbirlerine güzelim ve azizem diye hitap etmeleri, Sabahat'ın cesareti, Müeyyet'in dürüstlüğü, İtimat'ın adaleti ve daha nice kadının hikayesi... Nitekim kadınlar arası kız kardeşlik bağını ve dayanışmayı güçlendirmiştir. Türkiye'deki kadınların deneyimleri açısından önemli bir hafızadır
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
. Her kadının özellikle genç kuşakların şiddetle okumasını tavsiye ederim. Eğer felsefi tartışmaları da seviyorsanız keşke hemen bitmeseydi diyeceksiniz.
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
'ın ışığı tüm kadınlara rehber olsun. Diğer kitaplarını da okumak dileğiyle.
Levayih-i Hayat
Levayih-i HayatFatma Aliye Hanım · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20203,788 okunma
Uzmanlar uyarıyor
25 ila 44 yaş arası kadınlar depresyona daha yatkın‼️
(boyu uzun olan güzel ve sade dil olur. Boyu kısa olanını çok hilesi vardır. Boyu orta olan, akıllı ve hoş huylu olur. Saçı sert olan akıllı ve atılgan olur. Saçı yumuşak olan, ebleh ve arsız olur. Saçı sarı olan, kibirli gazalı olur. Saçı kara olan, sabırlıdır, onu ara. Saçı kumral ise güzeldir ve sahibi bedelsizdir. Saçı az olan lütüfkår, bil-
Reklam
Nietzsche nin Kadınlar la arası bozuk...
& Erkekler, şimdiye dek kadınlara, yükseklerden yolunu şaşırıp da omuzlarına konmuş kuşlar gibi davranmışlar: Daha narin, daha kolay incitebilir, daha vahşi, daha kaprisli, daha tatlı, daha ruhla dolu bir şey gibi- öte yandan kafese konulup uçmaması gereken bir şey gibi. &
Sayfa 160 - @sayistanbulKitabı okudu
Aforizmalar ve Oyun Arası
" & Kadınlar büyülemeyi unuttukları ölçüde nefret etmeyi öğrenirler. & "
Sayfa 82 - @sayistanbulKitabı okudu
Söz konusu çalışmanın adı Sister Study. Bu çalışma, 35-74 yaş arası kadınlar üzerinde gerçekleştirildi. Tüm diğer şartlar eşitlenerek, katılımcılar gece suni ışığa maruz bırakıldı. Çalışma, gece LAN'a maruz kalan katılımcıların ortalama beş kilo aldığını gösterdi. Ayrıca bu kişilerin kilolu olma eğilimleri %17 oranında artmıştı. Âdeta yağ yakma metabolizmaları %17 azalmış gibi... Başka bir çalışmada ise, bir yıllık süreçte, LAN etkisi altında kalan erkeklerde ortalama 3.8 cm, kadınlarda ise ortalama 2.5 cm bel genişlemesi gözlemlendi. İnanılır gibi değil, peki nasıl oluyor da "gözümüzden" kilo alabiliyoruz? Cevap; sirkadiyen ritim bozulmasıdır.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.