Kocasından, çocuklarından, dünyadan kaçıp, mutfaklarına sığınan kadınlar geçti gözlerimin önünden: Omuzları düşmüş, gözleri yarı kapalı bezgin kadınlar... Onlardan biri olmak, hiç kimse için, hiç de o kadar uzak bir olasılık değil; bunu, birdenbire bir sızı gibi içimde duydum. Bir varoluş sızısı gibi ta içimde... Kaderin biz kadınlara kurduğu
Etkileyici
Birlikte çalıştığım zeki ve yetenekli bir kadın bana Ortabatıda yaşayan büyük annesini anlatmıştı.Büyükannesi için gerçek anlamda iyi zaman geçirmek, trene binmek ve başında kocaman bir şapkayla bütün dükkanların vitrinlerine bakarak dolaşmak ve şık bir hanımefendi gibi yürümekti.Rastlantı eseri ya da kaderin bir cilvesi sonucunda bir çiftçi ile evlendi.Buğday tarlalarının ortasına taşındılar ve duruma en uygun büyüklükteki o zarif küçük çiftlik evlerinde duruma en uygun sayıdaki çocukları ve duruma en uygun kocası ile çürümeye başladı.Bir zamanlar sürdürmüş olduğu o “önemsiz” hayata ayıracak zamanı yoktu artık.Çok fazla “çocuk”vardı. Çok fazla “kadın işi” vardı. Yıllar sonra bir gün mutfak ve oturma odasının yerlerini sildikten sonra, en güzel ipek bluzunu giydi, uzun eteğini düğmeledi ve iri şapkasını iğneledi.Kocasının çiftesini ağzının tavanına dayadı ve tetigi çekti.Onun önce neden yerleri yıkadığını yaşayan her kadın bilir. 
Reklam
Kadınlar esir alındıkları yeri, korundukları yer sanırlar. Kadınlar için hem siper, hem sığınaktır mutfak ve her zaman sıcak aile yuvasının içimizi ısıtan sembolü anlamına da gelmez. Yaşayan ölüler haline gelmiş kimi kadınların morgudur aynı zamanda. Toprağa verilene kadar bekledikleri yerdir. Bilirsiniz, bedenler sonra ölür.
Ne olurdu??
Bir kadın sabah erkeğe dönüşmüş olarak uyandığında ne olacaktı? Şayet aile ortamı antrenman sahası olmasa erkek çocuk hükmetmeyi, kız çocuksa boyun eğmeyi nereden öğrenecekti? Ya çocuk yurtları olsaydı. Ya evin erkeği temizlik ve mutfak işlerini paylaşsaydı? Ya masumiyet saygıdeğer olsaydı? Ya akıl ve duygu kol kola gitseydi? Ya vaizler ve gazeteler doğruyu söyleselerdi. Ya kimse kimsenin sahibi olmasaydı?
Sayfa 33 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
Bir kadın sabah erkeğe dönüşmüş olarak uyandığında ne olacaktı? Şayet aile ortamı antrenman sahası olmasa erkek çocuk hükmetmeyi, kız çocuksa boyun eğmeyi nereden öğrenecekti? Ya çocuk yurtları olsaydı? Ya evin erkeği temizlik ve mutfak işlerini paylaşsaydı? Ya masumiyet saygıdeğer olsaydı? Ya akıl ve duygu kol kola gitseydi? Ya vaizler ve gazeteler doğruyu söyleselerdi? Ya kimse kimsenin sahibi olmasaydı?
Şayet aile ortamı antrenman sahası olmasa erkek çocuk hükmetmeyi, kız çocukta boyun eğmeyi nereden öğrenecek? Ya çocuk yurtları olsaydı? Ya evin erkeği temizlik ve mutfak işlerini paylaşsaydı? Ya masumiyet saygıdeğer olsaydı? Ya akıl ve duygu kol kola gitseydi? Ya vaizler ve gazeteler doğruyu söyleselerdi? Ya kimse kimsenin sahibi olmasaydı?
Reklam
302 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.