Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Merve Damla Mungan 8k

256 syf.
9/10 puan verdi
Somalide dünyaya gelmiş bir kadın. Tam bir amazon kadını. Hayvanları otlatmak, su bulmak ve daha bir çok zor işi kendi başına halledebilen bir kadın. Tüm bu zorluklara rağmen şikayet etmeden ailesi tarafından ona verilen her işi yapıyor. Bir gün ablasının başına korkunç bir şey geliyor. Aynısının ona da yapılacağını duyunca çok korkuyor. Ama kaçış olmadığını bilerek kaderine teslim oluyor ve sünnet ediliyor. Kadın sünneti dedikleri anestezi kullanmadan genital bölgedeki klitoris in kesilmesi ve yine ilkel yöntemlerle vajinanın dikilmesi. Kanama olduğu süre içerisinde yalnızlığa, çölün ortasına terk edilen çocuk yaşta kızlar düşünün. Çektikleri acı ve sonrasında yaşadıkları komplikasyonlar. Hayatta kalsalar bile yarım kadın olarak yaşamaları gerekiyor.. Waris sünnet edilmesine rağmen ailesiyle yaşamaya devam ediyor. Bir gün babası gelip onu yaşlı bir adamla evlendireceğini söyleyene kadar. O zaman Waris bir gece evden kaçıyor. Bütün çölü koşarak geçiyor. Ve özgürlüğüne doğru ilk adımı atıyor. Bundan sonraki hayatı çok zorlu geçiyor. Ama bütün bunların sonunda istediği gibi bir Model oluyor. • Somali ve farklı Afrika ülkelerinde hala uygulanmakta olan korkunç işlem; kadın sünneti. Waris bu sünnet olmuş kadınlardan biri. Ama sonrasında hayatını nasıl devam ettireceğini kendi seçiyor.. Bir kadın olarak bütün dünyaya karşı tek başına savaşıyor. Mücadelesi ve yaşadıkları mutlaka okunmalı, keyifli okumalar
Çöl Çiçeği
Çöl ÇiçeğiWaris Dirie · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 20142,843 okunma
Reklam
136 syf.
8/10 puan verdi
Geştalt psikoloji, algı ve algısal örgütlenmeyi konu alan bir psikoloji teorisidir. Temelinde duyular aracılığıyla edinilen bilginin yorumlanması için kullanılan ilkeleri ortaya koymak vardır. Şimdiye kadar davranışlarımızda ve duyularımızda sık sık kullandığımız şeyler aslında. Sadece bunun psikolojideki yerini bilmiyoruz. Yaşadığımız çoğu olumsuz duygunun üstesinden gelmek için herkes kendine göre bir yöntem belirler. Kimisi durumu kabullenir ve yoluna devam eder, kimisi asla altından kalkamaz, kimisi olmamış sayar, kimisiyse içine atar, hapseder. Bunlardan en çok yaptığımız sanırım içimize atarak duygularımızı bastırmak. İşte bu yapabileceğimiz en yanlış şey. Çünkü ömrümüz boyunca o içimize attığımız şey taptaze bir şekilde orada duruyor ve bize açılan başka yollardan gitmemize engel oluyor. Terapistler geştalt psikoloji uygulamasında bu duyguları açığa çıkararak onları serbest bırakmamızı sağlıyor ve böylece önümüzde uzanan farklı yollardan gidebilmemize yardımcı oluyor.. • Maalesef çoğumuz geçmişte yaşadıklarımızdan bir türlü kurtulamıyoruz. Bu geçmişe çocukluğumuzda dahil. Büyüklerimiz tarafından bastırılan duygularımız ömür boyu peşimizden geliyor. Ve biz bunların üzerine yaşamımız boyunca hep yenilerini ekliyoruz.. Geçmişimizi kabul edip, yaşadıklarımızı onayladığımızda ya da kabullendiğimizde bu eşikten geçip aydıklık bir yola çıkabiliyoruz. Hayatımıza uyarlayabileceğimiz güzel bilgiler için mutlaka okuyun. Keyifli okumalar
Her İnsan Kendini Tamamlamak İster
Her İnsan Kendini Tamamlamak İsterFritz S. Perls · Destek Yayınları · 202333 okunma
440 syf.
7/10 puan verdi
Kitap esrarengiz bir cinayetle başlıyor. Sorasında süregelen sorgular, tanıklar ve ifadeler derken katil aranmaya devam ediyor. Bu sırada cinayetin gerçekleşme şeklinin dini bir ritüel gibi olduğu düşünülüyor. Delillerin işaret ettiği kişiler incelenirken bir cinayet daha işleniyor yine aynı ritüeller uygulanmış katil üzerinde. Katil ya şüphelilerden biri ya da hala dışarda.. İlk cinayette ölen kişinin araştırmalar sonunda ölmeden önce emniyeti bir kaç kere aradığı görülüyor. Olay daha da karışıyor haliyle. Bu olaylar sırasında ilk cinayetin maktulünün antikacı bir arkadaşı kafası kesilerek öldürülüyor.. Ortak nokta yine dini ritüel olması ve bu üç maktulün de birbiriyle arkadaş olması. Cinayetlerin araştırmalarının devamı sırasında olaylar Mardin’ in Midyat İlçesi ndeki Mor Gabriel Manastırı na dayanıyor. Yıllar önce burada öldürülmüş olan insanların, emniyetin ve bir çobanın hikayesi tüm bu olayları birbirine bağlıyor. • Polisiye çok sevdiğim bir tarz değil. Ama akıcılığı ve beni kitabın içine çekme özelliğiyle yazarın eserlerine daha sıcağım. Ben kitabın konusunu sevdim ama yetersiz buldum. Daha kapsamlı ve daha gizemli olabilirdi. Kitabın sonu daha farklı bir yere bağlanabilirdi. İşin işine bu kadar ruhani ve mistik değerler girmişken bu konuya daha çok yoğunlaşılabilirdi. Beklentimi tam olarak karşılamadı bu yüzden. Yazarın tarzını ve polisiye sevenler eseri sevecektir, okumalısınız. Keyifli okumalar
Kavim
KavimAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201916,2bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
84 syf.
8/10 puan verdi
Şeffaflaşmak günümüzde kapitalizmin bize dayattığı durumlardan biri haline gelmiştir. Kişi şeffaf olmak isterken bunu çıplaklıkla özdeşleştirmektedir. Bu durumda ideoloji şeffaflık dediğimiz şey farklı sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunların en önemlisi sosyal medyada şeffaflaşmaya çalışan çoğu insanın kendini teşhir etmesi şeklinde ortaya çıkar. Kişi kendini ne kadar çok soyarsa o kadar dikkat çekeceğini düşünür. Aksine. Şeffaflaşmak bu değil. Kişinin saklı kalan yönleri karşı tarafta daha çok merak uyandırır ve ona karşı daha çok keşfetme ilgisi doğar. Bu yüzden gizlenen, gösterilmeyen şeyler daha fazla dikkat çeker. Çoğu kişi bunun tam tersini yaparak kendini şeffaflaştırmaya ve anlatmaya çalışır. Maalesef paylaşılan her özel durum kişiyi teşhir etmek yolunda atılan bir adım haline geliyor. Günümüzde bir ideoloji haline gelen şeffaflık giderek dozunu arttırdığı gibi hızla yayılmaya devam ediyor. • Aslında bildiklerimizden çok farklı olarak şeffaflığın nasıl olması ve nasıl olmaması gerektiğini anlatan bir eser. Açıkçası ben çok anlayamadım. Yazarın anlatımı bazı yerlerde beni çok yordu. Ana fikir olarak sevdim ama zorlandım aynı zamanda. Keyifli okumalar
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han · Metis Yayıncılık · 20172,089 okunma
184 syf.
7/10 puan verdi
Yazar 2020 ile 2023 yılları arasında hayatından ve hepimizin hayatından kesitler anlattığı bir günlük yazmış. Yıkımlar şeklinde adlandırdığı biz ve tabii kendisini derinden etkileyen ve belki de etkilemeye devam eden olaylardan bahsetmiş. Bizi 2020 yılında en çok meşgul eden, öldüren, süründüren, hayatımızı etkileyen olaylardan ilki Covid-19 virüsü günlüğün baş rolünde yer alan olay. Hepimizi öyle çok etkiledi ki yazar en çok başlangıcından sonuna kadar bu virüsü ve hayatına olan etkilerini ele almış. Arada ülkemizin içinde bulunduğu durumu da anlatmayı ihmal etmemiş. Ne de olsa bu durumda en büyük yıkımlardan biri bizim için. Sonrasında yıkım Ukrayna savaşı olarak devam ediyor. Yine insanlar ölüyor. Evet ölüm. Savaş, hastalık, kaza vs derken ölüm her an yanı başımızda. Yazar kitabın nerdeyse her sayfasında en çok ölüm korkusundan bahsediyor. Anladığım kadarıyla ölüm ya da nasıl öleceği düşüncelerini uzun süredir meşgul ediyor ve etmeye de devam ediyor. Sonrasında şubat ayında meydana gelen Maraş depremiyle maalesef yıkım devam ediyor.. Sayısını bugün bile tam olarak bilmediğimiz insan ölüyor.. Yine ölüm ve yine yıkım.. Ve 2023 yılı da böylece bitiyor. • Yazar bir kaç yılını anlattığı günlük şeklindeki kitabında daha çok onu üzen ve yıkan olaylardan bahsediyor. Sevdiklerinin ölümü, savaş, deprem ve hastalık salgını.. Yazarın anlatımını beğendim. Diğer kitaplarını okuyarak kendisini daha yakından tanımayı planlıyorum. Keyifli okumalar
Yıkım Günleri
Yıkım GünleriNedim Gürsel · Doğan Kitap · 202414 okunma
Reklam
72 syf.
7/10 puan verdi
Herkesin bildiği ya da çoğu zaman tecrübe ettiği gibi bir şeyin kıymeti ancak kaybedilince anlaşılır. Her zaman yanımızda olan bir insan, yanımızdan bir sebepten uzaklaşında bıraktığı boşluk , varlığının bizdeki yerini gösterir. Bu insanların en önemlilerinden bazıları aile bireylerimizdir. Bir baba.. Ölümünden sonra hayatının nasıl başladığını ve nasıl devam ettiğini anlatıyor kitap. Hem karşıdan bakan bir insan gözüyle hem de kızının gözünden.. Kızı için çok iyi bir yerde değil babası. Daha çok çalışan ve evde pasif durumda olan bir baba var kızının gözünde. Annesiyle çalışmaya başladığı zaman bile sorumluluğun büyük kısmı annenin üzerinde. Bir dükkanları var ve dükkanın çoğu işiyle anne ilgileniyor. Baba bir göre gibi sadece ona verileni yapıyor. Ama yinede ondan bahsederken özlem ve sevgi içeriyor cümleleri. Dışardan bakan bir göz babayı sadece işini yapan bir esnaf olarak görüyor.. Ölümünün ardından kızı bütün ayrıntılarıyla hayatını anlatıyor. • • Yazarın her eserini çok sevdim şimdiye kadar. Bu eseri biraz tekrar gibi geldi bana sanki. O yüzden diğer kitaplarına göre bir tık daha az sevdim. Ama tabii yazarın dilini anlatımını seven herkes okumalı. Keyifli okumalar
Babamın Yeri
Babamın YeriAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20222,265 okunma
234 syf.
9/10 puan verdi
Bir yosma olarak dünyaya gelmiş bir kadın, kamelyalı kadın diyorlar kendisine. Bir çok kont kendisiyle sevgili olması için önüne istediği her şeyi sermeye hazır.. Kadın çok güzel, yosmalığı bir yaşam tarzı olarak yaşıyor. Bu şekilde yaşamak onun için çok normal ve olası. Kazandığı parayla lüks bir yaşam sürüyor, tiyatrolarda geziyor, istediğini alıyor.. Kadının tek sıkıntısı hasta olması, sürekli öksürüyor ve bazen kan tükürecek kadar ileri gidiyor hastalığı. Onu zayıflatıp eritiyor adeta. Bir adam var, bu kadını görür görmez ona aşık oluyor. Yosma olduğunu bile bile tutuluyor kadına. Bir şekilde onunla tanışıyor, her gün geldiği akşam gezmelerinde onu izliyor. Bir kaç akşam gelmiyor kadın. Adam nedenini öğrenmeye çalışıyor ve kadının hastalığını öğreniyor. Hastaneye her gün durumunu öğrenmeye gidiyor ama kadının haberinin olmamasını rica ediyor. Kadın hastaneden çıkınca yine arkadaşları aracılığıyla bir araya geliyorlar ve kadına olan aşkını anlatıyor. Kadın duydukları karşısında çok şaşırıyor. Çünkü bir yosmayı bu şekilde sevebilecek kimsenin olabileceğini düşünmüyor. Adam her seferinde kadınla görüşüp sevgisini ve aşkını anlatmaya devam ediyor. Kadın da adamın aşkına inanıyor kısa bir süre sonra ve çok güzel birliktelik yaşıyorlar.. Maalesef sadece sevgi yetmiyor birlikteliklerini devam ettirmeye.. • Bir yosma ile soylu denilebilecek bir adamın yaşayamadığı güzel bir sevgi. Üzücü ve acı bir hikaye. İmkansız gibi görünen ama sonunda uğrunda öldürecek kadar çok sevdiren bir aşk.. Çok güzeldi, mutlaka okuyun derim. Keyifli okumalar
Kamelyalı Kadın
Kamelyalı KadınAlexandre Dumas (fils) · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201917,5bin okunma
402 syf.
8/10 puan verdi
Kendi halinde bir adam işinden evine dönerken asla beklemediği bir şeyle karşılaşır. Aynı apartmanda oturan bir kız kendini asarak intihar etmiştir. Gördüğü şey onu çok derinden etkiler. Boş ve anlamsız geçen hayatına bir anlam bulduğunu düşünerek kızın neden kendini astığını bulmaya çalışır. Adam eve gizli gizli girerek kıza dair ne varsa toplamaya başlar. Yazdığı yazılara ulaşır sonunda. Ve yazdığı yazılarda anlattığı yerlerden kendisi de geçmek üzere bir yolculuğa çıkar. Hayatına bulduğu amaç ve anlam budur artık.. Bu kızın gülüşünün olduğu bir fotoğraf bulmak ve kızın adını öğrenmek. Çünkü hiçbir yerde adı yazmaz ve kimliği de yoktur kızın. Yazılarda yazan her yere tek tek gitmeye başlar. Kaldığı yerlerde kalır, konuştuğu kişilerle konuşur. Ama bir şey bulamaz uzunca bir süre.. Gittiği son yerlerden birinde kıza ait bir fotoğraf bulur hem de kız burda çok güzel gülümsüyordur. İşte hayatımın anlamı der bunu görünce.. • Bu ne normal bir intihar ne de buna şahit olan adam sıradan ve normal bir adam.. Kız kişilik bölünmesine sahip adam ise ondan çokta farklı değil.. Bunu ve daha fazlasını ancak kitabı tamamen okuduğunda anlayacaksın.. Bu kız aslında tek başına değil ve onunla birlikte üç kişi daha var.. Her sayfasını heyecanla okudum eserin, merakla çevirdim sayfaları ve sonunda o kadar şaşırdım ki.. Okumalısınız ben sevdim eseri, keyifli okumalar
Bir Kalan Olmalı
Bir Kalan OlmalıDersim Özel · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2023124 okunma
164 syf.
9/10 puan verdi
Hayatın unsuru insanlar.. Öyle çeşitli öyle birbirinden başka ki. Aşkı yaşama şekilleri, para kazanma şekilleri, öğrencilikleri, cinsel eğilimleri.. Herkes birbirinden çok başka.. Belki de bunun nedeni hayatın insanların karşılarına çıkma şeklinin çeşitliliğindendir.. Kimisine oldukça cömert davranan hayat kimisine hiç tanımadığı insanın taziyesinde karın doyurtabiliyor. Bildiğim ve anladığım tek şey ilerleyen ve gelişen her şeyin insana iyi gelmediği. Sınırları, saygıyı ve mahremiyeti bir bir yıkan sevgili teknoloji hayatın kime ne kadar cömert davrandığının en acı şekilde yüzümüze vurulduğu, bizi en çok içine çeken alan. Kim ne sever , kim ne yer, kim nerelere gider ? Bunların hepsi kendimizden çok ilgilendiğimiz alanlar artık. Tüm bunların arasında bize hayatın asıl gerçeklerini gösteren şeylere ihtiyacımız var. Şehirlerin, insanların gerçek, doğal ve olağan yüzleri diyebiliriz bunlara. . Hayatın aslında olduğu şekliyle karşımıza çıktığı birbirinden güzel insan öyküleri. Doğal, içten ve samimi yaşanmışlıklar her biri. Yazarın bizi hayatın gerçeklerinin peşinden götürdüğü cesur bir kitap diyelim hatta. Ben hepsini ayrı ayrı sevdim. Okumalısınız, çok seveceksiniz. Keyifli okumalar
Hepyek
HepyekSeray Şahiner · Everest Yayınları · 2019514 okunma
248 syf.
9/10 puan verdi
Bize göre çok basit ve önemsiz gibi görünen bir hayvan sizce neler hissediyordur aslında ? Hiç düşünmeden ağır yükler taşıttığımız, bir canlı olduğunu düşünmeyip makina gibi davrandığımız, duygusuzca azarladığımız, susadığında ya da üşüdüğünde bunu önemsemediğimiz hatta neye ihtiyaç duyduğunun farkında bile olmadığımız herhangi bir hayvan.. Aslında ne kadar basit geliyor. Adı üzerinde o bir hayvan duyguları bile yok diye düşünüp canımızın istediği gibi davranıyoruz. Oysa onlar bize bazı şeyleri konuşarak anlatamıyor olsalarda hisli ve canlı varlıklar.. Atlar mesela.. Hepimiz onları asil oluşlarıyla biliriz. Hatta en güzel hayvanlardan biri olarak düşünür çoğumuz. Ama onlara bile hisleri olduğunu ve bir canlı olduğunu unutup o şekilde davranırız. Halbuki bir şey yapmalarını beklediğimizde şefkatli ve iyi davrandığımız zaman onlarında bize istediğimizi yaparak karşılık verdiğini göreceğiz. Özellike hayatımızı kolaylaştırmak üzere kullandığımız hayvanların ayrı bir özene ve sevgiye ihtiyaçları vardır.. • Bir At bize kendi cinsleri ve insanlarla ilgili çok güzel dersler veriyor. Oysa biz insanlar nasıl zalim ve acımasız oluyoruz karşımızda duran bir hayvan beklediğimizi yapmayınca.. Düşünebilen bir varlık olarak biz insanlar maalesef güzel yaklaşmadan, insan gibi davranmadan ve sevgi göstermeden karşımızdaki bir hayvandan bile istediklerimizi yapmalarını bekliyoruz.. Çoğu yerde gözlerim dolarak okudum, mutlaka okuyun. Keyifli okumalar
Siyah İnci
Siyah İnciAnna Sewell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168,7bin okunma
Reklam
200 syf.
9/10 puan verdi
Herkesin sırrı vardır. Küçük ya da büyük bazen bilinmesi hayatın seyrini değiştirecek sırlar. Bazende olarak ömür boyu sırtımızda taşıyacağımız yükler halini alan sırlar. Üç erkek kardeş bir baba bir anne , gelinler ve onların anne ve babalarından oluşan geniş bir aile var. Her biri şu an bulunduğu durumdan memnun değil. Kimi eşinden kimi annesinden ve babasından şikayetçi. Hayatını zindan eden bir kişi seçmiş kendine ve ömrünü ona kin duyarak geçiriyor. Tek tek anlatmaya başlıyorlar dertlerini. Neden böyle davrandıklarını, aslında ne düşündüklerini. Herkese tek tek söz hakkı verilince anlaşılıyor ki aslında hepsi kendince haklı. Hatta aslında ona kin duyan kişinin hayatını kolaylaştıracak hatta kurtaracak kararlar vermişler. Ama işte her biri sadece kendi bakış açısından baktığı için işin aslını göremiyor. Kolay olanı seçip kin duyuyor hayat boyu. Ve tabii sırlar.. Hayatlarının büyük bölümünü oluşturan şey sırlar.. • İnsan sadece kendi bakış açısıyla bakınca aslında onun için iyi olabilecek şeyleri bile göremez. Ve sırlarımız hayatımızın temelini oluşturan asıl taşlardır.. Çok severek okudum , farklı bir hikayeydi. Okuyunuz , keyifli okumalar
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,050 okunma
77 syf.
8/10 puan verdi
Kitap birbirinden güzel ondokuz adet öyküden oluşuyor. Kitapların çoğunda hayvanları baş rolde görüyoruz. Öyle ya çocuklara duyguları ve hisleri anlatmanın en güzel yolu hayvanları konuşturmak, anlatmak istenileni onlara yaşatmaktır. Kardeşlik, dostluk, merhamet, sevgi ve bunun gibi bir çok duygunun ne demek olduğunu ve karşıdakine nasıl yansıdığını bazen kısacık bazen de bir kaç sayfa süren öykülerle anlatıyor yazar. Ustalığı çocuklar üzerinde de oldukça etki bırakacak cinsten. Yazar kendini sevdirmeye çocuklardan başlamış. Çok isabetli bir karar olmuş. Çünkü anlatımını çocuklara indirgerken de oldukça başarılı. Öykülerin bir diğer özellikleriyse okuyucunun kendini öykünün içinde hissetmesi. Sanki o anlatılan hayvanların yerinde kendimizi buluyoruz bir an. Ya da bir dostluk hikayesindeki ikinci kişi biziz. Bazen de Kral’ ın kendisi yerine geçebiliyoruz. • Yazar ustalığını çocukluktan bize aşılıyor bu güzel eserde. Gerçekçi anlatımıyla sadece çocukların değil büyüklerin de okuması gereken bir kitap olduğunu kanıtlıyor. Ben bu tarz çocuk kitaplarını çok severek okuyorum, tavsiye ederim size de. Keyifli okumalar
Erik Çekirdeği
Erik ÇekirdeğiLev Tolstoy · Can Çocuk Yayınları · 2009979 okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
Herkesin hayatında vardır; bavula sığdıramadıkları. Bazen hayatında olan bir insandır bu, bazen yaşadığı bir olaydır.. Bazende kişi kendini sığdıramaz o bavula. Ne yapsa , ne düşünse kendini nasıl değiştirse de olmaz. Bir türlü sığmaz o bavula.. Farklı dediğimiz çoğu insanın uymadığı , kimin tarafından belirlendiği belli olmayan kalıplar varya, işte o kalıplara uymayan kişiler bavulun dışında kalıp, o bavula bir türlü sığdırılamayan insanlardan oluşuyor.. Ama her insan o bavula girmek zorunda mı ? Ya da bavula her sığmayan aykırı olarak mı bilinmeli.. Asla değil. Eğer beni o bavula cebren sığdırmaya çalışacaklarsa ben sadece kendim olarak dışarda kalmayı tercih ederim. Hayat aykırı olanları, farklı düşünenleri, özgün olanları kabul edecek, elbet bir gün.. • Her biri birbirinden güzel, kimi zaman bağlantılı kimi zaman bağımsız öykülerden oluşuyor kitap. Yazarın kalemini ve anlatımını çok beğeniyorum. Daha önce romanlarını okumuştum harikaydı. Öyküleri de çok güzel, tavsiye ederim. Keyifli okumalar
Bavula Sığmayan
Bavula SığmayanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20222,632 okunma
88 syf.
7/10 puan verdi
Beş kızına bakmaya çalışan bir adam odun ve kömür satarak çocuklarının geçimini sağlıyor. Yılın en çok odun ve kömüre ihtiyaç duyulan zamanlarından birinde , adam yine uzun uzun çalışma saatleri sonrası evine gidiyor. Tek isteği kızlarına bakabilmek. Bazılarına göre beş kızının olması onun için üzücü bir durummuş gibi düşünülse de o kızlarının her birini çok seviyor. Adam kişiliği gereği başka insanların sıkıntılarını kendine dert etmeyi alışkanlık haline getirmiş durumda. Sanki çok çalışıp evdekilere bakmak zorunda değilmiş gibi birde konuştuğu ya da gördüğü herkesin derdine ortak ediyor kendini. Sürekli odun ve kömür götürdüğü bir manastıra yine gittiğinde bir kadının seslerini duyuyor uzaklardan. Yaklaşıp baktığında bu kadının kömürlüğe kapatılmış bir genç kız olduğunu görüyor. Hemen oradaki rahibelere haber verip kadını ordan çıkarıyor ve kadının oyun oynarken kendini saklanmak amacıyla oraya kilitlediğini söylüyorlar. Adam kadının memelerinden süt aktığını fark ediyor ve kadın ona bebeğinin ondan alındığını söylüyor. Rahibeler bunu inkar edip oyun oynadığını söylüyor tekrar. Adam bu kadını ordan kurtarmayı kendine dert ediniyor bu seferde.. • Bir insanın hayatını aslında hep böyle küçük şeyler oluşturur diyebilir miyiz ? Sanırım öyle. Hayatın normal akışında karşımıza çıkan olaylar aslında hayatın ta kendisini oluşturuyor. • Farklı bir eserdi. Ben çok sevemedim çünkü anlayamadım kitabın yazılma amacını bana biraz gereksiz geldi. Okumak isteyenlere, keyifli okumalar
Böyle Küçük Şeyler
Böyle Küçük ŞeylerClaire Keegan · Jaguar Kitap · 01,291 okunma
32 syf.
8/10 puan verdi
Uzun yıllar önce rakı içmek üstü açık yerlerde yasaklanır. İçkilerin hepsi değil. Sadece rakı ve bu yasak üstü açık yerler için geçerli. Yani insan eline bir şemsiye alırsa sokakta rakı içebilir. Oldukça gülünç olan bu yasağı konu alarak rakı severler meyhanelerde farklı şekillerde içmeye devam ederken, onlara kadınlarda katılıyor. O dönemde artık kadınlar için olan kısıtlamalar ve yasaklar kaldırılıp kadın ile erkek eşitlenmiş. Erkekler bu durumdan pek şikayetçi bir şekilde kadınlara olan yasakların kalkmasından dert yanıyorlar bir yandan. Diğer yandan rakının yasak oluşuna dair sarhoş ağızlarıyla erkekler atıp tutuyorlar. Hele ki aynı meyhanede iki tane birbirini sevmeyen kadın denk gelirde üzerine bunların ikiside sarhoşsa gelinde görün çıkan şamatayı. Rakı dam altında içilirmişte, dışarda içilmezmişte, kadın kısmı meyhanede rakı içemezmişte.. Bunların hepsi bir güzel tartışılıyor meyhanede karşılıklı atışmalarla. Üzerine birde polis gelince buyrun eğlenceye.. • Kısacık ve çok eğlenerek okuduğum bir eserdi. Klasik oluşu ve kadınlarıda konu alması bence çok daha güzelleştiriyor kitabı. Okuyunuz, keyifli okumalar
Meyhanede Hanımlar
Meyhanede HanımlarHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20222,059 okunma
423 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.