Onlardan nefret ediyorum. Eğitimsizden ve cahilden nefret ediyorum. Kendini beğenmişten ve sahteden nefret ediyorum. Kıskançtan ve kızgından nefret ediyorum. Kabadan, sıradandan ve alçaktan nefret ediyorum. Kalın kafalı ve küçük olmaktan utanç duymayan bütün kalın kafalı ve küçük insanlardan nefret ediyorum. G.P.’nin Yeni Kitle dediği insanlardan; arabaları, paraları, TV’leri, aptal bayağılıkları ve aptal, yaltakçı, burjuva bozuntusu sonradan görmelikleriyle bu yeni sınıftan nefret ediyorum. Dürüstlüğü ve özgürlüğü ve eliaçıklığı seviyorum. Yaratmayı seviyorum; yapmayı seviyorum. Dolu dolu yaşamayı seviyorum; oturmayan, seyretmeyen, kopya çekmeyen ve yüreği ölmemiş olan her şeyi seviyorum.
Kendimi sersem, sıkıcı, yetersiz, kalın kafalı, parıltısız, kansız, cansız, donuk ve gayet mıymıntı hissediyordum.
Sayfa 113
Reklam
O gün morali bozuk bir şekilde eve dönmüştü Yusuf. Annesi hiç beklemediği bir anda onu karşısında görünce şaşırmış, sonra koşup boynuna sarılmış ve büyük bir hasretle bağrına basmıştı. "Kara haberi," dedi oğlu ağlamaklı bir sesle, "alır almaz geri döndük hemen. Doğrusu kendimi hiç bu kadar kaybolmuş hissetmemiştim." Zarife de oldukça üzgündü. "Ne bileyim oğlum! Ben de ne düşüneceğimi, ne diyeceğimi şaşırdım. Kalın kafalı büyükler yine açtılar başımıza bir dert. Sanki hiç derdimiz yokmuş gibi." Yusuf hâlâ savaşın çıktığına inanamıyordu. "Nasıl olur ana? Savaş öyle kolay bir şey mi? Kara toprak cansız bedenleri yine yutacak, bağrına basıp büyük bir umursamazlıkla çürütecek. Ah bu savaşı çıkaranların..."
İyice örtün, burnuna onların havası tesir etmesin, soğuk alma, hastalanma! Yâni ey Hakk âşıkı, mânâdan zevk almayan, basit insanların, dar kafalı bilginlerin sohbetinden sakın! Onların davranışları, onların hevası, sözleri kıştan da soğuktur. Çünkü kışın soğuğu insanın bedenine tesir eder. Kalın giyeceklerle kışın soğuğu önlenir. Fakat nâdânların, ukalâların, câhil, kendini beğenmiş, fenâ tabiatlı kişilerin zehirli sözleri insanın ruhunu üşütür, hasta eder. Bu yüzden bu gibi kişilerden uzak durmak gerekmektedir.
345 sf
Kalanlarsa kalın kafalı, andaval, yüzeysel dogmatik ve cahildi. Martin'i en çok şaşırtan şey onların cehaleti olmuştu.
Sayfa 294 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
...kent aslında insanın aklına gelebilecek en büyük sanat ve düşünce düşmanı, aptal insanlar ve soğuk duvarlarla dolu kaim kafalı bir taşra kasabası­dır, zamanla orada her şey kalın kafalılığa dönüşür, istisnasız her şey.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.