“Nefsi merak ediyorsun, nefsinden sual ediyorsun. Lakin neden bana soruyorsun? O her daim seninle, kendine sor ki kimdir o!”
Kendime soruyorum işte. Ama bilmiyorum ki! Kafam çok karışık... Ve korktum sanki gördüğüm bu rüyadan.
Elimde tuttuğum kitabı tekrar koyuyorum masanın üzerine... Sonra yatağımdan kalkıp pencereye doğru yürüyorum. Perdeleri açmak istiyorum, içim daralıyor sanki. Gözlerimi kırptığım anlarda bile o rüyamdaki adamın yüzünü görüyorum, Eskici Mehmed Dede’nin yüzünü. Beyaz sakalları boynuna kadar inmiş, başında tuhaf bir sarık, elleri bilmem ki tespih çekmekten mi bunca işten uğraşmaktan nasırlı. Ve gözleri; kapkara...
Aralıyorum perdeyi, odama güneş doluyor sanki. Aydınlık güzel şey ama beni boğuyor. Ben daha çok karanlıklarda yaşıyorum, geceleri ve kışı seviyorum.
Hay!
Keşke susmanın muhabbet kuşu olaydım.
Ters Pinokyo olmak istiyorum Gepetto Usta
Kötülüklere boğulup
insanlıktan çıkmak istiyorum artık!
Kafam karışık ama
Yetişir!
Bir beyaz balinanın karnında uyumak istiyorum artık.
Camdan pabuçlarım kırık
Prens de bulamaz beni artık.
Hayata söyleyin bundan sonra gitsin
Anlamını masallarda arasın
Hay!
Ben sizin ruhunuza çiçek aşısı yapayım
da çiçekler açsın ruhunuz.
Hadi alkışlayın!
Biliyorum hala biraz safım.
PUSU / SHEENA KAMAL
Nora sabaha karşı bir telefon alır ve konu 16 yıl önce evlatlık verdiği kızıyla ilgilidir.Arayan adam kızın kayıp olduğunu daha öncede evden kaçtığı için polislerin onları ciddiye almadığını ve belki onunla iletişime geçtiğini düşündükleri için aramıştır.Lakin Nora bunları umursamaz en azından kısmen.Dedektiflik bürosunda