Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Neque enim assentior eis qui haec nuper disserere coeperunt, cum corporibus simul animos interire atque amnia morte deleri." (Nitekim ben son dönemde ruhun da bedenle birlikte öldüğünü ve herşeyin ölümle birlikte yok olduğunu savunmaya başlayan kişilere katılmıyorum.)
Sayfa 12 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
222 syf.
7/10 puan verdi
Kitabı genel olarak beğendim. Okurken bir Yeşilçam filmi izliyormuş gibi hissettim ben. Ama yavaş ilerliyordu bence. Bu sıralar fazla kitap okuyamadığımdan dolayı da böyle hissetmiş olabilirim belki. Bazılarının Kürk Mantolu Madonna kitabından daha güzel olduğunu düşündüğünü gördüm. Ben buna katılmıyorum. Sabahattin Ali'nin Kürk Mantolu Madonna kitabını daha çok sevdim. Ama bence Kuyucaklı Yusuf da Türk edebiyatının okunması gereken eserlerinden.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2021175bin okunma
Reklam
Dostoyevski haklı mı
“Acısı çok olanın, gülüşü çok güzel olur” Siz bu söze katılıyor musunuz? Ben kesinlikle katılmıyorum. Acısı çok olan insanın gülmeye mecali kalmaz, bazen edebiyat; edebiyat için yapılır, gerçekle ilgisi olmaz.
Bugün bindiğim bir otobüste büyük harflerle "kimse kimseye saygı duymak zorunda değil." Yazıyordu. Ben katılmıyorum. İnsan, insanı sevmek zorunda değildir. Fakat saygı duymak zorundadır.
Buna Pek Katılmıyorum..
Ne de olsa erkekler istediklerini yapma özgürlüğüne sahipler!
Sayfa 61 - Bordo Siyah Klasik YayınlarıKitabı okudu
Alkışlıyorum seni kadın..
...annesini ayıplayarak baktı. "Yok anne, eşitlik konusunda görüşüne katılmıyorum. Kadınlar erkeklerden farklıdır. Onların en değerli varlıkları namuslarıdır." Bunun üzerine annesi kaşlarını çatarak dedi ki: "Gerçekten mi, profesör Tarık? Bir şeyh gibi davranıp namustan söz ediyorsun, ha? Peki, geçen hafta belli bir kadını görmeye gitmek için çantamdan on lira çaldığında namusun nerelerdeydi? Ya geçen yıl sen hizmetçi kızın ırzına geçip ben de bu rezaleti önlemek için ona yol vermek zorunda kaldığımda namusuna ne olmuştu? Ya ev işlerinde çalışan kızlara saldırırken namusun nerede kalıyor? "
Sayfa 48 - Belge Yayınları, 2.Basım 1999
Reklam
126 syf.
10/10 puan verdi
Fazlaca kitap okumama ve inceleme yapmama rağmen hala bir kitap incelemesi paylaşmış bulunmamaktaydım.Sanırım o kitabı bekliyordum ve oda sonunda geldi.Sizde takdir edersiniz bu kitap beni biraz fazla etkiledi.Aslında ben bu kadar psikoloji bozacak veya döneminde intiharlara sürükleyecek bir etki almadım fakat belki de bazen hislerimizi aktarmaya cümlelerimizin yetmediği zamanlarda karşımızda böylesine bizi anlatan eserlerle karşılaşınca onu benimsiyor kendimizden bir parça gibi görüyoruzdur.Bazı okuyucular Wertherin bu sevgisini saplantılı ve psikopatça bulmuş ama ben buna kesinlikle katılmıyorum. Aksine çok acı ve hissiyatlı,derin bir içten bağlılık söz konusu.Aslında werther burada sadece bir aşkı anlatmış değil yer yer toplumu eleştirmiş,kendi içsel yalnızlığından da bahsetmiş.Bu kitapla sanırım ayrı bir gönül bağı kurdum. Kitabın konusundan çok bahsetmedim size çünkü kitabın konusu her yerde yazıyordu zaten ben size hislerimi aktarmaya çalıştım aslında. Bu arada kitap okurken sözleri çizmek için bir kalem bulunduracaksınız eminim ki aman dikkat edin insanın her cümleyi çizesi geliyor, İyi okumalar :)
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,5bin okunma
"Mesela 2300 yıl önce yaşamış olan Aristoteles'in ögrencisi Theoprastus, bir insanın harcayabileceği en değerli şeyin Zaman olduğunu söylemiş Aranızda, bu çok ilkel bir düşünce, ben buna katılmıyorum diyecek olan var mı? Karakterler adlı kitabında insanları davranışlarına göre türlere ayıran Theoprastus, bakın o dönemde boşboğaz insanları nasıl tanımlamış. Söze karısını överek başlayan, önceki gece gördüğü rüyayı anlatan ve yediği yemekleri teker teker sıralayan insanlar. Şimdi sosyal medya hesaplarınızda yiyeceği her yemeğin fotoğrafını paylaşan ya da sevgili veya eşlerini her yüklediği fotoğrafın içine sokmaya çalışan kişileri düşünün. Üzerinden 2300 yıl geçmiş olsa bile bazı tanımlarn ne kadar geçerli olduğu hâlâ ortada. Burada ise bir başka yazı görmektesiniz. Bugünün gençleri, lüiks ve gösteriş düşkünü, saygısız, başkaldıran, geveze ve obur yaratıklardr. Ne kadar tanıdık değil mi? Etrafımızdaki yaşlı insanların ya da şu anda salonda bulunan bazı konuşmacların fikri gibi gözüken bu cümle, aslında milattan öncesine ait. O yıllarda bile hemen her toplumda yeni kuşak gençlerin insanlığı felakete sürükleyeceği düşüncesi hâkim." (İnsan genel anlamda aynı kalsa da teknoloji ve bilim sürekli biriktirmeye devam etti.)
Sayfa 120Kitabı okudu
"Ortama uymuyorum, çünkü dünyada evimde değilim. Dünyayı evi sayanların suçuna katılmıyorum."
İsmet Özel
İsmet Özel
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.