Yirmi birinci yüzyılın ikinci on yılına gelindiğinde bu koşulların hiçbir artık geçerli değildi. Ekonomik olarak Türkiye yeni bir sinai güçtü; eski yalıtık kırsal toplum, birkaç uzak bölge dışında neredeyse yok olmuştu. Türkiye küresel ekonomiyle de önemli ölçüde bütünleşmişti. Kültürel olarak kent ile köy arasındaki uçurum hızla aşınmıştı ve eski Kemalist seçkinlerin, yüksek eğitim ve idari beceri üzerindeki tekelini kaybedeli çok olmuştu. Devlet bürokrasisi gibi ordu da ilerlemenin meşalesi olarak ayrıcalıklarını kaybetmişti: Askerler meşru çıkarlarını korumak için, tehdit etmek değil müzakere etmek zorundaydı. Lojistik açıdan da, sosyal medya bir yana, ulaşım ağının büyüyüp gelişmesi ve yüzlerce özel radyo istayonuyla birlikte kitle iletişim araçlarının yaygınlaşması sayesinde, darbe yapmak olanaksız olmasa bile son derece zordur. Uluslararası açıdan, bir askeri darbe, çok olağanüstü koşullar hariç dış destek bulmayı umamaz ve olasılıkla yabancı yatırımcıların kitle halinde kaçmasına, dolayısıyla yıkıcı ekonomik sonuçlara neden olur. Kısaca, ancak olağanüstü iç savaş ya da devletin çökmesi koşullarında ordunun tekrar yönetici gibi davranması beklenebilir.
Sayfa 26 - Alfa YayınlarıKitabı okuyacak
Bir ideoloji düşünün!..
Örneğin İslam ideologlarının hedefindeki Kemalizm: Gün doğumundan gün batımına, günde beş kez, çocuğundan yaşlısına, bir araya gelip, olmadı tek tek Atatürk resimli bayrak çekilip hep birlikte Gençliğe Hitabe'si bando eşliğinde kent, kasaba hoparlörlerinden ve radyo televizyon kanallarından naklen yayınlar desteği ile okusun; bunaltıcı olmaz mı? Olmaz!.. Burada tarihsel ve sosyal, psikolojik bir olgu girmiştir işin içine. Başlangıcında şiddet ve fethe dayandırılan bir inanç ideolojisinin yüzyıllara yayılan kesintisiz korku ve umut, kesintili-kesintisiz yineleme, başa kakma yöntemleri sonucunda, "gönüllü kulluk" konumuna düşürülmüş insanın özümseme süreçleri işler.
Sayfa 370 - İmge YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sensiz onca yalnızlık dolu akşam, bütün bir kent ve işim var. Ve aramızda benim özlemim var. Oysa asla böylesine özlememeliydim.
Sayfa 39 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Bizi yargıladığınız bu yerde çok yakında siz yargılanacaksınız!
Her birey bu kader vaktinde elinden geldiğince kendini savunmalı… Ve insanlığın kırbacına, faşizme ve mutlakiyetçi devleti andıran her türlü sisteme karşı mücadele etmelidir. 18 Şubat 1943 sabahı “Beyaz Gül” imzalı el ilanları Münih Üniversitesi’nin bahçesini kaplar. Bildirinin bir bölümünde yukarıda alıntı yaptığım sözler varken; geri kalanında
WINTER IN EAST EVANSBURG, and just after dusk, five people in a beat-up old Subaru peeled out of town in a snowstorm. Snow and road salt flew up from their tires as they got on the highway heading north. The five were nearly the only people on the road. “A major winter storm is blanketing parts of northern Vermont with eight inches overnight . . .” said the radio, crackling. “Be advised that the roads are dangerous.” The Subaru kept going. In front were two adults. In the back were three kids.
240 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Saçmalamış deyip bırakmak istemiyorum da genel olarak belli başlı bir olay örgüsünü göremedim. Kitap okuyup bitirdiğimde ne anlattı ki bu dedim. Olaylar, kişiler birbirinden kopuk geldi. Ama Dirmit'in hayal dünyası, Huvat'in köye sürekli yeni yeni şeylerin getirmesi ( Otobüs, radyo, tulumba...) güzel. Romanda büyü, cinler, muskalar görülür, genel olarak Anadolu coğrafyasında görebileceğimiz bir durum. Ve köyden kente göç yine yine nakış işlenmiş...Atiye de evlatlarına düşkün bir kadın, romanın başında buram buram feministlik koktu..Ölmesi beni de üzdü...
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · İletişim Yayınevi · 20137,2bin okunma
Reklam
174 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.