Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

b

Sürekli bir şeyler yapmak ya da yapacak bir şeyler icat etmek zorunda olduğumuz fikri içimize işlemiş. İnsanın bir meşguliyetinin olması bir bakıma iyi bir şey, uğraştığımız şey çok aptalca olsa bile. Ne pahasına olursa olsun sıkılmak istemiyoruz ancak ben, sıkılmaktan hoşlandığımı farkettim. Sıkıntının hakkı yeniyor.
Reklam
Başarılı bir öğrenciydim, süper başarılı bir sevgilim oldu, diğer bütün işlere on basan bir iş teklifi aldıktan sonra başarılı dostlarımın arasında, başarılı bir şekilde evlendim. Sonra başarıyla büyüttüğümüz çocuklarımız oldu. Bütün bu başarıların ortasında yıllarca dolanıp durdum. Başarılarla yattım, başarılarla kalktım, başarılarla uyudum. Başarı soludum ve yavaş yavaş yaşamımı yitirdim. Allah çocuklarımı benim kadar başarılı olmaktan korusun.
55 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Ermiş
ErmişHalil Cibran
8/10 · 70,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçekten de aynada kendini seyreden sevecenlik taşa döner ve kendine methiyeler düzen iyi bir edim, felaketlere gebedir.
Reklam
Konuştuklarınızın çoğunda, düşünce yarı yarıya katledilir. Çünkü enginlerin kuşudur düşünce, kelimelerin kafesinde kanatlarını açsa da uçamaz.
Tek başına hükmeden akıl, kısıtlayıcı bir güçtür; başıboş bırakılmış bir tutku ise, kendisini yok edene kadar yanan alevdir.
Sevinciniz maskesinden sıyrılmış kederinizdir. Başka nasıl olabilir ki? Keder varlığınızda ne kadar derin bir oyuk açarsa, taşıyabileceğiniz sevinç o kadar fazla olur.
Yeryüzüne ve yeryüzünün ruhuna ayak uydurabilmek için çalışırsınız. Çünkü aylaklık, mevsimlere yabancı düşmek, heybetle ve mağrur bir teslimiyetle sonsuza yürüyen yaşam kafilesinin dışında kalmaktır.
Borcunu aşırı önemsemek, anası eli açık toprak ve babası Tanrı olanın cömertliğinden kuşku duymak demektir.
Reklam
Bilgi ve deneyimin insanın en büyük laneti olduğunu düşünüyorum. Yaşımız ilerledikçe ve deneyimimiz katlandıkça, inançlarımızda katılaşabiliyor; etrafımızda bilgi ve deneyim tuğlalarından oluşan kalın duvarlar örebiliyoruz... Bir şeyi bildiğimiz zaman o bilgiye sahip olmamanın nasıl bir şey olduğunu hayal etmekte zorlanıyoruz. Bilgimiz bizi lanetliyor.
Öyle bir noktaya, belki de yaşa gelmiştim ki, insan artık her geçen saatin neler kaybettirdiğinin bilincinde oluyordu. Öte yandan, zamanın yolunda zınk diye durabilmek için gerekli bilgelik gücüne henüz erişebilme işte değildik, kaldı ki durmasını bilseydik dahi ta gençliğimizden beri bize hep hükmeden ve hayran olduğumuz o ilerleme çılgınlığı olmadan ne yapacağımızı da bilemezdik. Zaten artık onunla, yani gençliğimizle eskisi kadar gurur duyamıyorduk, gel gelelim henüz herkesin önünde itiraf edemiyorduk, gençliğin belki de sadece bundan, bir an önce yaşlanma hevesinden ibaret olduğunu
Sayfa 321Kitabı okudu
İnsanın, kendi sızlanmalarını kesin bir son verecek cesareti olmadığı sürece, kendini her gün biraz daha iyi tanımaya katlanması gerek.
Sayfa 232Kitabı okudu
414 öğeden 391 ile 405 arasındakiler gösteriliyor.