Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

b

408 syf.
·
Puan vermedi
·
30 günde okudu
Neredeyse tam bir aydır elimde. Kitapla birbirimizi karşılıklı süründürmekten mahvolduk. İngiliz klasikleri ve ben… Olmuyor, olamıyor. Akıştan kopuyorum, duygularla bağlantı kuramıyorum ve okuyamıyorum. Böyle.
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Can Yayınları · 202142,2bin okunma
Reklam
72 syf.
10/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Bu bir değerlendirme değildir. Camus okumaya en baştan, Camus'nün karalamaya başladığı ilk günlerden tekrar başlıyorum. "Tersi ve Yüzü" şimdi bitti. Camus'nün henüz 22 yaşındayken yazdığı satırlar bende parıldayan bir ışık yaktı. Tüm yalnızlığına, iç sıkıntısına, çocukluğunun çıkmazlarına, göğüs kafesinde taşıdığı dikenli tellere ve kendini korumak için çok erken yaşlarda ördüğü, kapkalın ve sımsıkı duvara rağmen, satır aralarında bir yerden, çatlakların arasından, yüzümü, omuzlarımı, gövdemi, ellerimi ve kemiklerini ısıtan, sıcacık yapan bir yaz güneşi, yanında getirdiği yemyeşil ovalarıyla, mavi bir gökyüzüyle, korkunç güçlü bir enerjisi ve yaşama coşkusuyla, aşkı arama ve bulmaya duyduğu inanılmaz merakıyla beni iyileştirmeye başladı. Kendime sık sık hatırlatıyorum artık; "Yaşama umutsuzluğu yoksa, yaşama aşkı da yoktur"
Tersi ve Yüzü
Tersi ve YüzüAlbert Camus · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
72 syf.
9/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Baba anlatılarında, özellikle kadınların baba anlatılarında içimi buran bir şeyler var. Ernaux’nun bir de duru ve gerçekten düpdürüst kalemi eklenince üzerine, çok acayip bir şey okumuş oldum. Kesik kesik hatıralarla birlikte bir kız çocuğunun babasını izliyoruz aslında ama bir taraftan da çok güçlü bir sınıf ayrımı, WW2 sonrası ayakları üzerinde durmaya çalışan orta ve düşük gelirli aileleri, kültürel yabancılaşma okuyoruz. Daha önce de yalın tutku’sunu okuyup çok beğenmiştim. Sene içerisinde kalan kitaplarını da okuyacağım kesinlikle.
Babamın Yeri
Babamın YeriAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20222,304 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
136 syf.
10/10 puan verdi
·
25 saatte okudu
Milan Kundera okumaktan okumayla ufaktan haşır neşir olmaya çabaladığımdan beri korkarım. Sanki dili çok ağır olacakmış, hiçbir şey anlamayacakmışım, kitaba ve Kundera’ya küsecekmişim gibi bir his vardı içimde. Ama Bilmemek kitabı Kundera külliyatına giriş yapmak ve yanıldığımı farketmek için nokta atışı bir kitap oldu. Burdan gıyabında Eylül Görmüş’e bir teşekkür çakalım. Kurgu Sovyet İşgali sebebiyle ülkesinden iltica ettikten 20 yıl sonra ülkesine geri dönen Irena karakteri etrafında dönüyor. Kendi ülkeni bırakmak zorunda kalmak, arkanda arkadaşlarını, dostlarını, aileni bırakmak, belki dilini bilmediğin bir ülkeye gitmek, bir türlü hiçbir yeri sahiplenememek ve ait hissedememek… Bunların yanı sıra bir de kimlik sorgusu, yabancılık hissetmek, “küskünlük” hissetmek, hatıralar, hasret, yalnızlık, unutuş duyguları da kitaba hakimdi. Zor duygular gerçekten. Ve Kundera bana bunların hepsini beni çok yormadan, akıcı bir kurgu içerisinde, mitolojiye sık sık göz kırparak, kısacık bir kitapla yaşatabildi. Edebiyat gerçekten çok acayip bir şey. Külliyatını da seve seve tırtıklayacağım.
Bilmemek
BilmemekMilan Kundera · Can Yayınları · 20201,590 okunma
56 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
2023’e bu muhteşem kitapla başlamış oldum. İsmi gibi yalın ve kısacık bir kitap. İsimsiz bir anlatıcının tutkuyla saplantı arasında gidip gelen ama saplantıya doğru daha bir fazla seğirten duygularını okuyoruz. İnsanı inceden rahatsız edecek kadar düpdürüst bir hikaye bir taraftan da. Hayatının bir noktasında bu tutkuyu hisseden herkesin bir şekilde kendini yakalayacağını hissediyorum, bana öyle oldu. 2023 bitene kadar diğer kitaplarını da okuyacağım bu hanımefendinin.
Yalın Tutku
Yalın TutkuAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20223,947 okunma
Reklam
200 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
“Bağıran bir bitkiden hallice yaşayan bir adamın” peşinden semt semt İzmir gezdiren bir kitap. Murat Uyurkulak’ın çok acayip bir dili ve zaman kurgusu var. Tutularak okuyorum iki kitaptır, çok akıcı. Daha önce TOL’u okumuştum. İki kitapta da sonlar bir garip havada kalmış gibi ya da ben anlamamışım gibi. Bu tarz.
Delibo
DeliboMurat Uyurkulak · Can Yayınları · 2020614 okunma
533 syf.
10/10 puan verdi
·
32 günde okudu
Taedium Vitae
Sanırım bu kitapla ilgili şimdiye kadar hiç yazmadığım gibi bir şeyler karalamam gerekiyor. Kitabı incelemek gibi bir halin içerisinde değilim, becerebileceğimi de sanmıyorum, kitabın bana nasıl dokunduğunu anlatmaya çalışacağım sadece, kendime not olsun. Bundan yaklaşık 1.5 ay kadar önce dünyanın en kötü gecelerinden birisini yaşadım. Belirli
Kinyas ve Kayra
Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202226,9bin okunma
336 syf.
4/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Biraz zor okudum. Aralardaki “Türkiye tespitleri” çok yavan, gözüme sürekli tespit sokulmuş gibi hissettim. Yoruldum gerçekten. Ama yine de teşekkürler apandisit. Sen de bir şekilde varolmayı başaran bir organımızsın günün sonunda.
Kimdir Bu Mitat Karaman?
Kimdir Bu Mitat Karaman?Doğu Yücel · Can Yayınları · 2017895 okunma
282 syf.
4/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Güzel fikir. Ama edebi yönden tabi çok zayıf. Beni aydınlatan, hiç böyle düşünmemiştim, diye düşündüren hiçbir şeye rastlamadım. Liseye giderken okusaydım daha çok etkilenirdim büyük ihtimalle. Sık sık felsefecilerden yapılan, sade ve merak hissi uyandıran alıntıları beğendim yine de. Çok fazla konuşulduğu ve sürekli karşıma çıktığı için okumaya karar vermiştim. Çok pişman değilim ama iyi ki okumuşum da diyemiyorum. Ortadayım gibi. 4.
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,3bin okunma
368 syf.
10/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Tyler Durden lives!
-spoiler- Hikayeye Dövüş Kulübü kitabının bittiği yerden 10 yıl sonrasına zıplayarak başlıyoruz. Kitaptaki isimsiz anlatıcının bu kitapta Sebastian olduğunu öğreniyoruz önce. Sebastian’ın insomnia atakları tekrar başladığında Tyler da canlanıyor ve Kargaşa projesi (Project Mayhem) “Diren ya da öl” (Rize or die) projesine dönüşerek, daha yıkıcı, acımasız ve kanlı olarak kaldığı yerden devam ediyor. Bir bölümde Chuck da hikayenin içine girmeye başladı ve bence müthiş bir meta kurguya dönüştü. Chuck yer altı dünyasının en başarılı yazarlarındandır desek, kimsenin hakkını yemiş olmam. Devam kitabı yazıp aynı heyecanı sürdürmek her kalemin harcı değil gibi çünkü. E rize or die o zaman!
Dövüş Kulübü 2 (Toplu Set)
Dövüş Kulübü 2 (Toplu Set)Chuck Palahniuk · Ayrıntı Yayınları · 2017147 okunma
Reklam
232 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Üniversite son sınıfa geçerken, 21 yaşımdayken okumuştum, ve şimdi 28 yaşımda tekrar okudum. İki okuyuşumda da yaşımın 7’nin katları olması dünya tatlısı bir tesadüf. Kitaba 7’nin haricinde puan veren delikanlılarla da kapışmak isterim.
7
7Cem Akaş · Altıkırkbeş Yayınları · 2016574 okunma
594 syf.
5/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Sanki 10 yıldır bu kitabı okuyorum ve hayatımın en sıkıcı 10 yılını geçirmişim gibi bir kitap. Kara Kitap’ı yazan insanla aynı insan olması ne garip dimi? İşte büyümek o kadar felaket bir şey değil demekki.
Cevdet Bey ve Oğulları
Cevdet Bey ve OğullarıOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20235,9bin okunma
240 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Bu kitaba inceleme yazacak gücü ve daha da önemlisi haddi kendimde bulamıyorum. “Seni marifetli sanacaklardı karşısında uçurumlar çağıldamayan herkes seni marifetli sanacaklardı kalbini rehnedebilseydin eğer.” ve “üzerime yüreğimden başka muska takmadan konuşmak istiyorum.” satırlarını aklıma kazıyıp, sevişimde bir hinlik olmadığında emin olarak, akşamın herkesin kabul ettiği kadar bir akşam olduğunu görene kadar bakarak, ve en nihayetinde hayatımın hiçbir meşru yanı kalmadığını bilerek gidiyorum.
Erbain
Erbainİsmet Özel · Tiyo Yayınevi · 20128,7bin okunma
320 syf.
5/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Adalet karakteriyle birlikte düşündüren bir sorunun peşine düştüm: “Hayatta işlediğim ilk suç neydi?” Güzel giriş, güzel kurgu, enteresan karakterler ama kitap ilerledikçe temposu çok düştü, sonunu da maalesef beğenmedim. Sanki yazar daha fazla ilerletemediği için alelacele bir son yazmış hissi verdi. İncelemem bitti.
Dokunmadan
DokunmadanNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20175,7bin okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Okuduğum ikinci kitabıydı, Manves City ve Sürüklenme resmen el ele tutuşan ama başlı başına ayrı hikayeler anlatan iki kitap aslında. Latife Tekin’in dilinde büyülü bir şeyler var. Bir taraftan, isimsiz bir anlatıcının gözünden bir sivil toplum örgütü gibi görünen Takviye isimli bir oluşumun hikayesini okuyoruz, diğer tarafta sürekli kaçıp giden bir Karaca, bilge ve gizemli bir arabacı, üzücü, güçlü, alışılmadık hikayeleri olan karakterle orda oraya sürükleniyoruz. içten içe hissettiğim ama adını koyamadığım duygulara nihayet yakalandığım hissiyle okudum bazı cümleleri. Latife Tekin okumaya devam! • “Sahibinden kurtarılması gereken bir hikaye var ortada” • “Sustum, ruhumdaki kamaşmayı, o nefes yanmasını sözler taşıyamaz” • “Tüm insanlar bir araya gelip toplaşmak istiyor, bütün şehirler, kasabalar, köyler. Yolları daha da kısaltıp yaklaşmak, birleşmek istiyor, büyük ölüm şöleni için, mahşer arzusu! Hepimizde var o arzu, kıyamet arzusu!”
Sürüklenme
SürüklenmeLatife Tekin · Can Yayınları · 2018329 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Gerçekten torununa anlatır gibi anlatmış yazar. Karakterlerin içinde boğmadan, kronolojiyi takip ederek, tek tek… Yunan mitolojisine giriş için çok güzel kaynak. İlyada’yı okumadan önce bu kitabı okumuştum, iyi ki öyle yapmışım.
Torunuma Yunan Mitleri
Torunuma Yunan MitleriJean-Pierre Vernant · Helikopter · 2016151 okunma
Reklam
424 syf.
8/10 puan verdi
·
16 günde okudu
Woolf on Austen
Kitabı okurken çok yoruldum. Sürekli sünen bir aşk hikayesi gibi, sonu gelmiyor. Bir taraftanda kadınların 2. Sınıf insan muamelesi görmesi, kadınların iletişimsizliği, erkeklerin kadınlar üzerindeki gücü… Kitap elimde gittikçe ağırlaştı. Zorla bitirdim. Aradan yaklaşık 1 yıl geçtikten sonra Kendine Ait Bir Oda’yı okuduktan sonra, başka bir şey oldu. Woolf’un kitapta Austen’in kitapları yazdığı şartları, sürekli misafir ağırladığı evinde kendine ait bir odası olmadan, yazdıklarını saklayarak yazdığını anlattığı kısma gelince biraz kafam döndü. Bu bilgilerle değerlendirince Jane Austen kendi ezici gerçekliğinin içinde aslında yazabileceği en iyi hikayelerden birisini yazmış. Günün sonunda bir kitap, başka bir kitabın arka hikayesini anlatarak bakış açımı değiştirdi. Söyleyeceklerim bitti.
Gurur ve Önyargı
Gurur ve ÖnyargıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202375,9bin okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
“Güle güle ilkbahar, bulutları koluna taktın gidiyorsun öyle mi? Bir dilim kuru ekmeğe muhtaç çocuklar, çöp karıştıran analarının babalarının yolunu gözlerken söyle hadi, sen ne yaptın çiçekler açmaktan başka!? Aklımızla oynanmasına göz yumup gidiyorsun demek ki, kuşlarını kelebeklerini de al git o vakit” Okuduğum ilk Latife Tekin kitabıydı. İşçi sömürüsü, kadın istismarı, çaresizlik, fakirlik gibi koca koca konular, insanın ruhunu okşayan, akıp giden bir bir Türkçeyle ve merak uyandıran bir kurguyla çok güzel işlenmiş. Tekin’in diğer kitaplarını da heyecanla okuyacağım. Okumayı düşünen herkese gözü kapalı öneriyorum.
Manves City
Manves CityLatife Tekin · Can Yayınları · 2018424 okunma
160 syf.
2/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Martin Eden okumuş ve yer altı edebiyatının kapısından şöyle bir bakmış kimseye bu hikaye özgün gelmez. Herkesin Tanrısı kendine işte, yine de sevgiler Charles.
Toza Sor
Toza SorJohn Fante · Parantez Yayınları · 20244,803 okunma
708 syf.
10/10 puan verdi
·
19 günde okudu
Okumak için çok çok çok geç kaldığımı anladığım bir kitap. Troya savaşının yalnızca 52 gününü okurken, bir taraftan tanrılar, tanrıçalar, yarı tanrılar ve insanlar dünyasının içinde buldum kendimi. 3000 yıllık bir hikayeyi okudum ama insanın hikayesi bugün de aynı; hep aynı tutkuların, yenilgilerin, hırsların, aşkların, öfkelerin hikayesi. İlk defa Yunan mitolojisi okuyacaklar için önden biraz okuma yapmak faydalı olabilir. Ben Jean-Pierre Vernant’ın Torunuma Yunan Mitleri kitabıyla Mitoloji101 yapmış oldum. İlyada’yı anlamak kolaylaştı bu nedenle. Diğer bir konu da içinde çok fazla isim geçmesi. Kitapta, kurguda yer almayan bir çok isme atıf var. Azra Erhat’ın mitoloji sözlüğünü başucu yaptım bu kitabı okurken. Kitabı da Yunanca aslından çeviren Azra Erhat gerçekten müthiş bir iş yapmış, ne söylense az. Kitabı okuduktan sonra ya da okumadan önce “Troy: Fall of a City” mini dizisinin de iyi bir tamamlayıcı olacağını düşünüyorum. Bir de Yunan mitolojisi demek biraz can sıkıcı aslında, Çanakkale topraklarında geçen bu hikaye aslında bizim de hikayemiz. Çanakkale savaşında boğazı geçmeye çalışan zırhlının ismi neden Agamemnon’muş, Fatih neden (bir söylenti de olsa) “Hector’un öcünü aldık” demiş, bunları düşünmenin Türkiye tarihini anlamak açısından da önemli bir perspektif kazandıracağını düşünüyorum. Fazla söyleyecek bir şeyim kalmadı. Dönüp dönüp okumak, kurcalamak, bakınmak lazım.
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,3bin okunma