Kocaman aynalı gözleri vardı İsrafil’in, yanaklarında oynaşan gamzeleri ve dudaklarının üstündeki küçücük çukurluk abgûn birer leke gibiydi. Teni ne esmer ne de sarışın, olsa olsa saydamdı… Baktığı her şey suluboya bir resim gibi akardı gözlerinde; rengi sarı, denizden uzak bozkırlar gibi zamansızdı. Onu doğuranın deniz suyuyla yoğrulmuşluğuna karşın rüzgârdandı hamuru. Fakat yine de mayıs çayırları gibi durgundu ruhu; zamanı hiç kovalamaz, çocuklara özgü taşkınlığı taşımazdı bacaklarında. Deniz Gezgin, Ahraz’da rüzgârın dövdüğü bir kıyı kasabasında, toplum dışı kalmış Adile kadın ile suya doğan, doğanın dilini konuşan ahraz çocuk İsrafil’in hikâyesini anlatıyor. Söylenceler, mitoslar kadar yakın tarihin izlerini de taşıyan bu benzersiz romanda, İsrafil sokak ile deniz arasında, sınırlarda yetişip kendi gibi ayrıksılarla, diğer canlılarla dostluk kurarak, dayanışarak büyür. Gelgelelim sahilde zor durumdaki iki yabancıyla karşılaşması içinde farklı duygular uyanmasına neden olur. Ne var ki koruyup destek olmaya çalıştığı bu yabancılar oraya sonradan yerleşmiş kasaba halkının huzurunu kaçırır. Huzursuzluğun kısa sürede kargaşaya dönüşmesi üzerine, düzenin yeniden sağlanması için birilerinin bedel ödemesi gerekir.
152 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

152 syf.
6/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Bir okur olarak çok zor okuduğum bir kitaptı. Çok fazla metafor ve betimleme içerdiği için hem düşünmem gerektiğini hem de zihnimde resmetmem gerektiği için okurken oldukça yoruldum. Üzerinde epeyce düşünülmesi gereken bir kitap. Metaforları yakalayıp anlam yüklemek veya ne anlama geldiğini bilmek kitabı daha okunur hale getiriyor. Bir kere değil birkaç defa okunmasını tavsiye ederim.
Ahraz
Ahraz
Deniz Gezgin
Deniz Gezgin
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Yapi Kredi Yayınları · 20245,4bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ahraz suyla başlayıp suyla biten bir roman. Romanın başkarakteri İsrafil, yüzüne kapıların kapandığı, küçük bir kıyı kasabasında toplumun günah keçisi yaptığı çaresiz Adile’nin tek oğludur. Suyun içine doğan bu ahraz çocuk, talihsiz annesi gibi çöp toplayarak ayakta kalır. Gelgelelim hayata sırtını dönmek yerine taşları, martıları, kayaların tüylü derisi yosunları, denizin dili balıkları arkadaş bilir; gökyüzünü yoldaş, ağacı rehber yapar. Yıllar sonra bir gün, kasabadaki tek dostu Marangoz Yusuf’la birlikte, kıyıya vuran iki yabancıya yardım eli uzatmasıyla ortalık karışacak, tüm kasaba halkını karşısına alacak, suyun zıddı ateşe kapı aralayacaktır. Deniz Gezgin derinlerden çekip çıkardığı kadim anlatılar, pagan inanışlar ve tarihe göndermelerle örüyor romanını. Böylece doğa ile kültürün uyumla bütünleştiği zamansız, evrensel bir hikâye ortaya çıkarıyor.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Okurken bende tam anlamıyla bir yeşilçam filmi tadı bırakan kitap. Gerçeküstü ve gerçek öğeler çok güzel harmanlanmış. Zor bir hayata gözlerini açan insanları ötekileştirerek aslında farkında olmadan ne büyük kötülük ediyoruz onlara. Eksikliği anlatmış yazar. Aile, sevgi, hoşgörü ve özellikle de iletişimin eksikliğini. “...senin anlaşmak dediğin nedir ki, her bizi duyan anlıyor mu ki ne dediğimizi...”
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
Toplum, tedavisi olmayan bir hastalıktır!
196 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Ünlü bir YouTube kitap kanalının tavsiyesi üzerine okumaya başladığım "Ahraz", sağır ve dilsiz anlamına geliyor. Ege kıyılarında bir köyde yaşamına devam eden Adile'nin hüzünlü hikayesine tanıklık ediyoruz. Ardından oğlu İsrafil'in de romana katılmasıyla daha da acıklı oluyor ve insanlık adına üzüldüğümüz bir esere dönüşüyor. Ahraz olduğu için sürekli dışlanan İsrafil'in hikayesine bir süreliğine karşı adalardan köye sığınan Rahip ve kızı misafir oluyor. Çok kültürlülüğü, dinler arası hoşgörüyü, sevgiyi bol bol hissettiğimiz roman insana yaşama sevinci verse de toplumun iflah olmaz bir hastalık olduğu gerçeğini bir kez daha bize hatırlatıyor.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Öncelikle şunu söylemeliyim ki okurken kalbime dokunan bir kitap oldu ve hayran kaldım... Kitabın konusuna gelecek olursam, küçük bir kıyı kasabasında yaşayan ve geçimini kağıt toplayıcılığı yaparak sağlayan bir kız çocuğu düşünün. Yaşadığı çevre tarafından dışlanan, hor görülen, İfrit diye adlandırılan bir kız çocuğu. Toplumun günah keçisi olarak nitelendirilen Adile. Bir de Adile’nin daha sonra doğacak olan oğlu İsrafil. Bu iki insan birbirinden çok farklı dünyalarda. Adile, hayattan elini eteğini çekmiş, her yeri kabuk bağlamış, adeta yaşayan bir ölü. İsrafil ise tam tersi, yaşadığı tüm zorluğa göğüs geren, talihsiz annesi gibi çöp toplayarak ayakta kalan, annesinin aksine hayata sırtını dönmek yerine çevresindeki her şeyi kendisine dost bilen bir çocuk. Gökyüzünü yoldaş, ağacı rehber bilen ahraz bir İsrafil. Adile’nin oğlu diye İsrafil de sevilmiyor, hiç arkadaşı olmuyor, herkes tarafından dışlanıp “şeytanın oğlu” olarak nitelendiriliyor. Bir gün kasabadaki tek dostu olan Marangoz Yusuf ile birlikte, kıyıya vuran iki yabancıya yardım eli uzatmasıyla ortalık karışıyor ve olaylar gelişiyor. Kitapta neredeyse altını çizmediğim yer kalmadı. Deniz Gezgin’in pagan inanışlar ve tarihe göndermelerle ördüğü bu roman, beni uzun süre etkisinden çıkartamayacak. Dönüp dönüp altını çizdiğim yerleri okumamı sağlayacak türden bir eserdi. Lütfen alıp okuyun, ruhunuza dokunacak...
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Ahraz… İlk sayfaları müthiş bi betimlemeyle dolu. Bu betimlemeler sayesinde bir Ege kasabasının barındırdığı güzellikleri ve kötülüğü adeta gözünüzün önünde canlandırıyorsunuz. Daha sonra kasabaya gelen Papaz ve kızı Marika ile İsrafil’in Yusuf’un yardımseverliğini okuyoruz. Ancak bu yardımseverlik kasaba halkına örnek olacağına tam tersi ortalığı karıştırıyor ve kitabın arkasında da yazdığı gibi “suyun zıddı ateşe kapı aralıyor…” Bizden olmayana bizim gibi doğmayana farklı bakarız, kafamızı çeviririz, kapıyı kapatır kapı dışarı bırakırız o acıları...Bu böyledir ve hep de böyle olmuştur. Hepimizin yüreği bilhassa başkalarının acılarına AHRAZ değil midir?.. Ahrazın anlamını bilmeyen biri olarak diyebilirim ki baştan sona kitap bana ahrazın,ahrazlığın ne demek olduğunu anlattı ve artık çok iyi biliyorum.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Beni çok etkileyen bir kitap daha. Dışlanmışların, ötekileştirilenlerin, daha doğarken günah keçisi ilan edilenlerin konu edildiği can yakıcı bir roman. Bir kıyı kasabasında bebekliğinden yaşamının son anlarına kadar acılar içinde yaşayan Adile ve ahraz oğlu İsrafil'in öyküsü içinizi acıtıyor. Toplumda kabul görmemek hayata sırtını dönmek için geçerli bir sebep değil İsrafil için. Annesi gibi kabuğuna çekilmeyip inadına yaşamaya ve anne mesleği tüm kasabanın çöplerini toplayarak hayata tutunmaya ant içiyor. "İnsanlar ne kadar kötü olabilir? İyinin ve kötünün savaşı ne zaman son bulur? Hayat bana ne zaman yüzünü güldürecek?" gibi sorularla kafasını melankolik kuşatmalara kapatıp umuda bayrak açan bir ahraz oğlan İsrafil. Martılarla, sokak köpekleri ve yosunlarla dost olan, duyamadığı ve dillendiremediği her şeyi resmeden İsrafil "ifrit Adile" nin oğlu olmaktan başka hiçbir özellik taşımaz. Ta ki bir gün kasabaya iki yabancı gelene dek... Yazarın üslubunu da kurgusu kadar beğendim ve metninin edebi değeri de yüksekti bana göre. Sayfalarda sıkça yer verdiği benzetmeler çok lezzetli ve çok duyguluydu. Yer yer bu benzetmelere ve ruhsal betimlemelere fazla yer vermiş olsa da kitaptan koparmadı bu durum. Tarihe göndermeler, inanışlar ve mitsel anlatılara yer vererek metnini oldukça zenginleştirmiş. Mutlaka şans vermelisiniz
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Ahraz ,konusu ve ilerleyişi bakımından oldukça sürükleyici bir kitap.Annesiz büyüyen bir kızın, eksiklerini ileride kendi evladını büyütürken giderebilmesi ne kadar mümkün olabilir? Lanetli olarak görülen Adile'nin,doğan çocuğuna yardım eli uzanmayanların başlarına gelen onca felaketten bir türlü ders çıkarmaması cehaletle ve vicdansızlıkla açıklanabilir belki. Masum bir çocuğun ateşler içinde kalıp işitme ve konuşma kabiliyetini kaybederek dünyadan uzak kalmasının hesabını veremeyecekler miydi...
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
200 syf.
·
Puan vermedi
Kağıt toplayarak hayatını sürdürmeye calisan küçük bir kız çocuğu ve yaşadıklarının yürekleri burkan başlıyor hikaye.. Şeytan yükümüzü sırtlanan günah keçisi değilse nedir?” kıtabın girişi...soruyor okuruna.. Adile büyüyor, büyüdükçe sevmiyor hayatı içinde bulunduğu anları, Adile'nin oğlu İsrafil ahraz.. (Sağır ve dilsiz anlamına gelıyo kelime manasıyla) Oda istenmiyor kasabada.. Aradaki fark İsrafil annesi gıbı hayata küsmüyor, tuttuğu dala sıkı sıkıya sarılıyor, ve Yısufla olan dostluğu farklı şeyleri beraberinde getiriyor.. Konun içine çekısıne hayatın acımaszlığına ve tüm bunların hala yasandığına sahit oluyoruz, bır şekilde Farklı duygusal ama, acı sınavların olduğunu bır kez daha söylüyor, Adile'nin yasadıklarıyla.. Ya tanrı da ahrazsa? Öyleyse içimizden geçenleri duyuyordur demek. (S: 90) Kitaptan · Hepsi boş bu işlerin…seni bana yabancı yapan ne varsa boşa,kuleler dikiyorlar boyuna,askerler diziyorlar karşılıklı,neymiş sizin taraf bizim taraf…O kulelerin arkasında herkes birbirini yiyor,set de çeksen,araya derya deniz de sığdırsan fark etmez çiğ süt emmişiz hepimiz hiçbir şey bulamazsak kendi kendimizi yeriz. (S: 83) Kitaptan Benden bu kadar bu hikayeyi merak ettısinzse, Gerisini de siz okuyun seveceksiniz biliyorum.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma
10/10 puan verdi
İnsan gerçekten tiksinir mi büsbütün etrafındakilerden? Tiksiniyormuş meğer... Ahraz gibileri, Ahraz gibilerinin anaları ve en tabii Ahraz gibilerinin koşulsuz dostları... İşte bir onlar olmalı hayatta.
Ahraz
AhrazDeniz Gezgin · Can Yayınları · 20195,4bin okunma

Yazar Hakkında

Deniz Gezgin
Deniz GezginYazar · 6 kitap
1981'de, İstanbul'da doğdu. On yaşında ailesiyle İzmir'e taşındı. Ege Üniversitesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi bölümünde lisans eğitimini tamamladıktan kısa süre sonra Çeşme Dalyanköy'e yerleşti. Kültür tarihi ve mitoloji üzerine çalışan yazarın bu alanda yayımlanmış kitapları (Bitki Mitosları, Sel, 2007; Hayvan Mitosları, Sel, 2007; Su Mitosları, Sel, 2009) ve makaleleri bulunmaktadır. Bunun yanı sıra çeşitli dergi ve seçkilerde öyküleriyle yer almıştır. Şimdilerde Metro Gastro dergisi için kültür tarihi konulu makaleler ve Psikeart dergisine öyküler yazmaktadır. Ahraz yazarın ilk romanıdır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.