Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kendi Sesinden Şiirler

Bayraklarımı Çektim

Oktay Rifat

Bayraklarımı Çektim Hakkında

Bayraklarımı Çektim konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Yapı Kredi Yayınları'nın kendi sesinden şiirler CD'li kitap dizisi şiirimizin yenilikçi ustası Oktay Rifat ile sürüyor. Şairin 100. doğum yıldönümüne armağan olarak çıkan Bayraklarımı Çektim kitabında ve bu kitapla birlikte verilen CD'de Oktay Rifat'ın kendi sesinden toplam 16 şiir var: Vazife, Sabah Türküsü, Ağıt, Güz Türküsü, Elleri Var Özgürlüğün, Homeros İçin, Agamemnon I, Az Gelişmiş, Gündüze Geceye Özlem, Bayraklarımı Çektim, Emine, Nara Benzerdin, O Semtler, Yaz Yağmuru, Ve İhtiyar Yalının, Fatih'in Resmi. Oktay Rifat (1914-1988) modern şiirimizin iki büyük akımı Birinci Yeni (Garip Hareketi) ve İkinci Yeni'nin kurucu ustalarından. Elli yıl süren büyük şiir serüveni yeniliklerle, atılımlarla dolu. Kendi şiirsel gelişimini Türk şiirine taze havalar katarak sürdürdü. Baştan itibaren Anadolu coğrafyasındaki halk şiirinin türlü renklerini şiirine katmayı bildi. Halk dilindeki derinlikleri modern bir söyleyişe, biçime kavuşturdu. Latin ozanlarından Karacaoğlan'a geniş bir şiir iklimini dolaştı. Şimdi bu kitapta onu dinlerken kendi tonlaması, vurgulaması ve edasıyla şiirindeki bazı ince ayrımlar belirginleşiyor. Seçtiği şiirler ve okuyuş biçimi onun nasıl yalın ve destansı, görkemli ve lirik bir şair olduğunu gösteriyor. Doğaya, insana, tarihe kendine özgü bir derinlik katarken, günlük duygulanımlara da renk veriyor. Oktay Rifat'ın kitaplarından seçerek okuduğu, toplam 16 şiirden oluşan ses kaydında şiirlerin ara müziği SamihRifat'a ait. Yani büyük şaire oğlu Samih Rifat da gitarıyla eşlik ediyor. Oktay Rifat bir söyleşisinde şöyle diyordu: "Benim kanıma göre her şiir lirik bir şiirdir. Valéry, Fransız şairi Valéry bunu şöyle anlatıyor, diyor ki: 'Şiir, mitologya kuşu Phoenix'e benzer.' Phoenix, bilindiği gibi, her gün kendi ateşiyle yanıp kül olan ve sabahları yeniden küllerinden doğan bir kuştur. Şiirde de kişi şiiri okuyunca bir suskunluğa varır, şiir ölür. Ama o içeriği tazelemek istediği zaman, tıpkı Phoenix'in küllerinden yeniden doğması gibi, kendi kendinden, yani kendi biçiminden doğar. Benim şiir anlayışım budur."
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 9 dk.Sayfa Sayısı: 76Basım Tarihi: 2014Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
ISBN: 9789750829253Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 54.7
Erkek% 45.3
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Oktay Rifat
Oktay RifatYazar · 38 kitap
Oktay Rifat (d. 10 Haziran 1914, Trabzon - ö. 18 Nisan 1988, İstanbul), Türk şair, oyun yazarı ve romancı. Türk Şiiri'nin en büyük isimlerinden birisi kabul edilir. Orhan Veli ve Melih Cevdet'le birlikte Garip Akımı'nın kurucularındandır. 1955 yılından itibaren İkinci Yeni adlı şiir akımına yönlenmiştir. Şiir dışında roman ve oyun türlerinde de çok başarılı eserler vermiştir. Yaşamı 10 Haziran 1914'de Trabzon'da doğdu. Babası, o doğduğu sırada Trabzon valisi olan şair ve dilbilimci Samih Rıfat, annesi Hasan Enver Paşa'nın kızı Münevver Hanım'dır. Pek çok sanatçı ve yazar içeren bir ailede yetişti. Büyük dedesi Macar Hurşid Bey, hem Türk hem batı müziği konusunda donanımlı bestekardı; dedesi Albay Hasan Rıfat Bey şiir ilgilenirdi amcası Ali Rıfat Bey değerli bir udî ve besteci, annesinin teyzesinin oğlu Ali Fuat Bey cumhuriyet devrinin ünlü asker ve siyaset adamı, teyzesi Celile Hanım bir ressam, teyzesi Celile Hanım'ın oğlu Nazım Hikmet ünlü bir şairdir. Ortaöğrenimini 1925-1932 yıllarında Ankara Erkek Lisesi'nde yaptı. Bu okulda ünlü şair Ahmet Hamdi Tanpınar'ın öğrencisi oldu, ilk şiirlerini kaleme aldı ve ileride birlikte Garip Akımını kuracağı arkadaşları Melih Cevdet ve Orhan Veli ile tanıştı. Üç arkadaş, okul bünyesinde 'Sesimiz' adlı dergiyi çıkararak şiirlerini yayımladılar. 1932-1936 yılları arasında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne yüksek öğrenim gördü. Edebiyata olan ilgisi ve yazma tutkusu yükseköğrenimi sırasında da devam etti. Mezun olduğu yıl, arkadaşları Melih Cevdet ve Orhan Veli ile birlikte geliştirdikleri yeni bir yazın tekniği ile kaleme aldığı şiirleri Varlık Dergisi'nde yayımlanmaya başladı. 1937 yılında Devlet sınavını kazanarak Maliye Bakanlığı hesabına Siyasal Bilgiler öğrenimi görmek üzere Paris'e gönderildi. Paris'te bulunduğu dönemde yalım bir söylemi ve bağımsız düşünceleri savunan Fransız şiirini kendisine yakın buldu ve ondan ilham aldı. Üç yıl sonra II. Dünya Savaşı nedeniyle, orada yaptığı doktora çalışmasını tamamlayamadan 1940 yılında Türkiye'ye döndü. Paris'ten döndükten sonra bir süre Maliye Bakanlığı'nda , daha sonra Matbuat Umum Müdürlüğü (Basın Yayın Genel Müdürlüğü)'nde çalıştı. Ardından Ankara'da serbest avukatlık yaparak yaptı. Bu arada 1941 yılında Orhan Veli ve Oktay Rıfat ile edebiyat dünyasında büyük tartışmalara sebep veren 'Garip' adlı şiir kitabını yayımladı. Şiirlerini "Yaşayıp Ölmek, Aşk ve Avarelik Üstüne Şiirler"(1945), "Güzelleme"(1945) ve "Aşağı Yukarı"(1952) adlı şiir kitaplarının yanısıra "Aile" (1947), Orhan Veli tarafından çıkarılan "Yaprak (1949-1950) ve "Yeditepe" (1951-1957) gibi dergilerde yayımlamayı sürdürdü. 1954 yılında yayımladığı "Karga ve Tilki" adlı şiir kitabıyla, Yeditepe Şiir Armağanı'nı kazandı. 1955 yılında İstanbul'a yerleşerek avukatlığını sürdürdü. Aynı yıl yayımladığı "Perçemli Sokak" adlı şiir kitabının önsözü tartışmalara neden oldu. Bu kitap ile İkinci Yeni adı verilen şiir anlayışına yöneldi. 1958 yılında "Aşık Merdiveni" adlı şiir kitabını yayımladı. 1961 yılından itibaren avukatlık mesleğini Devlet Demir Yolları'nda sürdürdü ve 1973 yılında emekli olana dek bu kurumda çalıştı. 1960'lı yılların başında Latin ve Yunan ozanların mitoloji kitaplarının Türkçe çevirilerini yaptı. 1969 yılında yayımladığı "Şiirler" adlı kitabıyla Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü'nü aldı. Bu tarihten sonra tiyatro ve roman çalışmalarına ağırlık verdi. "Oyun İçinde Oyun", "Zabit Fatma'nın Kuzusu", "Atlar ve Filler", "Yağmur Sıkıntısı","Kadınlar Arasında", "Birtakım İnsanlar" ve "Çil Horoz" adlı oyunları kaleme aldı ve her biri sahnelendi. Arkadaşı Melih Cevdet ile "Kıskançlar" adlı oyunu kaleme aldı. 1976'da ilk romanın "Bir Kadının Penceresi'nden" yayımlandı. 1980'de "Danaburnu" kitabıyla Madaralı Roman Ödülü'nü kazandı. Aynı yıl "Bir Cigara İçimi" adlı şiiri Sedat Simavi Vakfı Ödülü'nü, 1984 yılında "Dilsiz ve Çıplak" kitabıyla Behçet Necatigil Şiir Ödülü'nü aldı. Fransızca çevirmeni Sabiha Rıfat ile evli olan Oktay Rıfat, yazar, çevirmen ve şair Samih Rıfat'ın babasıdır. Son günlerine dek eser vermeyi sürdüren sanatçı, "Yağmur Sıkıntısı" adlı oyununu tamamladıktan sonra 1988 yılında İstanbul'da hayatını kaybetti. Karacaahmet Mezarlığı'na defnedildi.