Ben ve Sen
Martin BuberBen ve Sen Sözleri ve Alıntıları
Ben ve Sen sözleri ve alıntılarını, Ben ve Sen kitap alıntılarını, Ben ve Sen en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kutsal olan, burada ve şimdi olandır. Bilinmeye değer olan tek Tanrı, bilinemeyen;hakkında konuşulmaya değer olan tek Tanrı, hakkında konuşulumayan Tanrı'dır. Tanrı ;konuşma, bilgi veya hatta tecrübe objesi değildir. Ondan bahsedilemez fakat onunla konuşulabilir;görülemez, fakat dinlenebilir. Tanrı ile mümkün olan tek ilişki:Ona hitap etmek ve onun tarafından hitap edilmektir, burada ve şimdi-veya Buber' in ifadesiyle, şu anda.....
Sayfa 42 - Kopernik
Ah! Karanlıktaki yıldızların aydınlığı gibi yalnız olan! Ah! Hissiz bir alın üzerindeki diri parmaklar! Ah! Adımlarının yankısı gittikçe kaybolan!
Sayfa 110
“Kişi duygulara ‘sahip olur’; sevgi zuhur eder. Duygular, insanin içinde; fakat insan, sevgisinin içindedir.”
Sayfa 82Kitabı okudu
Karar veren kimse hürdür, çünkü o, varlık huzuruna adım atmıştır.
Mundus vult decipi: dünya aldatıcıdır; fakat bu tuzakların da bir hiyerarşisi vardır
“Baş tacı ettiğimiz fikirler, başlarımızın içindekiler kadar azdır...”
Sayfa 81Kitabı okudu
Kim dünyayı kullanılacak bir şey olarak bilirse, Tanrı'yı da aynı şekilde bilir. İbadetleri, kendisini bir yükten kurtarma yoludur -ve boşunadır. Gece, tavan arası penceresinden, isimsiz olana seslenen 'ateist' değil -işte bu kişi tanrısızdır.
Şeyler dünyasında tecrübe etme ve kullanma ile yetinen bazı insanlar, hiçliğin İmalarına karşı, sığınak ve içinde güven buldukları ek bir fikir yapısı veya üst yapısı kurmaktadırlar. Girişte, çirkin gündelik elbiselerini çıkarır, temiz parçalara sarınırlar ve ilk varlığı veya olması gerekeni -içinde hayatlarının hiç payı olmayan bir şeyi- tefekkür ettiklerinde, yeniden eski hallerine döndüklerini hissederler. Bunu ilan etmek de, kendilerini iyi hissettirebilir.
Goethe'nin dolu dolu BEN'İ ne kadar güzel ve meşru gelir! O, tabiatla saf ilişkinin BEN 'idir. Tabiat ona teslim olmuştur ve onunla kesintisiz olarak konuşur;ona gizemlerini açıklar ve yine de gizemini kaybetmez. BEN ona inanır ve güle : "İŞTE o, SEN' dir" der- ve hemen, gül ile aynı gerçekliği paylaşır. Bu sebeple, o tekrar kendine döndüğünde, gerçeklik ruhu onunla kalır, güneşle kendı benzerliğini hatırlatan güneşin hayali, kutsal göze takılır ve unsurların dostluğu, ÖLÜMÜN VE YENİDEN DOĞUŞUN SUKUNETİNDE, insana refakat eder....
Sayfa 135 - Kopernik
Dünyanin başı ve dünyanın sonu, benim içimde değildir ;benim dışımda da değildir ; yalnızca değildirler-onlar daima olurlar....... Asla sonlanmayı istemeyen gerçek dünyayı sevelim, fakat onu bütün dehşeti içinde sevelim, onu ruhumuzun kollarıyla kucaklamaya kalkışalım-işte o zaman, bizim ellerimiz, onu tutan ellerle karşılaşır......
Sayfa 163 - Kopernik
Beşeri tezahürüyle ruh insanın kendi SEN'ine cevabıdır. Ruh tektir ;gizemden görünen ve bu gizemden bize seslenen SEN'e cevaptır. Ruh, kelimedir. Sözlü ifade, önce insanın beyninde söz ve sonra boğazda ses haline dönüşebilir;çünkü hakikatte dil, insanın içinde değil ;insan, dilin içinde bulunur ve oradan seslenir ;öyleyse o, bütün kelimelerle bütün ruhlardır. Ruh, BEN 'de değil, BEN İle SEN arasındadır. İçimizde dolaşan kan gibi değil, teneffüs ettiğimiz hava gibidir. İnsan, SEN' ine cevap verebildiği zaman, ruh içinde yaşar. Bütün varlığıyla bu ilişkiye girdiği zaman, bunu yapmaya muktedir olur. Ancak ilişki kurma gücü sayesindedir ki, insan, ruh içinde yasayabilir.
İç dünyalarına çekilenlerin tüketimle alakası yoktur. Birtakım malları (veya eşyası) olsa bile, mala, mülke düşkün değillerdir; bazılarını sevseler de, insanlara düşkünlükleri yoktur; bazı projeleri olsa bile, hiçbir projeye düşkünlükleri yoktur.
Sayfa 25
Ve kendini - aldatma hali, kişi,Tanrı'nın içinde olduğu ve onunla konuştuğunu düşünme noktasına vardığında, gerçekten çok derinleşir. Fakat hiç şüphe yok ki, Tanrı bizi kuşatır ve içimizdedir;biz, hiçbir zaman, içte ona sahip değilizdir. Ve biz, ancak içimizdeki sözler kesildiğinde onunla konuşuruz....
Sayfa 173 - Kopernik
Ey rahipler, Doğmamış, Oluşmamış, Yaratılmamış, Sekil verilmemiş olandır varolan;eğer o olmasa, erişilecek hiçbir gaye olmaz, gayesi olan yol budur.....
Sayfa 159 - Kopernik
Gece uğrayan ay ve ölü, onda acı ve şehvet uyandıran bir kudrettir;fakat onu yakan güneş, ona uluyan canavar, bakışıyla onu zorlayan şef;şarkısı, içine avlanma kuvveti dolduran şamanda böyledir. Mana, aktif ve etkili olandır;ay insanını orada, gökyüzünde, tüyler ürpertici bir SEN yapandır;mana, kendisi sadece bir aracıda görünmesine rağmen, bir uyarıcının izlenimi, bir obje izlenimine dönüştüğü zaman, hatırda bir izi kalandır....
Sayfa 90 - Kopernik