Zweıg'ın burjuvaziye duyduğu nefret bu örnekte derin bir psikolojik araştırmaya dönüştürüyor. yine öfekeli, yine nefret dolu, yine mesafeli, ama madame de prie özelinde sözde elit kibarlığın, rutin insani ilişkilerin gerisindeki sentetik bozulmayı, ruhani dejenerasyon kimlik kaybı ve tekinsizin psikolojisini kuşatarak derinleştiriyor. özellikle Madame de prie'nin ayna karşısındaki betimi misal verilirse yeter . sentetik bir hayal dünyasında kaybolan prie'nin sergilediği tiyatro oyunu ise akla hamlet'i getiriyor. gerçek ve kurmaca çiftinin yeniden anımsanışı. ayrıca yoğun bir şekilde poe etkisi söz konusu. betimlemeler psikolojik tahliller birinci sınıf. muhteşem.
Paris'in şöhretli ve gösterişli sarayından, sürgüne gönderilen bir kraliçenin yaşadığı psikolojik çöküş anlatılıyor.
İnsan okurken kraliçeye biraz sinirleniyor. empati yaptırıyor evet ama kraliçenin bu "zamane pelinsuları gibi" anormal ilgi budalalığı insanı geriyor.
Empati yaparken de haksız yanı olduğunu düşündürmesinden kaynaklı sanırım. belki de mütevaziliği seven insanları sinirlendiriyordur.