Uyuyor muydum ben başkaları acı çekerken? Şu anda uyuyor muyum? Yarın uyanınca veya uyandığımı sandığımda, bugün hakkında neler söyleyeceğim? Dostum Estragon'la, burada gece olana kadar Godot'yu beklediğimi mi?
Şu uğursuz zaman hikâyelerinizle bana yeteri kadar işkence yapmadınız mı? Günün birinde doğduk, günün birinde öleceğiz. Aynı gün, aynı an, size yetmiyor mu bu kadarını bilmek. Bir ayağımız mezarda dünyaya getirirler bizi, güneş bir an parıldar, sonra yeniden gecedir.
godot'yu beklerken
samuel beckett
[13 Nisan 1906, Dublin — 22 Aralık 1989, Paris]
Ebru Ince ablanın şu iletisinden ( #26872995 ) sonra daha da bir merak ettim. O iletinin altında da yazarın hakkını daha fazla vermemiz gerektiğini konuştuk. Sonrasında
Samuel Beckett) hediye etti bana İstanbul toplantısında. Özel bir zaman ayıracağım bu yazara. Önce bu biyografiyi okuyacağım, sonrasında da yazarı kendi eserleriyle keşfe çıkacağım. Bu güzel hediye için de kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum.
i.hizliresim.com/G9g4ab.jpg
Var ol
Ebru Ince abla
O zaman ne diyoruz
"Çektiğim acılar varlığımın inşasının irili ufaklı parçalarıdır. Sadece düşünmek var etmez insanı; duygularını, ruhunu ve hatta zekasının geliştiren asıl öğreticiler acılardır. O halde varım çünkü acı çekiyorum.
Doğduğum günden beri anlatmak istediklerim var ve elbette asla anlatmayacaklarım ve anlatıyor gibi yapıp asla anlatmadıklarım. Önce akciğerlere değen oksijenin yakıcılığıyla başladı ilk acılar, sonra dünyanın anlamsızlığını düşünüp duran beynimin kıvrımlarındaki patlamaların elektrik çarpmalarıyla."
VLADAMIR: Gerçekten her şey anlamsızlaşıyor.
ESTRAGON: Henüz yeterince değil.
(Sessizlik)
VLADAMIR: Bir deneseydin n'olurdu?
ESTRAGON: Her şeyi denedim.
We always find something, eh Didi, to give us the impression we exist?
— Daima bir şey buluruz, değil mi Didi? Bize varolduğumuz izlenimini verecek?
godot'yu beklerken
samuel becket