"Gurbet benim içimde" diyen ve okudukça insanın içindeki gurbetle, insanı saran şair... Şiirleri memleket kadar içli, mısraları tefekkür kadar derin. Kitabın sonunda Bursa'ya dair olan yazısında "Bence o, bir şehir değil, Keşiş'in (Uludağ) yeşil tüylü dizlerinde ipekli saçlarını nesimlere yaratan bir bakiredir: Sesini kumrulardan, füsununu güneşten almış. Buruşuksuz bir çehre ki, asil Türk ruhunun bütün inceliklerini ihtiva ediyor: Osman'cığın şafağından Yıldırım'ın azametine kadar." diye yazarak Bursa'ya olan özlemi, sevgiyi nasıl da pekiştiriyor. Herkesin gözlerine bir başka bakan ulu şehri kitabın kapağını kapatırken, şiirlerin ardından okumak ayrı lezzetli idi. Elhamdülillah...