“Böyle bir sevginin gücüne güvenmezsem, hayatta başka neye güvenebilirdim ki?”
Sevgiyi iliklerinize kadar hissedeceğiniz, soğuk havaya rağmen sizi sıcacık yapacak bir kitabın yorumuyla geldim bugün sizlere.
Küçük Mucizeler özetle şöyleydi; Elis, erken yaşta seçimler yapmış bir kadındı. Ailesini kaybettikten sonra, yanlış bir evlilik yapıp hayatının mucizesi olan oğlunu kucağına almıştı. Aynı zamanda hem öğrenci, hem çalışan, hem de mükemmel bir anneydi.
Elis, arkadaşları Ceylin ve Semihle, Safiye Anne'siyle kan bağı olmaksızın bir aile olmuştu ve bu aile çok, çok samimiydi.
Çalıştığı şirketteki patron değişimiyle hiç beklemediği bir şeyle karşılaşır ve o da gerçek aşktır...
Doruk, Amerika'dan amcasının yerini doldurmaya gelen, son derece centilmen ve nazik bir patrondu. Elis'in kırıklarla dolu, kilit üstüne kilit vurduğu kalbine öyle güzel yaklaştı ki... İnkar ettiği yaralarını bir bir kabul edip üstesinden gelmeye başladı Elis.
Ama kitapta en çok Pamir’i sevdim. Güçlü kadınlar, güçlü çocuklar yetiştirir derler ya, çok doğru. Onun çocuk bedeninin içinde kocaman bir dünya vardı. Semih'le birlik olup annesini çıldırtmaları çok komikti, çok şekerdi. Ama babasız büyümenin acısı da hep içindeydi Pamir'in.
Kitap gerçekten çok eğlenceliydi, çok samimiydi. Karakterleri ayrı ayrı çok sevdim. Hepsinde bir duygu yoğunluğu vardı. Ceylin kısımları, bolca sempatiklik katmıştı.
Bazen aile sıcaklığını hissettirecek kitaplar, filmler, diziler ararız ya. İşte o zamanlar elimize alıp okumamız gereken bir kitap Küçük Mucizeler. Hayatımıza ismindeki gibi güzel, küçük dokunuşlar bırakacak bir kitap
