Türkmenler

Oğuzlar

Faruk Sümer

En Beğenilen Oğuzlar Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Oğuzlar sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Oğuzlar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Savaşta Oğuzlardan 200 kişi ölmüş ve 24 kişi de tutsak alınmıştı. Bu zafere çok sevinen Mes'ud (Gazne Sultanı), kendisine gönderilen tutsakları fillere ezdirmek vahşetini göstererek sevincini arttırdı.
Sayfa 100 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
"Şalvarı şallak Osmanlı Eğeri kaltak Osmanlı Ekende yok biçende yok Yemede ortak Osmanlı"
Reklam
Oğuzlar
Kuzey Afrika'daki üç ülke yani Cezayir, Tunus ve Trablus, Türkler tarafından ocak adı verilen bir askeri teşkilâtla idare edilmiştir. Bu ocaklara alınacaklarda aranılan en mühim vasıf, onların Anadolu Türkü olmalarıydı. Araplar ve Berberiler ocaklara alınmadıkları gibi, babaları Türk ve anaları yerlilerden olanlar da yüksek memuriyetlere geçirilmiyorlardı. Ocaklar ihtiyaçları olan Türkleri Batı ve Güneybatı Anadolu'dan temin ediyorlardı. Bu maksatla gönderilen heyetler, Batı Anadolu'daki şehir ve kasabaları dolaşarak pazar yerlerinde "Yorulmadan akça kazanmak, terlemeden ölmak isteyenler bayrağımız altına gelsin." sözlerini nida ettirip asker devşiriyorlardı. Bu gidenler arasında saz şairleri de bulunuyordu ki, söyledikleri Türkçe şiirler zamanımıza kadar gelmiştir. Cezayir ocağının reisine verilen "dayı" unvanı da Anadolu Türklerinin tanımadıkları büyüklerine, annelerinin kardeşlerine olduğu gibi, dayı demelerinden geliyor. Yüzyılımızda Batı Anadolu'da Orta Anadolu'dan gelen işçilerin başında bulunanlara verilmiş olan dayıbaşı sözü de aynı telâkki ile ilgilidir. Böylece Batı ve Güneybatı Anadolu babayiğit evlatlarının mühim bir kısmını da, çoğu veya hepsi bir daha dönmemek üzere uzun bir zaman Kuzey Afrika'ya göndermiştir. Bugün bile Anadolu'da "Akşamdan Cezayir'e giden çok olur." şeklinde bir atalar sözü hâlâ söylenir.
Sayfa 13 - Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı YayınlarıKitabı okudu
X. Yüzyılda Oğuz elinde kadınlar, diğer Türk ellerinde ve cahiliye devri Araplarında olduğu gibi erkeklerden kaçmazlar ve yüzlerini de örtmezlerdi. Bu husus Türkiye'de oymaklarda ve köylerde zamanımıza kadar devam ede gelmiştir. Hatta XIX. Yüzyılda Güney Anadolu'da bir seyahat yapan Fransız araştırmacılarından V. Langlois, bu münasebetle Türkmenleri yakın doğudaki en medeni insanlar olarak vasıflandırır. Oğuzların ne zina ne de gulamparalık gibi yaygın gelenekleri vardı. Esasen Türk kadınları İslam dünyasında iffetli kadınlar olarak tanınmışlardı.
Oğuz Türklerinin asıl ve gerçek mümessillerini görmek için Türkistan'ı değil, Anadolu'yu dolaşmak lazımdır.
Eserler vardır, tıpkı mimari eser gibi dünya durdukça, geçmişten geleceğe ışık saçar. Maddi cismi kaybolsa da ışığı devam eder. İşte bu abidelerden biri Oğuzlar kitabıdır. ( Prof. Dr Turan Yazgan)
316 öğeden 331 ile 316 arasındakiler gösteriliyor.