Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.11
Şölen - Dostluk
Platon (Eflatun)Düşük Puanlı Şölen - Dostluk Yorumları ve İncelemeleri
Düşük Puanlı Şölen - Dostluk sözleri ve alıntılarını, düşük puanlı Şölen - Dostluk kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şölen'i ilk okuduğumda, daha 18'ime girmemiştim ve ilk ciddi ilişkimi yaşıyordum. Çok etkilendiğim için, sevgilime de okuttum. O da çok beğendi ve anlayabildiğimiz kadarıyla ilişkimize yedirmeye karar verdik. Aradan yaklaşık bir sene geçtikten sonra, yani birkaç gün önce, tekrar okudum kitabı. ilk okuyuşumda ne kadar az şey anladığımı fark
Aşk ;
Ahh Aşk, sen nelere kadirsin. Aşk , bir içim sudur,İç iç kudur. Daha nelere neler söylenmiştir onun için . Ama bizim konumuz Platonun söylediği daha doğrusu Sokratesin ağzından söylettirdiği Platonik Aşk.
Bu konu Platon’un Symposion – sempozyum da buradan gelmektedir – adlı eserinde işlenir. Kitab Şölen adıyla çevrilmiştir. Symposion; günümüzdeki sempozyuma yakın anlamdadır. Şöyle, içkili bir akşam yemeğinde belli bir konu üzerine herkesin fikrini söylediği, konuştuğu bir etkinliktir. Platonun eserinde işlenen konu Aşk yani Eros’tur. Platon konuşmacıları bir sıraya göre konuşturur. Skala her konuşmacıda yükselir. Eros/ Aşk üzerine herkes bir tanımlama yapar. Konuyu bir yönder ele alır.Spoller olmaması için detaya giremiyorum. Sözü alan Sokrates, hani tek bildiğim varsa o da hiçbir şey bilmediğim diyen Sokrates bir anda Aşk Üstadı olarak çıkar karşımıza. Hakkını yemeyelim, kendi uslubuyla,soru-cevap diyaloglarıyla zemini hazırlar ve kendisinin de öğretmeni olan Diotima’nın azgından,onun ona öğrettiklerini bire bir aktarır.
Son konuşmacı Sokrates değildir. Şölene Sokratesin bitirdiği konuşması üzerine gelip, davet taleb eden Alkibiates’tir.Sokratesinde orda olduğunu gören Alkibiates hayranı olduğu Sokrata övgüler yagdırır.Ve Sokrates ile ilgili özel bilgileride ondan alırız.Bu açıdan Alkibiatesin konuşması değerlidir. Alkibiates bir komutandır,generaldir. Onun siyasi kimliği ve Sokratese yakınlığı Sokratesin başını yakacaktır ,maalesef. Ki bu da başka bir konu.
120 syf.
10/10 puan verdi
Felsefeye başlayacak olanlar, felsefeyi sevmek isteyenler bu kitaba gelsin. :) Şölen kitabının neredeyse tüm çevirilerini karşılaştırma fırsatım oldu. En okunaklı çeviri say yayınlarının çevirisidir. Ayrıca Ahmet Cevizci hocamız buna harika önsöz yazmıştır. Kitabın içeriğinde kimler var. O efsane antikçağ filozofları var tabiiki de. :) Sokratesi ve onun arkadaşlarını hiç tanımayanlar direkt bu kitapla başlasın. Antik dönemde yemekli eğlenceli şölen sonrası sempozyum yapılırmış. İlginç değil mi. Biz şölen yaptığımızda ya sabahlara kadar eğleniriz ya da sızıp kalırız. :) Fakat antik dönemde seçkin kişiler şölenden sonra sempozyum adı altında birleşip bir meseleyi tartışırlarmış. Bu kitapta ise aşk üzerinde durulmaktadır. Aşk ı her bir filozof ayrı şekilde değerlendiriyor. Agathon aşk hakkında yaptığı aforizlarla beni hayran bıraktı diyebilirim. Daha sonra sokrates sahneye çıkar agathona der iyi güzel konuştun da agathon dur bakalım bildiklerin doğrumu senin edasıyla ona sorular yöneltip onu mat etmeye çalışır. Daha önce ve sonra diğer filozoflar da görüşlerini belirtmiştir. Çok zengin bir kitaptır. Çok beğendim. Bir kez daha okurum bu kitabı.
Seven bir insanı desteklemek için hepimiz neler yaparız! Kötü saydığımız bir iş için yapar mıyız bunları? Birisini elde etmek güzel, elden kaçırmak çirkin sayılır bizde. Elde etme işinde biz sevenin en olmayacak serüvenlere katılmasını hoş görürüz, bundan başka neyin peşine düşsek, neye can atsak, felsefenin en acı yergilerine uğrarız. Sevgililerin birbiri için yaptıklarını biri çıkıp da para, mevki, iktidar elde etmek için yapsa, dileğine varmak için yalvarıp yakarsa, yeminler etse, kapı önlerinde yatsa, hiçbir kölenin katlanamayacağı köleliklere katlansa, dostlarını da, düşmanlarını da karşısında bulur; düşmanları onu dalkavuklukla, el etek öpmekle suçlandırır, dostları da ona sitemler eder, yaptıklarından utanırlar. Oysa ki bütün bunları seven bir insan yaptı mı, hoş görülür, hatta gelenek onu ayıplamak şöyle dursun, dünyanın en güzel şeyini yaptığına inanır. İşin garibi, yemin edip yeminini bozduğu zaman bile Tanrıların kendini hoş göreceği sanılır. Atasözünün de dediği gibi, sevgi yemini yemin sayılmaz. Demek ki Tanrılar da, insanlar da sevene tam bir özgürlük vermişler, bizim geleneklerimizden bu anlaşılıyor.
Symposion'un konusu Eros, Sevgi-Tanrı ve onun insan lar arasında doğurduğu sevgidir. Hazır bulunanların her biri Sevgiye Yunanca deyimiyle bir "epainos" veya "enkomion" yani bir övgü söylemek zorundadır. Ama övülen sevginin hep erkekten erkeğe sevgi olduğu da biz yirminci asır okur larının dikkatini nasıl çekmesin? Eflatun bu çeşit sevgiyi mi övmek istedi, bir sapıklık saydığımız sevgiyi mi? Hayır, ter sine. Yunan toplumunun ta derinlerine kök salmış bu sev giye düşmandır Eflatun. Kanunlar'da zararlı diye açık açık yerer onu. Şölen'i sonuna kadar okursanız, Eflatun'un çıkış noktasını Atina toplumundaki geleneklerden aldığı halde, sevgi kavramını hangi yola yöneltmek istediğini anlarsınız.
Ama kadınla erkeğin apayrı çevrelerde, apayrı birer ömür sürdükleri ilkçağ dünyasında, cinsel birleşmeler bir yana, sevgi duygusunun aynı cinsten insanlar arasında doğup geliştiğine de şaşmamalı.
Symposion'a Şölen dedik Türkçe.
Aşka dair bütün bildiklerinizi unutun! Dinlediğiniz şarkılardaki sığ aşk izahatlarından vazgeçin! Bu kitabı okumakta geç kalmışım lütfen siz geç kalmayın( bilhassa evlenmediyseniz). Muhteşem bir şeyi anlatmaya çalışmak onun şanını eksiltebilir. Okuyun ve şahit olun Aşk'ın aşkın felsefesine.