kendimi yollara adadım,
şiirlerimi de…
bir şiirimde,
yollar, uzaklıklardır, demiştim;
yürüdüm dilegelmek-
le gelmemek arası bildiğim yerde…
demiştim, bir başka şiirimde…
"yunus yana yana yürüdüydü,
mevlana döne döne,
bense kana kana yürürüm"
demiştim de....
unuttum hepsini şimdi,
artık sadece yolculuklar var şiirlerde.....
"sen",dedi erkek,
"iyice sakla kumsalı...."
kadın dedi ki,"tuzu
denize gömdüm...."
kadın,"seninim ben"
dedi,yaz gününe;
erkek,"teninim ben...."
denize çıkıyor
bütün yollar.....
kendi üzerime kurdum yalnızlığımı;
kalbim,kalbim bir o kadar belirsiz;
bir oluştan Bir-Oluş'a gül akar;
âh,gül akar yol olur...
yoldur bu,görünmez olur kar....
ya da,sis,siz.....
görünsem,geri dönmez miydiniz?
kalbim rüzgârdı o kentte;
bir damından ötekine bir yazın;
yalnızlık oturur kahvede ve ben,
eserdim balkonuna o kızın....
gün gider,bir mektuptur gün,gider,
ona yollanır gibi,şen,uzun;
bir yoldur gider de varamaz iline,
bir gülden ötekine kayıp,yalnızın....
nasılsa öyle bir aşk işte,- hüzünsüz!
bir yaprakla birden değişti yüzün;
o yaprak kendini bırakır şimdi,
bir rüzğarla,kapısına ansızın.....
yolculuk
ve
yıldızlar
gün oldu,bekledim,yol görünmedi;
bir yaza dokundum,-dokunmak ıtır
kokardı eskiden,hüzne bağlıdır
o tekne,yosunlu,kağşamış şimdi....
neydi o,deli gibi !kayıp o liman;
ne zaman yaşandıydı,sahi,o olay ?
karanlık yüzü aşkın,binbir dolunay;
kısık bir gemici fenerine benzerdi Zaman
ne günden ne geceden iz kaldı;
sanki deniz mi kaldı bir yerlerde?
ttekne gider gitmesine, ama ilerde
sadece sönmüş yıldızlar vardı...