Sadece oy isterken ve çocuk isterken devlet - baba tarafından hatırlanan, ev içi hayata mahkûm olunması arzulanan, kimi zaman buna cesaret edip dillendirilen, iş hayatında hem çalışan emekçi olarak hem de bir kadın olarak iki defa ezilen, kadına yönelik şiddetle mücadelede koydukları yasa (6284) uygulanmayan, yine bir bahaneyle İstanbul sözleşmesi gibi şiddete karşı bir güvencenin elinden alındığı, tüm bu olumsuzluklara rağmen fiili olarak bunlara karşı direniş gösteren, bunu yaparken yalnız kalan ancak mücadelesinden vazgeçmeyen ve kazanan/kazanmaya devam eden tüm kadınların DünyaEmekçiKadınlarGünü kutlu olsun.
8 Mart bir bilinçtir.
Kadın cinayetlerin politik olduğunun,
Ev içi görünmeyen emeğin varlığının duyurulduğu,
Kadına yönelik şiddetle mücadelede ses olduğunun,
Toplumun eşitsiz odaklarına karşı bir duruş olduğunun,
Kapitalist patriyarkal düzen karşısında çöken muhalefete ve ideolojilere rağmen ayakta kalabilmenin,
İnsan olma bilincinin (doğaya, hayvana karşı da duyarlı olma bilinci) ayakta tutulduğu gündür 8 Mart.
Bu vesileyle kutlamaktan çok, bilincine varmanın önemine değinerek anmak isterim 8 Mart'ı.
Var olsun.
- yeniden doğacaksın, gerçek olacaksın, kendi annen, kendi baban olacaksın; kendi çocuğun kendi kusursuzluğun...
g ö z l e r i n i a ç
sen topraksın
sen yeşilsin
sen mavisin
sen aslolansın
-
Var olsun kadınlar! #8Mart
Günaydın. Olan bitenin üzerine çokça düşünmek bizi ekseriyetle iyi yerlere götürmez. Bilirsiniz, nedenleri düşünmek insanı çürütür. Morrison'a kulak vermeliyiz belki de: "Ama nedenin altından kalkmak zor olduğu için, insan nasıla sığınmalı." Nedenleri bir kenara bırakıp, sonranın nasıl olacağına bakmalı
"Burjuva demokrasisi, kulağa hoş gelen sözlerin, kocaman sözcüklerin, özgürlük ve eşitliğe ilişkin tumturaklı vaadlerin ve haykırışlı sloganların demokrasisidir; ama gerçekte bu sözlerle kadının özgürlükten yoksun oluşu, eşitsiz oluşu, emekçilerin ve sömürülenlerin özgür ve eşit olmamaları örtbas edilir."
Ben deli bir kadınım.
Hep olmazlardadır aklım.
Bakmadan su gibi akıp giden yıllara…
Yaşlanmam, meydan okurum zamana.
Ben deli bir kadınım.
Hep olmazlardadır aklım.
Kör bir inatla inanırım umuda…
Düşerim, düştüğüm uçurumun kıyısından
Tutunurum hayata.
Ben deli bir kadınım.
Hep olmazlardadır aklım.
Gün gelir, ellerimle örerim etrafımdaki duvarı…
Gün gelir, bir pire için yakarım ısındığım yorganı.
Aşk dersen…
Hep aynı…
Onyedi yaşımın heyecanı.
Dedim ya;
Ben deli bir kadınım.
Kimseyle ilgisi olmaz yaşadığımın.
Mutluluğumu da mutsuzluğumu da
Kendim yaratırım.
Birhan Eroğlu
🫂💫
Yüzümde, bana güzel anılarımı hatırlatan çizgilerim; gözlerimde, bana hedeflerimi hatırlatan mor halkalarım; kalbimde sonsuz hissettiğim bir merhametim var.
Kendime has bir güzelliğim; kendi doğru bildiklerim; biraz çocukluğum, biraz deliliğim; hem dağınıklığım, hem titizliğim var. Hem anneyim, hem sevgiliyim; ellerimde becerilerim, kendime yetebildiğim bir yüreğim var.
İyi ki kadınım; çünkü en karanlıkta bile, kendime ışık olacak bir gücüm var.
Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır.