Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Şam Babası !!
*** “Ev iyisi değil EL İYİSİ dediğimiz kimselerin var olduğu aileler kurban ya da kurtarıcıların en yoğun çıktığı aileler olurlar. Kimi babalar kendi ailesinin ihtiyaçlarını çözmez örneğin ama kendi ailesi dışında herkesin yardımına koşar. Dışarıda o bir kahramandır, mükemmel bir insandır ama çocuklarına ve karısına hiçbir faydası yoktur. Onlarla temas etmez, sevgisini göstermez bile!” ***
Biz, insanlar hep kendimizi düşünüyoruz. Oysa çocuklarımızı, torunlarımızı ve torunlarımızın torunlarını düşünürsek, dünyamızı böyle acımasızca tüketmeyiz.
Sayfa 42 - Tudem yayınları 10. BasımKitabı okudu
Reklam
Ben çocuğum. Yaşım yok. Var olduğum tüm anlar boyunca yine çocuk olarak kalırım. Bazen çocuk olmanın yanına başka sıfatlar eklenir. Yetişkin, ebeveyn, öğretmen, mimar, mühendis olurum. Yönetici, gazeteci, garson olurum. Ama bir yandan da çocuğumdur. Çünkü herkes çocuktur. Üstelik, çocuk, en değerli yanıdır herkesin.
Sayfa 13 - İthaki yayınları 12. BaskıKitabı okudu
Bir çocuğu dünyaya davet eden herkes, onu beslemekle, giydirmekle, duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılamakla yükümlüdür.
Sayfa 13 - İthaki yayınları 12. BaskıKitabı okudu
Bize içimizdeki çocuğu disipline etmemiz, hizaya sokmamız öğretildi; bunları yapmazsak çocuğun kötü davranacağı hissi ve düşüncesi her birimizin içine yerleştirildi.
Sayfa 10 - İthaki yayınları 12. BaskıKitabı okudu
Sıkıntılarımızın her biri, içimizdeki anne ve babanın içimizdeki çocuğa karşı cephe almasından, onu ezmesinden kaynaklanıyor.
Sayfa 10 - İthaki yayınları 12. BaskıKitabı okudu
Reklam
Yürüyen bir rahme dönüşmek o kadar da kolay değildir! Çılgına dönmüş anneler sık sık, akşamüstü beşte hâlâ pijamalarıyla dolaşmakta olduklarını fark ederler. Doğumdan birkaç gün sonra, rahminizin dokuz ay boyunca şikayet etmeden yaptığı işi yapmanın bütün gününüzü aldığını keşfedersiniz. Bebeğinizin bakış açısıyla, günde on iki saat sizin kollarınızda olmak, tam bir kopuş olmasa da büyük bir hayal kırıklığıdır. Eğer konuşabilseydi, muhtemelen size asık suratıyla şunları söylerdi: “Hey, bunda büyütülecek ne var? Eskiden günün yirmi dört saati beni taşıyor ve her saniye besliyordun!”
Sayfa 116
Âmin de, ne zaman nasip olacak bize?.. :) Yaşımız, 3 basamaklıya merdiven dayamaya meyilli, o açıdan diyorum yani... :)
Kulağa tuhaf gelse de, bebeğinizin istediği ya da ihtiyaç duyduğu şey sessizlik ve sakinlik değildir. Özlemini çektiği sey, karnınızdayken sürekli etrafını sarmış olan sürekli ve tekdüze ritimlerdir. Hatta evlerimizdeki uyarıcı eksikliği ve sakinlik, yeni doğmuş bir bebeği, aşırı uyarılma kadar çileden çıkarabilir.
Sayfa 95
Yeni bir ebeveyn olarak en önemli göreviniz, bebeğinizi deliler gibi sevmektir. Onu sevgiyle kucakladıktan sonraki önemli görevleriniz ise onu beslemek ve ağladığı zaman sakinleştirmektir.
Sayfa 27
Reklam
Bekarım ben, ne anlayacağım? :)
Ebeveynlik rehberliktir, rehberlik yaptığı kişiye tesir edebilmektir. Bu tesir zırlayan ve baskıyla değil gönüllü bir bağlanma süreciyle oluşur. Çocukla ebeveyn arasındaki güvenli bağlanmanin zarara ugramaması için rehberlik esnasında kişinin yanlışlarının bulunup çıkarıltilmaması ayıplarının yüzüne vurulmamasi cocuksu hatalara göz yumulmasi gerekir ki ebeveyn tesir gücünü kaybetmesin .
Büyük fedakarlar, anne-baban, senden hiçbir şey istemiyorlar. Onlara benzemen, onlar gibi yaşaman dışında.
En iyi savunma bilgidir. "Bilgi kuvvettir" denmesinde bir haklılık payı var gerçekten de. Bilgi, cehaletin karanlık koridorlarını (veya duruma uygun düşsün derseniz, beşiği) aydınlatan ışıktır.
Sayfa 86
Çocuklar sünger gibidir. Ebeveynlerinin sevgi, özen ve yardımlarını özümserler. Uzun süre su görmeyen bir sünger en sonunda sertleşir ve kurur. Sevgiden, ilgiden ve yardımdan uzun süre uzak kalan bir çocuk da sertleşir, duvar örer, duygusal besin alıp verme konusunda sıkıntılar yaşar.
Sayfa 137Kitabı okudu
502 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.