Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Eşitlik ve Özgürlük

Profil
Tüm web, arama motoru, dijital ve sosyal medya hareketlerimizle de
Veriyi elinde tutan geleceği de elinde tutar Günümüzde insanlar en değerli varlıklarını yani kişisel verilerini ücretsiz elektronik posta hizmetleri ve komik kedi videoları karşılığında teslim etmekten son derece memnun. Bu durum, ne yaptığının farkında olmadan koca toprakları üç beş renkli boncuk ve ıvır zıvır karşılığında Avrupalı emperyalistlere satan Afrika ve Kuzey Amerika yerlilerinin durumuna benziyor biraz.
96 syf.
10/10 puan verdi
Tek Dünya
Thomas Paine'in Sağ Duyu kitabı, Amerikan Bağımsızlık Savaşı'nın ateşli ve etkileyici bir savunucusu olan bir devrimci ve düşünürün kaleminden çıkmış önemli bir eserdir. Paine, olağanüstü bir cesaretle, halka bağımsızlık ve özgürlük için mücadele çağrısında bulunurken, aynı zamanda insan hakları ve demokrasi gibi temel ilkeleri vurgular. Kitap, sadece Amerikan devrimine değil, aynı zamanda dünya çapında özgürlük hareketlerine ilham vermiş bir manifesto olarak kabul edilir. Paine'in sade ve etkileyici dili, okuyucuları derinden etkiler ve onları düşünmeye sevk eder. Kitap, karmaşık politik ve felsefi kavramları basit bir dille açıklar ve herkesin anlayabileceği bir şekilde sunar. Paine'in tutkulu ve etkileyici argümanları, bugün bile okuyucuları düşünmeye ve harekete geçmeye teşvik eder. Sağ Duyu, özgürlük, eşitlik ve adalet gibi evrensel değerlerin önemini vurgularken, insanların kendi hakları ve özgürlükleri için cesurca mücadele etme çağrısında bulunur. Bu nedenle, kitap, tarihsel ve felsefi açıdan önemli bir eser olarak kabul edilir ve okuyucuları bugün bile etkilemeye devam eder.
Sağduyu
SağduyuThomas Paine · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019463 okunma
Reklam
İki şahıs arasında yapılacak olan bir mukayese iki cinsiyetten kurulu bir sosyal topluluk için de aynen bakidir. Daha açık söyleyeyim, o sosyal topluluk yalnız bu cinsiyetten birinin insanlık icaplarını almasıyla yetinse yarıdan daha aşağı bir zaaf içinde olurdu. Tam yarıda da değil, yarıdan daha aşağı bir zaaf içindedir. Sosyal toplumun kuvvetli olabilmesi, bu iki unsurun çok kuvvetli birleşimi ile mümkündür. Bu itibarla herhangi bir millet cidden ilerlemek, medenileşmek ve üstün olmak isterse bu arzu ettiğim noktayı kabul etmek mecburiyetindedir. Çok kati ifade ederim ki şimdiye kadar bizim milletimizin başvurduğu çalışmalarda muvaffak olamaması bu arz ettiğim noktadaki kusurdan doğmaktadır.
İslam kadına, insan şerefi, yüksek derecede bağımsız­lık ve bazı konularda tam eşitlik tanımıştır.
Sayfa 31 - Fide YayınlarıKitabı okudu
"Eşitlik uğruna verdiğim savaşı ancak mezara girdiğim gün bırakırım."
Sayfa 40 - Hürriyet & Serena WilliamsKitabı okudu
Reklam
336 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Spoiler olmaması adına olay örgüsüne hiç girmedim, keyifli okumalar :)
Anlatmaya nereden başlasam bilmiyorum, gerçekten beklentimin üzerinde bir roman okudum.(Yazarın ilk romanı olduğu için beklentimi düşük tutmuştum, o yüzden) Kapağında "Bin Muhteşem Güneş ile karşılaştırılmayı hak eden bir eser" yazıyor ve bu benim için iddialı bir şeydi. Çünkü ortaokulda ya da lisede -tam hatırlamıyorum - okurken ağlaya ağlaya bitirdiğimi anımsıyorum. Kitapta Filistin'den Amerika'ya göç etmek zorunda kalan bir ailenin hikayesini okuyoruz. Hikâyeye, ailenin 3 kuşağı olan Feride, Feride'nin gelini İsra ve torunu Deya'nın anlatımıyla dahil oluyoruz. Ataerkil düzende sıkışmış, tek beklentinin oğlan doğurmak ve hata kaza(!) kız çocuk doğursa onu "namusu elden gitmeden" 16-17 yaşlarında evlendirmek olan kadınların hissettiklerini, çaresizliklerini, yedikleri dayakları ve çıkış noktası arayışlarını görüyoruz. Aile içindeki o zehirli ilişkiler, yalanlar, içi boş umutlar da cabası... Evet hikâye sarsıcı, olay örgüsü ve dili güzel ancak bu yaşta okuduğum için duygularım biraz daha kontrollüydü. Yani bunu da 10'lu yaşlarımda okusam kendimi ağlayarak helak ederdim muhtemelen. Biraz daha sakin, daha önce benzer metinler okumanın verdiği durgunlukla okudum. Bu, yaşanan bunca zulmü kanıksamak gibi değil de edebiyatına aşina olmak gibi bir şey sanırım. Herkes için yaşanılabilir bir dünya hayaline giden yol, bireylerin kendi dünyalarında özgürce yaşayabilmesinden geçiyor ve dilerim bu özgürlükten hepimiz nasibimizi ihtiyacımız olduğu ölçüde alırız.
Kadının Sesi Yok
Kadının Sesi YokEtaf Rum · İthaki Yayınları · 2021174 okunma
Eğer kendisi o zamanlar geleceği hayal etmiş olsaydı, açlıktan ve kırbacın, kamçının zulmünden kurtulmuş bir hayvan topluluğu, hepsi eşit, hepsi kendi yeteneği oranında çalışan, güçlünün zayıfı koruduğu bir topluluk hayal ederdi.
Eşitlik ancak daha iyi durumdakilerin özgürlüklerini kısıtlayarak sağlanabilir. Her bireyin tamamen istediği gibi davranabileceğinin güvencesini vermek kaçınılmaz olarak eşitliğe zarar verecektir. Buna bağlı olarak, 1789'dan beri tüm dünyanın siyasi tarihi bu çelişkiyi giderme çabaları olarak görülebilir.
Sözde eşitlik
Herkes eşit yaratıldı ama, Kimseye eşit davranılmadı... Dengbej ŞAKIRO
Reklam
Eşitlik ve özgürlük! Uzun zamandır tartışılan yüksek anlamlı sözcükler.
Sayfa 18 - Konuşma cümlesi alıntısıKitabı yarım bıraktı