Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Yaşamımın bir niçini var, nasılına da tahammül gösterecek güce sahibim.
Ne kadar yakınınız olursa olsun, bir başkasının içinden geçenler daima meçhul kalacaktır. Bir yastıkta uyuyanlar bile birbirlerinin rüyalarını bilemezler.
Reklam
SÖZ ERBABI
Üstün statüsü iktidardakiler tarafından uygun bir şekilde tanındığında, söz erbabı, zayıfa karşı güçlünün tarafını tutmasının binbir tane yüce mazeretini bulacaktır.
Sayfa 169Kitabı okudu
SÖZ ERBABI
“Kendi hayatlarıyla ilgili olası ilişkilerinden bağımsız olarak, genel kötülülük ve ızdıraba sabırla tahammül edemeyecek kadar insanlık sevgisi taşıyan müstesna insanlar çok nadiren görülür.” Thoreau bu gerçeği öfkeli bir abartıyla şöyle ifade etmiştir: “İnanıyorum ki bir reformcuyu bu kadar çok üzen şey onun ızdırap çeken arkadaşları için duyduğu üzüntü değil, bizatihi Tanrı’nın kutsal oğlu da olsa, kendi kişisel sıkıntılarıdır. Eğer bu sıkıntısı düzeltilirse… o arkadaşlarını bir özür bile dilemeden yüzüstü bırakacaktır.”
Sayfa 169Kitabı okudu
14 Mayıs’ta dünyanın başına bela oldu! Filistinliler için zorunlu göç, yağma ve katliamların simgesi olan “Nekbe” tam 76 yıldır dinmeyen bir acıyı ifade ediyor. Filistinliler bugüne “Büyük Felaket” anlamına gelen Nekbe ismini veriyor. İşgalci İsrail’in 14 Mayıs 1948’de tarihi Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan etmesi, Filistinliler için onlarca yıldır devam eden felaketler silsilesinin başlangıcı oldu. Bu nedenle işgalci İsrail’in bağımsızlığını ilan ettiği tarih olan 14 Mayıs’ı takip eden gün, yani 15 Mayıs “Nekbe” günü olarak sembolleşti. Günümüze kadar uzanan bu süreçte Filistin topraklarının büyük bölümü işgal edildi, sistematik katliamlarla binlerce Filistinli öldürüldü, 1 milyona yakın kişi vatanından sürüldü, 675 köy yok edildi ve bazı kentler Yahudileştirildi. Yüz binlerce Filistinlinin vatanından sürülerek bir günde “mülteci” konumuna düştüğü günü “Nekbe” olarak adlandıran ilk kişi ise Arap ulusalcılığının en önemli teorisyenlerinden Suriyeli tarihçi Konstantin Zurayk olarak biliniyor. Zurayk’ın “Nekbe Ne Anlama Gelir?” adlı kitabının yayımlanmasının ardından bu isim 15 Mayıs’la özdeşleşti.
SÖZ ERBABI
Her ne kadar protestocu söz erbabı kendini ezilmişlerin ve haksızlığa uğramışların savunucusu olarak görse de, onu ayakta tutan şikâyetler, birkaç istisna haricinde, özel ve kişiseldir. Onun acıması genellikle kodamanlara duyduğu nefretin bir ifadesidir.
Sayfa 169 - kodaman: ileri gelen, para veya makam sahibi kimseKitabı okudu
Reklam
"Aşkınlık" varoluşçulara göre varlığımızın nesneleştirilemeyen, durağan olmayan, bir kimliğin içine sıkıştırılamayan, hep devinim halinde olan hareketidir, bir dünya kurma gücüne sahip olan yaratıcı tarafıdır. Özgürlük aşkınlığın bir tezahürüdür, hatta onunla eşanlamlıdır. Bununla birlikte insan aşkınlıktan ibaret değildir, varlığının bir içkinlik boyutu da vardır. Buna da yaşamın kendisini idame ettirmek için zorunlu, yinelenen gereksinimlerin alanı diyebiliriz. (önsöz)
SÖZ ERBABI
“Onda ihtirastan ziyade kendini beğenmişlik vardır. O düşünülmeyi itaat ve güçlü görünmeyi gücün kendisine yeğler. Ona devamlı danışın, sonra canınız ne isterse yapsanız da farketmez. Eylemlerinizden ziyade ona hürmetinizi dikkate alacaktır.”
Sayfa 168Kitabı okudu
SÖZ ERBABI
“Kibir,” demişti, Napolyon, “Devrim’i yapan şeydi; hürriyet ise sadece bir bahaneydi.”
Sayfa 168Kitabı okudu
Epikuros Zen Budistlerinin "didinmenin" beyhudeliğini dediği şeye işaret ediyor. Oysa bu beyhude didinme günümüz kültürünün mihenk taşı neredeyse...
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.