İki Yeni Gelinin Anıları ile tamamen netleşti. Öyle etkileyici bir hikaye ki.. İki genç kadın arasında, manastırda başlayan sımsıcak bir dostluk, birbirlerinden ayrıldıktan sonra mektuplar ile devam eder. Tamamen farklı yollara düşen iki dostun yaşamları boyunca devam ettirdikleri müthiş bir ilişki.
Renée sağ duyusuyla hareket eden annelik duygusu dolu görücü usülü evlendirilen genç bir kadındır. Kocası onu severken, o da kendince kocasını sevmektedir, ancak aralarındaki ilişki kendilerini tüketecek türden tehlikeli değildir.
Louise ise arkadaşının aksine tutkulu bir aşk hikayesi arar ve toplum düşüncelerinin aksine riskler peşinde koşar. Ona sırılsıklam aşık olan bir adam ile evlenir. Kocasını çok sevmesine rağmen, aşkı ikisini de tüketecek türdendir. Seçimlerinin çok ağır bedelleri olacağının farkında değildir.
Balzac, iki genç kadının ruhlarını okuyucuya adeta iki ayrı kadın kimliğine bürünerek apaçık anlatır. Kitabı okurken hep hangi tarafın doğru yolda olduğunu düşündüm. Kimin kararlarından pişman olacağını, kimin olmayacağını, ikisinin de mutlu olmayı başarıp başaramayacağını merak ederek okudum.
Aşk yetenekli bir gözlükçüdür, mesafeleri nasıl yakınlaştıracağını ve perspektifleri nasıl güzelleştireceğini bilir.
Madame Dussillet, Aşk Üzerine Küçük Kitap, 1856
L’amour est un habile opticien, il sait rapprocher les distances et embellir les perspectives.
Madame Dussillet, Le petit livre sur l’amour, 1856
Geh yekşem geh duşeman
Êvar yan jî sibeh, nav rojê u şevan
Li dojehê yan jî navîna bihuştê mêvan
Wekî evindar dişibin hev bi zend u zên
Ez û tu , em ê tevhev razên
Geh pêr u pêrar bu, geh sibetir
Keseka'm nîn e ji te bêtir
Ev dil di destê te de dihewe
Tenya ligel dilê te yî xem dixewe
Mîna berê, heta ji berê zêdetir
Ez û tu, em ê tev hev razên
Ev evîna min a bêdawî û bêçe
Asîman li ser me germoşka xalîçe
Dest u milê min carekî din te dipêçe
Çendin ji te hez kim, ewqas bi hezî
Heta heta yê eger tu bixazî
Ez û tu, emê tev hev razên
NİVÎSKAR: LOUİS ARAGON
WERGER: Simon Suleymanî
(Rêveberê Akademîya Pakurdê)
"İftira dünyayı mahveden bir beladır, en büyük adamların mahvına neden olmuştur. Hükümdarına sadakatle hizmet eden her devlet adamı hem yerde sürünen, hem havada uçan bu ejderhaya er geç kurban olmayı göze almalıdır."