İnceleme & Yorum

1 üye
504 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
96 günde okudu
Merhabalar bugün size Halit Ziya Uşaklıgil'in eseri olan Aşk-ı Memnu ile geldim. Eserimizde parçanlanmış bir aile yapısını, amcasını aldatan bir yeğeni, yasaklanmış bir aşkı ve kocasını aldatan bir kadını görüyoruz. Hatta daha da ileri giderek Bihter'in Behlül'ü baştan çıkardığını iddia ediyorlar. Hâlbuki eserin konusu toplumun kadına olan bakışını çok iyi şekilde bizlere aktarıyor. Gelin şu olaya daha da yakından bakalım; Orta yaşlarında olan bir beyefendi, kendi kızından yalnızca birkaç yaş büyük bir kızla evleniyor. Öyle bir zamanlama ki hem kızın babasının ölümünden hemen sonra hemde annesinin babasına olan ihanetinden suçlarken... Bu tesadüf biraz fazla olmamış mı? Adnan Bey kızı yaşında bir kıza göz koymanın bedelini ödedi, kızın baba figürüne en çok ihtiyaç duyduğu anda ondan faydalandı. Ama insanlar bu durumu göz ardı etti Bihter'i suçladı. Bihter Behlül'den uzun süre kaçtı hatta karşı koymaya çalıştı fakat Behlül bir şekilde üstüne gitti. Bihter için dedikleri ki ayartmak içindi ama Bihter geri dursada aynını söyleyeceklerdi nitekim öyle de oldu. Bihter için Adnan Bey'le evlenmekten başka çare yoktu. Yeni ölmüş babası ve bunun suçunu annesinde bulması, sızlanmaktan başka bişey yapmayan biriyle yaşamaktansa evden kaçmayı tercih etti. Adnan'la evlenmek çıkış yolu oldu. --------------------------------------------------
Aşk-ı Memnu
Aşk-ı Memnu
Halid Ziya Uşaklıgil
Halid Ziya Uşaklıgil
Aşk-ı Memnu
Aşk-ı MemnuHalid Ziya Uşaklıgil · Kırmızı Kedi · 202018,1bin okunma
100 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Bir Delinin Anıları
Bir Delinin Anıları
Gustave Flaubert
Gustave Flaubert
"Bir Delinin Anıları" Flaubert'in 17 yaşında bir aşk mecrası üzerine yazmış olduğu bir eserdir. 17 yaşında yazmış olmasından dolayı önyargıya kapılmayın zira hangimiz o yaşlarda böyle bir kitap yazmaya cesaret edebildik ki ? Küçük yaşlarda yazmış olduğundan kaynaklı duygu ve düşüncelerinin tam oturmamış olduğunu kendi içinde dahi bir çelişki yaşadığını söyleyebilirim. Eserin 1838 yıllarında yazılmış olmasına rağmen belli başlı düşüncelerimizin aynı olması, insanların her devirde benzer düşüncelerin içerisinde olduğunu kanıtlamış oldu. Kitabın konusu ailesi ve sosyal çevresi tarafından soyutlanmış bir çocuğun, insanların bu davranışlarından nefret duyarak daha da içe kapanıp kendine yeni bir dünya oluşturarak kendi soyutlanmış dünyasına bizi de sürüklemesini anlatıyor. ____________________________ "Ben de böyleydim işte, hayalperest, gamsız, başına buyruk, alaycı, kendi yazgısını kendi çizen, aşkla dolu bir yaşama sığacak bütün şiirlerin hayalini kuran ve anılarında yaşayan bir çocuk." s.8 "Kaçamıyordum üzüntüye ve umutsuzluğa teslim olmaktan, varlığımı tüketen gücümü, bana utanç veren bu zayıflığımı her zerremde hissediyordum." s.15 "Ruhumu içten içe kemiren, doyumsuz bir boşluk hissediyordum içimde." s.15 "Yirmi yaşına vardığımda, mecradan maceraya atılmış, şan şöhrete doymuş bir delikanlı olacağımı düşünüyordum." s.20
Bir Delinin Anıları
Bir Delinin AnılarıGustave Flaubert · Sel Yayıncılık · 20222,159 okunma
Reklam
140 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Yeraltından Notlar
Yeraltından Notlar
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Dostoyevski'nin 'Yeraltından Notlar' kitabı olan modernizmin çeşitli derinliklerinden olan varoluşçuluğun ilk romanı olarak edebiyat dünyasında ve felsefe literatürde yerini almıştır. Bu roman, adı kitap boyunca hiç anılmamış olan kırk yaşındaki bir adamın aktarıyor olduğu, memur olarak çalıştığı zamanlarda
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020130,2bin okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in Acıları
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wofgang Von Goethe tarafından 1774 yılında yazılmış olan ve yayımlandığı dönemde birçok genci intihara sürükleyen, bir günlük ya da anı türünde yazılmış olan eser büyük bir ilgi görmüştür. Werther Albert'in nişanlısı olan Lotte'yi gördüğü andan itibaren yaşam sebebi ilan etmiş ve onsuz her dakikası ızdırap olmuştur. Werther duygularını en dipte yaşayan, karamsar biridir. Gerek dili gerekse hissettikleri açısından aşk acısı çektiğini söyleyebilir. Konu itibariyle bir bütünlük sağlanamamış, bende her sayfada farklı konudan bahsediyor gibi bir algı oluşturdu, fakat çoğu zaman aynı hisleri paylaştığımı söyleyebilirim. ------------------------------- "Zavallı kalbime hasta bir çocuk gibi bakıyorum hep onu memnun etmeye çabalıyorum." "Dünya umurumda değil." "İnsanların birbirine yaptığı zulümden daha fazla kızdığım başka bir şey yok." "Çevremizdekilerin neşesini paylaşıp, onlara neşe katmayacaksak, onlardan uzak durmalıyız!" "İnsanlar bu dünyada birbirlerini ne kadar nadir anlıyorlar!" "Tek bir an bile mutlu değilim." "İnsanların varlığının pek fazla değeri yok."
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · İndigo Yayınları · 2017122,6bin okunma
115 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İncelemeye "Hayat kitapla güzel" (Kutlu, 2012: 64) alıntısıyla başlamak istiyorum. Hikayemiz, 2000 yılında Mustafa Kutlu tarafından kaleme alınmış olup 2012 yılında da sinemaya uyarlanmış bir eserdir. Hikâyenin içeriğine geçecek olacak olursak eserimiz; Bulgaristan göçmeni Ali Bey ve Münire Hanım'ın tanışma öyküsü ile birlikte kaçmalarını ele alarak hikâyemiz başlar. Biz bu hikayeyi oğulları vasıtasıyla dinlemekteyiz. Eser akıcı ve sade bir üslup ile yazılmış. Konusu ve dili bakımından halktan biri gibi içine alıyor. Hikâyenin konusunda aşk ,özlem ve mutluluk hepsi bir arada işlenmiş birbirlerine olan kuvvetli sevgilerini de sayfaların her birine ince ince işlenmiş şekilde, bir sonraki sayfada acaba neler olacak diye merakla okuduğum kısacık bir hikâye oldu. Filmi de kesinlikle izlenmeli. *************************** "Ancak hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır." "Dünyada ne adamlar var, yüzü insan, içi odun." "İnsan kendini beğenmese götürüp denize atar." "Hayat kitapla güzel."
Mustafa Kutlu
Mustafa Kutlu
Uzun Hikâye
Uzun Hikâye
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,7bin okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Okuduğum ikinci Agatha Christie kitabıydı. Bayağı sürükleyici ve etkileyici bir kitap. Okurken gerilmiş olduğumu da belirtmek isterim. Korku, gerilim ve müthiş bir kurguya sahip güzel bir polisiye romanı. Kitabın 1-44. Basımları On Küçük Zenci adıyla yayımlanmıştır. Sekiz kişinin Asker Adası'na mektuplarla çağrılmasıyla olay örgüsü başlar. Adaya çağrılan kişiler rastgele değil de suç işlemiş kişilerden seçilmiştir. Adada onları malikanede hizmetli olarak çalışan karı koca karşılamıştır ve karı koca da suça karışmış kişilerdir. Yalnız misafirler adaya gitmiş ama garip olan şey ev sahipleri evde yoktur. Misafirler ev sahiplerinin gelmesini beklemeye başlar. Ama ilk cinayet gerçekleşir. Her ölümde evde bulanan on asker biblosundan her biri teker teker eksiliyor. Herkes birbirine şüpheli gözüyle bakmaya başlamıştır. Kitabın başında yer alan tekerlemede ölüm şeklinin nasıl olacağı bellidir. Ama sırada kimin olduğunu belli değildir. Adada on kişinin haricinde kimsenin olmadığı bilinmekte ve adayla ana karanın bağlantısı hiçbir şekilde sağlanmamaktadır. Cinayetler tek tek işlenmeye başlar. Acaba katil on kişiden biri mi yoksa adada ustaca saklanmış başka biri midir? Gerçekten çok severek okuduğum polisiye romanı, polisiye romanı sevenlere şiddetle tavsiye ederim. "Ve sonra kimse kalmadı..." "Yaşamın her anında ölüm yanı başımızdadır." "Suçsuzlar acı çekmemeliydi."
On Kişiydiler
On KişiydilerAgatha Christie · Altın Kitaplar · 2021103 okunma
Reklam
24 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.