Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Modern Türk Edebiyatı Klasikleri

Profil
72 syf.
9/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Helva sohbeti adetleri...
Temaşa kelimesi, gözlemek, izlemek, seyretmek anlamına gelmekteymiş. Kitabın isminin nereden geldiğini hikâye ilerledikçe anlıyor insan. Heyecanla sayfaları çevirttiren bu kitabın pek duyulmamış olması üzücü.
Dolaptan Temaşa
Dolaptan TemaşaAhmet Mithat Efendi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,557 okunma
152 syf.
9/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
Unutularak Ölen Bir Edip, Fatma Aliye Topuz
Refet, Türk edebiyatında yer alan ilk kadın öğretmen başkarakteri.
Fatma Aliye Hanım
Fatma Aliye Hanım
da ilk kadın romancımız olarak bilinmekte. (
Zafer Hanım
Zafer Hanım
Aşk-ı Vatan
Aşk-ı Vatan
daha evvelinde yazılmış ise de tek kitap ile kaldığı için sanırım bu ünvan Fatma Aliye Hanım ile anılıyor. ) Anlatılan hikâye kurgu da olsa birebir hayattan alınmış gibi canlı... Refet'in doğumu ile başlayıp eğitim hayatı ve öğretmen oluşu anlatılıyor. Yaşadıklarını okurken acılarını onunla beraber yaşıyor, üzülüyor, kızıyor, heyecanlanıyorsunuz. Sıkmadan okutuyor kendisini. Daha çok bilinmeyi, okunmayı hakeden bir eser...
Refet
RefetFatma Aliye Hanım · İş Bankası Kültür Yayınları · 20184,486 okunma
Reklam
172 syf.
8/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Dışı melek içi şeytan...
Asıl meşguliyeti fahişelik olan Anjel İstanbul'da mürebbiyelik yapmaya kalkıştığında konakta meydana gelen ilişki çokgeni. İçerik açısından korktuğum bir kitaptı ama son zamanlarda okuduğum nicelerinin yanında çok da rahatsız edici daha doğrusu abartı bulmadım açıkçası konusunu. Hüseyin Rahmi yine konunun aralarına bilgilendirici satırlar da eklemiş. Sonu sürpriz değildi benim açımdan ama daha net bir açıklama ile bitebilirdi kahramanları baygın şekilde bırakmak yerine...
Mürebbiye
MürebbiyeHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20187,4bin okunma
223 syf.
10/10 puan verdi
Ayaşlı ile Kiracıları, #44
Memduh Şevket Esendal'dan okuduğum ilk roman. Yazarın anlatımını çok sevdim. Kendine özgü bir anlatımı var. Nasıl anlatmalı bilemiyorum ama sizi kitabın içine çekiyor. Ara vermeden hikayenin sonunu getirmek istedim. Romanın sonunda anlatıcımızın ismini öğrenemiyoruz. Ben birazcık da bunu merak etmiştim. Acaba yazar hepsini kendisi mi uydurdu yoksa bu olayların bir kısmına şahitlik mi etti. Romanın sonunda bunu öğrenemedim ama keyifli hikayeydi. Roman, genel olarak insanlar arasındaki ilişkileri dönemin sosyokültürel yapısını da içine alacak şekilde işlenmiş. Ankara'da 9 odalı bir apartmanda her kiracının hayat hikayesi anlatılmaya çalışılmış. Yazar, farklılık yaratmak için ilginç karakterler seçmiş. Bunu seçmesinin nedeni aralarında gizli kapaklı işler çevirerek romanı sürükleyici kılmaktır. Eleştirilecek birkaç noktası var ama yazılan dönemi ve özellikleri de düşünmek lazım. Ben okumamdan zevk aldığım için bu kusurları görmezden geldim.
Ayaşlı ile Kiracıları
Ayaşlı ile KiracılarıMemduh Şevket Esendal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20235,9bin okunma
Günün havadisleri parayı kazanıp da yemeyenlerin enayiliği üzerinedir. Sonunda bu gibilerin gözlerini doyuracak şeyin toprak olduğu hikmetiyle toplantıya son verilir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Ah bu yasaklar ! Kendi kendimize , başkasının bize , bizim başkalarına, devletin tebaasına , tebaanın devletine , belediyenin hemşerisine , hemşerinin belediyeye koyduğu, koyacağı yasaklar !.. Yasaklarla çevrili bir dünyada yaşamasak yasaksız yaşayamazdık. Halbuki hayvanlar , hele ehlileri , yasaksız ne de güzel yaşıyorlar.
Reklam
İnsanoğlu gülünç olmak için doğmamışsa gülünç etmek için doğmuştur.
Çoktandır ne yaptığımı bilmiyorum. Ancak böyle dolaşırsam bir şeyler görebiliyorum. Yoksa gözümü dört açsam nafile ! Böylece hiç kimseyi , hiçbir eşyayı , hiçbir olayı dört başı mamur gördüğümü ve duyduğumu iddia edemem. Daha çok işin hiç lüzumsuzunu , teferruatını kılı kılına görüyorum , duyuyorum da esaslı kısmını kaçırıveriyorum .Beni bir şahitliğe çağırsalar hapı yuttuğumun resmidir......... Şahitlikte pek zararlı bir adam olurdum ama , şu hikâyecilik işinde zararı bana dokunuyor.
Bu yürek , bizim yüreğimiz, bir tahtası eksiklerin yüreğidir , dedi.
Reklam
Düşünür dururum . Şu dünyaya ne ettim ? Şu dünyada ne gördüm? Neye geldim ? Neden gidiyorum ? Ne yaptım ?
Ne yapalım ? Günün birinde dostluklardan , insanlardan ve hayvanlardan ve ağaçlardan ve kuşlardan ve çimenlerden yapılmış vazife hissiyle çarpan yüreklerle dolu bir âlemde yaşayacağımızı düşünelim.
Geri13
60 öğeden 46 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.